Cezayir İsrail'in Batı Sahra'da Fas egemenliğini tanımasını kınadı

Cezayir İsrail'in Batı Sahra'da Fas egemenliğini tanımasını kınadı

Cezayir İsrail'in Batı Sahra'da Fas egemenliğini tanımasına dair aldığı kararın uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirterek bu adımı kınadığını açıkladı.

Cezayir, İsrail'in Fas'ın Batı Sahra'daki egemenliğini tanıma kararını kınadı.

Cezayir Dışişleri Bakanlığından dün yapılan açıklamada, İsrail'in söz konusu adımının "uluslararası hukuk, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararları ve Batı Sahra sorununa ilişkin BM Genel Kurul kararlarını açık bir şekilde ihlal ettiği" belirtildi.

Bakanlık "İsrail'in Batı Sahra'da Fas egemenliğini tanımasının işgalcilerin politikaları ile uluslararası hukuku ihlal etmedeki suç ortaklıkları arasındaki iş birliğini gösterdiğini" ifade ederek bu durumun "Filistin halkının Kudüs'ü başkent olan bağımsız bir devlet kurma ve Sahra halkının da kendi kaderini tayin etme yönündeki meşru haklarını ihlal ettiğini" vurguladı.

Batı Sahra'nın tarihi arka planı

266 bin kilometrekare yüzölçümüne ve 2021 itibariyle yaklaşık 570 bin nüfusa sahip Batı Sahra'nın halkının tamamına yakını Müslüman Berberilerden oluşuyor. Tarihte Fas Krallığı'na oldukça özerk bir yapıda bağlı olan bölgede İspanya Krallığı 18. yüzyıldan itibaren nüfuzunu kurmaya başladı. Batı Sahra'nın İspanyollarca sömürgeleştirilmesi ise 20. yüzyıl başında tamamlandı.

1956'da Fas, Fransa ve İspanya'dan bağımsızlığını kazanırken Batı Sahra İspanya'nın sömürgesi olmaya devam etti. Fakat Fas'ın bağımsızlığından cesaret alan Batı Sahralıların İspanya'dan bağımsızlık talepleri arttı.

1970'te Batı Sahra'da İspanya yönetimine karşı düşük seviyede silahlı direniş başladı. Bir taraftan da Batı Sahra halkı İspanya'ya karşı protestolar düzenliyordu. İspanyol güçleri protestolara ateş açarak katliamlar gerçekleştirdiler.

1973'ten itibaren İspanya ekonomik krize girerken Batı Sahra'da silahlı direniş faaliyetleri arttı. İspanya'da yönetimde bulunan General Franco, komşuları Portekiz'in Afrika'da Mozambik ve Angola'da giriştiği bağımsızlık hareketlerini bastırma savaşlarında çok yıprandığını görerek 1974'te Batı Sahra başta olmak üzere İspanya'nın Afrika'daki tüm sömürgelerinden çekileceğini açıkladı.

İspanya'nın bu kararından, 16. yüzyıldan bu yana İspanya'nın denetiminde olan Fas'ın Septe ve Melila şehirleri istisna edildi.

1975'te İspanya Batı Sahra'dan çekilirken Fas Krallığı Batı Sahra'nın kendilerine ait olduğunu öne sürdü. İspanya'nın çekilmesiyle eş zamanlı olarak Fas yönetimince organize edilen 350 bin sivil de Fas ordusuyla beraber Batı Sahra'ya girdi.

Fas'a karşı askeri mücadele vermek üzere bazı Batı Sahralıların kurduğu Polisario Cephesi, Cezayir ve Libya'nın desteğiyle 1976'da savaş başlattı. Fakat Fas yönetimiyle anlaşan Libya, 1984'te bu desteğine son verdi. 

Dış destek arayışında başarısız olan ve en büyük destekçisi Cezayir'in iç sorunlarıyla uğraştığı bir dönemde 1991'de Polisario Cephesi Fas tarafından yenilgiye uğratıldı. Bu tarihten sonra Polisario Cephesi halk isyanları çıkarma yoluyla Batı Sahra'dan Fas'ı çıkarmayı denedi. Bu kapsamda biri 1999-2004 döneminde süren, bir diğeri 2005'te başlayıp biten iki "İntifada" denemesi yapıldı.

2020'de başlayan çatışmalar

Kasım 2020'de Polisario Cephesi'nin 1991 öncesi yöntemlere dönmesi Batı Sahra'da çatışmaları yeniden artırdı. Aynı ayda Gergerat sınır kapısında Fas Ordusu ve Polisario Cephesi ve halk arasında ciddi bir çatışma çıktı.

Kasım 2020'den bu yana artan çatışmalarda kaç kişinin hayatını kaybettiğine dair net bir bilgi bulunmasa da Batı Sahra'da bir senedir çatışma ve can kayıplarının önceki yıllara oranla hızla arttığı belirtiliyor. Fas ise Batı Sahra'da artan gerginlikten ilişkilerinin son derece gerildiği Cezayir'i sorumlu tutuyor.

Fas yönetimi çatışmalar gerekçesiyle Batı Sahra'nın merkezi Layun'da Kasım ayından bu yana sık sık çatışmalar gerekçesiyle gün boyu sokağa çıkma yasağı ilan ediyor. 

Batı Sahra halkı ise son bir yılda Fas güvenlik güçlerinin insan hakları ihlallerini artırdığını belirtiyor. İddialar arasında rastgele gözaltına alma, karakollarda işkence, çatışma bölgelerinde sivillerin güvenlik güçlerince infazı gibi suçlamalar bulunuyor.

Kaynak: Mepa News

tg-003.jpg

İlgili Haberler
Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.