1550: Sanayileşmenin ilk adımları
Kimi kırsal sanayiler ekonominin sanayileşmesini hazırladı. Günümüzde, sanayinin bu ilk adımları yerel üretken sistemler ve gelişmişlik üzerindeki tartışmaları besliyor.
Gérard Vindt
Amerikalı iktisatçı Franklin Mendels, 1972 yılında yazdığı bir makalede sanayinin ilk adımlarından (proto-sanayileşme) söz eden kişidir. Mendels özel bir durumu, 18. yüzyılda Flandra bölgesindeki kırsal sanayii incelemiştir. Verimsiz topraklarda ve kalabalık bir bölgede kendine yeterli olamayan fakir köylü aileleri, yakınlarındaki tahıl açısından ihracata yönelik artık ürün veren zengin bir bölgede mevsimsel tarım işçisi olarak çalışmaktadırlar. Tarım etkinliğinin olmadığı ölü zamanlarda, tüm aile evde ketenle uğraşmakta ve bunu kentsel üretici tüccarlara yollamaktadırlar. Tüccar keteni ve gerekli aletleri köylüye vermekte, sonra keteni kentte vasıflı işçilerle son mamul haline getirmekte ve uzak piyasalara satmaktadır.
Kırsaldan sanayiye
Mendels bu kırsal sanayide, sanayileşmenin sonraki evresine geçmeyi kolaylaştıran koşulları görmektedir. İlk olarak, becerikli donanımı olan, araştıran, pazar yaratan ya da geliştiren, sermaye birikimi ve emeği örgütleyen bir girişimci sınıfının ortaya çıkışı. Sonra, pazarın dalgalanmalarına bağlı, zor çalışma koşullarına alışmış ve verimlilik içinde çalışan yarı-proleter bir sınıfın (ürettikleri parça başına ücret ödenmesi) giderek büyümesi. Son olarak da teknik bir becerinin ortaya çıkışı.
Tüm Avrupa’da buna benzer örnekler vardır. Bir yerde adı “Verlagsystem”, başka yerde “putting out system”[1] adını alır[2] ama benzer koşullar her zaman bir arada değildir. Bir yönde kentsel üretici tüccarlar, diğer yönde kırsal kökenli ücretli işgücü arasındaki kırsal-kentsel ilişki içinde sanayi öncesi bu yeni model gelişmektedir.
Hollanda’da bu ilk adımlar 17. yüzyılda Leyde ve Delft çevresinde gelişir ve 18. yüzyılda ise “Flandra 100.000 kişilik iplik bükücüyle geniş bir iplik fabrikasıdır” der Patrick Verley, Sanayi Devrimi üzerine kaleme aldığı eserinde. 18. yüzyılda binlerce kırsal kökenli, Sedan fabrikalarında çalışır. Neuflize’ın Poupart’ları yünleri yağlardan arıtırlar, arış ipliklerini hazırlarlar[3], kentsel işliklerde perdahları ve boyaları gerçekleştirirler. Ama yakın kırsal çevrede eğirip dokunurlar. Her büyük merkez çevresinde -Abbeville, Saint-Quentin, Elbeuf, Cholet- binlerce, hatta onbinlerce kişi (60.000 kişi Rouen kenti çevresinde) mamul üreticiler için çalışırlar.
Dışalıma yönelik sanayi
18. yüzyılda olay tüm Avrupa’da yaygındır. Neden? Çünkü Avrupa pazarının ve Amerikan pazarının artan talebine yanıt vermek gerekmektedir. Tüm keten sanayi Atlantik ötesi ticaret için çalışır: Saint Brieuc’ün “bretana”ları, Flandra’nın “barabante”ları kahveler için çuval ve şeker ve pamuk tarlalarında çalışan köleler için giysi imal ederler. Yüzyılın ortasına doğru, İrlanda keteninin yüzde 60’ı dışarıya satılır. Üreticiler bu kârlı piyasalarda korkunç bir rekabete girerler. Kentsel işliklerde ve ucuza üretilen ketenlerden daha fazlasını üretmek gerekmektedir. Tabii nitelik denetimi azalır ve loncaların yönetmeliklerine bağlı kalınmaz. Bu da kırsal işgücüne başvurmaya neden olur.
Ama çözüm uzun süreli olmaz. Piyasaların artmasıyla, sistem etkinliğini kaybeder. Giderek sayısı artan işgücünün dağıldığı mekân arttıkça dağıtım, toplama, denetim maliyetleri de artmaya başlar. Kuşkusuz, iki savaş arasına kadar sanayinin ilk adımlarının yapıldığı bölgeler kimi bölgelerde sürse de, 18. yüzyılın sonundan itibaren “fabrika sistemi” (factory system) devreye girmeye başlar. Tek bir yerde çalışanları toplayarak ve denetleyerek, önce su değirmenleri, sonra da buhar makineleriyle çalışan güçlü üretim araçlarıyla üreterek, “fabrika sistemi” daha büyük ölçekte üretim sağlar ve maliyeti azaltır. İngiltere’nin merkezinde, Fransa’nın kuzeyinde, Belçika, Lyon ve çevrelerinde olduğu gibi aynı insanlar sanayileşmenin ilk adımlarından sanayileşmeye geçerler ve Mendels’in kuramını doğrularlar. Londra yakını ya da Fransa’da Bretonya bölgesi gibi diğer bölgelerde, sanayileşmenin ilk adımları keskin kırsal yoksulluğun sömürülmesinin tezahüründen başka bir şey değildir.
Gelişmekte olan ülkeler için izlenecek bir yol
Kavramını ortaya koyarak Mendels sanayileşmeye giden yolun farklı olabileceğini göstermek ister. Dağınık kırsal küçük sanayi -sanayinin ilk adımı etiketine değer midir ya da değmez midir sorusu dışında- zorunlu olarak çıkmaz sokak değildir. Kırsal ile kentsel arasında toplumsal dengelere saygılı sanayileşmenin “Fransız modeli”ni bugün savunan tarihçileri hayran bırakacaktır. Bu tarihçiler kırsal dünyadan kaynaklanan sanayi gelişmesi üzerinde ısrar ederler. Jura bölgesinde olduğu gibi farklı küçük merkezler etrafında (Morez’de gözlük sanayi gibi) “ılımlı sanayileşme” gelişir ve yerel üretken sistemler 20. yüzyıla kadar rekabetli olurlar.[4]
Kırsal sanayinin yeniden güçlenmesi gelişmekte olan ülkelerinde geleceğini ilgilendirir. Mendels bunu da düşünmüştür.[5] Bu uluslararası kuruluşların ve sivil toplum örgütlerinin de ilgilenip çalıştığı bir alandır. Anahtar elde teslim edilen ve “beyaz fil” denilen ve bugün boş kalıp bu ülkelerin borçlanmasına katkıda bulunmuş çağdaş fabrikalara da karşı çıkarlar. Bununla birlikte, iki yüzyılda rekabet ve üretim koşullarını değişmesinin ötesinde, tüm faziletlerine karşın kırsal küçük sanayinin kutlanması egemenlik, kuzeyden güneye teknoloji aktarımı, işgücünün ve mühendislerin eğitimi sorunlarına yanıt veremez. Bugün bu tür sorunlar ve buna benzer diğerleri gelişme sorunsalının kalbindedir.
Dipnotlar:
[1] Üretimin sipariş üzerine yapıldığı ev sanayisi. Ev sanayisi “sipariş üzerine imalat sistemi” (putting out system) olarak da adlandırılmaktadır. Bu sistem, Almanya’da “verlagsystem” olarak ifade edilmiştir: Dr. Osman Tezgel, “Manüfaktürün Ortaya Çıkışı ve Fabrika Üretimine Geçişte Manüfaktürün Rolü: Emek Süreci Bağlamında Bir Değerlendirme”, Çalışma İlişkileri Dergisi, Ocak 2013, Cilt 4, Sayı 1, s.105.
[2] Amerikalı tarihçi Kenneth Pomeranz’a göre bu sistem, Çin’de de 17. yüzyılda ipek sanayinde ortaya çıkmıştır.
[3] Dokumadan önce ipliklerin teknik hazırlanması-arış ipliği hazırlanması.
[4] Remy azals ve Jean-Marc Olivier, les historiens et les systemes productifs locaux, Haziran, 2002.
[5] Bkz. Pierre Deyon ve Franklin Mendels, La proto-industrialisation, Revue du Nord, no:63, 1981.