7 Ağustos 1995: Saddam'ın damadının ölümle biten darbe girişimi

26 yıl önce 7 Ağustos 1995'te dönemin Irak Cumhurbaşkanı Saddam Hüseyin'in damatları ve kızları ülkeden kaçmıştı.

Birbirleriyle kardeş olan Hüseyin Kamil ve Saddam Kamil isimli iki damadın, Saddam Hüseyin'in kızları olan eşleri Rağda ve Rana ile birlikte Ürdün'e sığınmıştı.

Ürdün'de Saddam rejimini devirme ve Irak'ın başına geçme çabasına giren Hüseyin Kamil, bu çabalarının başarısız olması üzerine hayal kırıklığına uğramıştı.

Şubat 1996'da Saddam Hüseyin Ramazan Bayramı münasebetiyle damatlarını affettiğini duyurmuştu. Bunun üzerine eşleriyle beraber Irak'a dönen Hüseyin Kamil ve Saddam Kamil önce eşlerinden boşanmaya zorlanmıştı.

Ardından da "devlet tarafından değil aşiretleri tarafından cezalandırılıp" öldürüldükleri ifade edilmişti. 

Ağustos 1995-Şubat 1996'da Hüseyin Kamil konusu uluslararası medyanın en önde gelen maddelerinden biri olmuş, öldürülmesi olayı bu ilgiyi daha da artırmıştı.

Hüseyin Kamil kimdir?

Saddam Hüseyin'in akrabası olan Hüseyin Kamil (1958-1996) 1982'de Irak Cumhuriyet Muhafızları'nda yönetici olmasının ardından Saddam Hüseyin'in kızı Rağda (1968-) ile 1983'te evlenmişti.

Hüseyin Kamil'in Cumhuriyet Muhafızları yöneticisi olan kardeşi Saddam Kamil (1960-1996) de 1986'da Saddam Hüseyin'in diğer bir kızı olan Rana (1969-) ile evlendi.

Hüseyin Kamil, İran-Irak Savaşı'nda gösterdiği başarılarla hızla yükselirken kardeşi Saddam Kamil de abisine yardımcı bir isim olarak dikkat çekmekteydi.

Damadı filmde Saddam rolünü oynadı

Saddam Kamil 1980 tarihli, Saddam Hüseyin'in 1959'da dönemin Baas Partisi karşıtı Irak Cumhurbaşkanı Abdulkerim Kasım'a suikast girişimini konu alan 'Uzun Günler' isimli Irak yapımı filmde henüz 20 yaşındayken Saddam Hüseyin rolünü oynamış ve Irak çapında tanınmıştı.

Saddam Kamil'in, Saddam Hüseyin rolünde oynadığı ünlü 'Uzun Günler' filmi (1980)

1991 İsyanı ve Hüseyin Kamil'in yükselişi

1990-1991 Kuveyt Krizi ve Körfez Savaşı'nın ardından Mart 1991'de Güney Irak'ta ortaya çıkan büyük Şii İsyanı'nın Hüseyin Kamil'in komutasında ve özel çabalarıyla hızla bastırılabilmesi, Hüseyin Kamil'in Saddam Hüseyin'in iyice gözüne girmesini sağlamıştı.

1987'den beri Irak'ın Askeri Sanayi Bakanı olan Hüseyin Kamil 1991'den itibaren Irak ve Baas Partisi yönetiminin her alanında etkisini hissettirmeye başlamıştı.

Hüseyin Kamil karşıtı ittifak

Hüseyin Kamil'in yükselişinden Irak Baas Partisi'nin ağır toplarından Tarık Aziz gibi isimler rahatsızdı. Fakat asıl rahatsızlık Saddam Hüseyin ailesi içerisinde yaşanmaktaydı. Saddam Hüseyin'in ardından Irak cumhurbaşkanı olma hayalleri kuran Saddam Hüseyin'in büyük oğlu Uday Hüseyin (1964-2003) gelecekte istediği makamı Hüseyin Kamil'in ele geçirmesinden endişe etmeye başlamıştı.

1995 yılında Uday Hüseyin ve Hüseyin Kamil arasındaki güç mücadelesi iyice su yüzüne çıkmaya başlamıştı. İddialara göre Uday Hüseyin, Tarık Aziz'i ve Irak hükümetinde yer alan Hüseyin Kamil karşıtı isimlerle beraber Hüseyin Kamil'i babasının gözünden düşürecek tuzaklar kurmaya başlamıştı. 1995 yazında bu girişimler sonuç vermeye başlamış ve Saddam Hüseyin ile Hüseyin Kamil'in arası açılmıştı.

Bu dönemde Hüseyin Kamil'in, 1991'de savaşın ağır yıkımını yaşadığı ve BM Ambargosu altında olduğu için ekonomik bir çöküş içerisinde bulunan Irak'ın Saddam Hüseyin tarafından doğru bir şekilde yönetilmediği kanaatinde olduğu ve ülkenin başına geçmek istediği de belirtilmektedir.

Hüseyin Kamil ve ailesinin Ürdün'e kaçışı (7 Ağustos 1995)

5 Ağustos 1995'te Uday Hüseyin, İçişleri Bakanı olan üvey amcası Vatban İbrahim'i (1952-2015) aralarındaki tartışma sonucunda tabancasıyla vurarak yaraladı. Uday'ın kendisini de vurabileceğini düşünen Hüseyin Kamil kardeşiyle Ürdün'e sığınmaları gerektiğini konuştu.

Saddam Hüseyin'in kızı olan eşlerini ve torunu olan çocuklarını da alan iki kardeş 7 Ağustos 1995'te karayoluyla Bağdat'tan Ürdün'ün başkenti Amman'a seyahat ederek Ürdün Kralı Hüseyin'e (1935-1999) sığındı.

Bağdat'ın bu haberle çalkalanması üzerine, darbe veya ayaklanma olması ihtimaline karşılık Cumhuriyet Muhafızları sokağa indi.

Hüseyin Kamil'in Saddam rejimini devirme çabası

Hüseyin Kamil Ürdün'de yaptığı açıklamalarda Irak'ın savaşlar, ambargo ve kötü yönetim nedeniyle çok kötü şartlarda bulunduğunu belirterek Saddam Hüseyin'i indirerek Irak'ın başına geçmeyi hedeflediğini açıkladı. Bu açıklamaları Ürdün'de eşiyle kavga etmesine yol açtı.

Hüseyin Kamil'in Ürdün'e sığındıktan sonra gerçekleştirdiği basın toplantısı

Hüseyin Kamil'in Ürdün'de gerçekleştirdiği ve Irak'ta rejim değişikliğini hedeflediğini belirttiği bir röportajı

Hüseyin Kamil yurt dışındaki Irak muhalefetine çağrıda bulunarak birlikte çalışmak istediğini belirtti. Fakat Irak muhalefetinin çoğunluğu Hüseyin Kamil'i geçmişte "Saddam Hüseyin'in suçlarına ortak olmak ve Irak'ın yeni diktatörü olmaya çalışmak"la eleştirip dışladı.

ABD ile görüşmelerde bulunan Hüseyin Kamil ABD'ye Irak'ın elinde kimyasal silah kalmadığını bildirdi. Fakat ABD bu görüşmelerin ardından Hüseyin Kamil'i desteklemeyeceğini açıkladı. Hüseyin Kamil ABD'nin Irak'ı Kürtler, Sünni Araplar ve Şii Araplar arasında üç devlete bölmeyi ve Irak'ın orta kesiminde kurulacak olan Bağdat merkezli Sünni devletin başı olmayı kendisine teklif ettiğini, bu teklifi reddettiği için ABD tarafından dışlandığını açıkladı.

1995'in son aylarına gelindiğinde Hüseyin Kamil ABD ve yurt dışındaki Irak muhalefetinin ezici çoğunluğu tarafından dışlanmış durumdaydı.

Saddam Hüseyin damatlarını 'affediyor'

Saddam Hüseyin 19 Şubat 1996'da Ramazan Bayramı münasebetiyle damatlarını affettiğini açıkladı ve aileleriyle beraber Irak'a dönmeleri çağrısında bulundu.

Aylardır Irak'a yönelik siyasi çabalarının başarısız kalmasının hayal kırıklığı içerisinde olan Hüseyin Kamil bu teklifi kabul etti. Irak'a döndükleri takdirde öldürüleceklerinden korkan kardeşi Saddam Kamil ise Irak'a dönmek istemiyordu. Fakat Hüseyin Kamil, kardeşini de dönüşe zorladı. 21 Şubat 1996'da Hüseyin Kamil, Saddam Kamil, eşleri ve çocukları karayoluyla Amman'dan Bağdat'a döndüler. 

Bağdat'a döndüklerinde Hüseyin Kamil ve Saddam Kamil zorla ailelerinden ayrıldığı gibi eşleriyle boşanmaya zorlandılar. Bağdat'ta kendi ailelerinin evine dönen Hüseyin ve Saddam Kamil kardeşler canlarını kurtardıklarını düşünüyorlardı.

"Aşiretleri affetmedi"

Saddam rejimi yöneticilerinden ve "Kimyasal Ali" lakaplı Ali Hasan el-Mecid (1941-2010) Hüseyin ve Saddam Kamil kardeşlerin amcasıydı. Ali Hasan el-Mecid, Saddam Hüseyin'e devletten ayrı bir şekilde, aşiret olarak Hüseyin ve Saddam Kamil'i cezalandırmak istediklerini bildirdi.

23 Şubat 1996'da Ali Hasan el-Mecid öncülüğünde kendi aşiretlerine mensup askerlerce aile evlerinden zorla alınan Hüseyin ve Saddam Kamil kardeşlere eski aşiret töreleri gereği ihanetten idam cezası verildi.

Fakat yine eski aşiret törelerince silahsız insanların öldürülmesi suç sayıldığından Hüseyin ve Saddam Kamil'e kendilerini savunmaları için birer silah verildi. Yaşanan çatışmada Hüseyin ve Saddam Kamil öldürülürken açtıkları ateşle 2 Irak askeri de hayatını kaybetti.

Hüseyin Kamil'in aşireti tarafından bu şekilde öldürülmesi Irak dışında Saddam rejiminin alenen sözünü bozmadan Hüseyin ve Saddam Kamil'i öldürmesine yönelik bir tiyatro olarak değerlendirildi.

Irak TV'de Hüseyin Kamil ve Saddam Kamil tarafından öldürülen 2 Iraklı askerin cenaze töreni

Hüseyin Kamil ve Saddam Kamil'in öldürülmesinin Saddam Hüseyin Ailesi'ne etkisi

Hüseyin Kamil ve Saddam Kamil'in öldürülmesi nedeniyle Saddam Hüseyin'in kızları Rağda ve Rana'nın babaları ile küstüğü iddia edildi. Saddam Hüseyin'in idam edilmesinin ardından çeşitli televizyonlara röportajlar veren Rağda Hüseyin ailelerinde geçmişte acı olaylar yaşandığını belirterek herkesi affettiğini açıkladı.

Aralık 1996'da Uday Hüseyin Bağdat'ta bir suikast girişiminden ağır yaralı olarak kurtuldu fakat sakat kaldı. Bu suikastin intikam amaçlı olarak perde arkasından kızkardeşi Rağda tarafından gerçekleştirildiği iddia edildi.

2003'te Irak'ın işgal edilmesiyle Rağda ve Rana çocuklarıyla beraber Ürdün'e sığındı. ABD'nin kurduğu Irak yönetimi 2006'da Irak'taki Sünni direnişçilere destek olduğu gerekçesiyle Rağda'nın Irak'a iadesini talep etti. Bu talep Ürdün tarafından reddedildi. 

Kaynak: Mepa News