Akşener: Çin'in Türkistan'da Uygurlara uyguladığı zulme Ankara'dan çıt çıkmıyor
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, AK Parti yönetiminin Uygur Türkleri politikasını eleştirdi.
Akşener, "Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi esir almış" dedi.
Çin'in Uygurlara zulmettiğini ve her fırsatta "Doğu Türkistan'daki insanlık dramını" anlatacaklarını söyleyen Akşener, "Görüyoruz ki; Çin Merkez Komitesi Türkiye Komiseri, namı diğer “kısmen iktidar”, Sayın Cinping Perinçek,“Müslümanım” diye diye gezen Sayın Erdoğan’ı da ,“Türk milliyetçisiyim” diye diye gezen Sayın Bahçeli’yi de, nasıl olduysa esir almış. Çin’in, Türkistan’da, Uygur kardeşlerimize uyguladığı zulme,Avrupa’dan, Amerika’dan ses geliyor, ama Ankara’dan hala çıt çıkmıyor." diye konuştu.
Partisinin grup toplantısında yönetim sisteminin değiştirilmesi çağrısı yapan Akşener, “Sayın Erdoğan’ın iktidar hırsının ürünü olan bu ucube sistemle, Türkiye, ne dünyada hak ettiği itibarlı konuma ulaşabilir, ne de ekonomik coğrafyasına hakim olabilir. Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’yle, ne doğrudan yabancı yatırım olur, ne de iktidarın memleketi düşürdüğü, ikiz açık sarmalından çıkış olur. Bu sistemle Türkiye, kazanan olmaz, kaybetmeye mahkum olur. O nedenle Türkiye, dünyadaki bu yeni döneme, kendisine yakışır bir sistemle girmek zorundadır. İşin acı tarafı ne, biliyor musunuz? Aslında, biz dünyanın en şanslı milletiyiz. Bunun için Allah’a şükretmeliyiz” şeklinde konuştu.
Yakın dönemde Çin ve Katar ile yapılan anlaşmaların hangi şartlarda yapıldığının açıklanmasını isteyen Akşener, “Bugün Çin, Katar gibi ülkelerle yapılan, ticaret ve yatırım anlaşmalarının içeriği belli değil. Ne çıkar sağladığımız belli değil. Birçok soru işareti ortada duruyor. 2020 ihracatımız sadece 1 milyar dolar olan, 20 yılda getirdiği, toplam doğrudan yatırım, sadece 2 buçuk milyar dolar olan Katar’la, 15 milyar dolarlık swap anlaşması yapmak, normal değil. Bu anlaşmanın şartlarını derhal şeffaf bir biçimde açıklayın.” dedi.