"Almanya yanlış enerji politikasının bedelini ödüyor"
Avrupa’nın en büyük ekonomisi Almanya bir çıkmaza doğru ilerliyor.
Cem Coşkun | Bloomberg HT
Almanya’nın Rus gazına bağımlılığını yüzde 55 gibi yüksek bir orana taşıyan bir önceki hükümet (Merkel hükümeti), bugünlerde ülkede çokça hırpalanıyor.
Son aldıkları önlemlerle 2022’nin ilk çeyreğinde bu bağımlılığı ancak yüzde 40’a kadar indirebildiklerine değinen Ekonomi ve İklim Bakanı Robert Habeck, geçmişte alınan kararları eleştirenlerin başında geliyor.
Habeck, "Enerji politikası her zaman güç politikasıdır. Her zaman çıkar politikasıdır. Bu nedenle de her zaman güvenlik politikasıdır. Ve geriye dönüp baktığımızda, nasıl olup da bunu görmezlikten geldiğimizi anlamak mümkün değil" sözleriyle bugün yaşadıkları zorlukların sorumlularına duyduğu kızgınlığı ortaya koyuyor.
Yeşiller’in diğer eşbaşkanı ve Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da eski politikaları sert biçimde eleştirenlerden. “Rus gazının risklerini Almanya biliyordu, ama hiçbir şey yapmadı. Ve şimdi bunun sonuçlarını en acımasız şekilde yaşıyoruz” ifadelerini kullanan Baerbock, enerji ithalatında çeşitlendirme stratejisini hızla hayata geçirmenin yollarını aradıklarını belirtiyor.
Rus gazının tamamen kesilme tehlikesi
Putin’in geçen hafta yaptığı “dost olmayan ülkelerden gaz ödemelerini artık sadece ruble ile kabul edeceğiz” açıklaması özellikle Almanya’da şok etkisi yarattı. Bu talebi kesin bir dille reddeden Alman hükümeti olası bir tam kesintiye karşı hazır olmak için çalışmaları hızlandırdı.
Almanya’nın Rus gazına olan bağımlılığından tamamen kurtulmasının 2024’ün ortasına kadar mümkün olmadığını dile getiren Robert Habeck, 3 aşamalı bir acil enerji eylem planının ilk ayağını devreye soktuklarını kamuoyuna açıkladı.
Eylem planı neleri öngörüyor?
Erken uyarı aşaması diye anılan ilk ayakta, sanayiden konutlara herkesin enerji kullanımını mümkün olduğu ölçüde azaltması isteniyor. İkinci aşamada piyasa aktörlerinden rahatlatıcı önlemler alması beklenecek.
Üçüncü aşama ise piyasaya dayalı önlemlerin eksiklikleri gidermede yetersiz kaldığı acil durum seviyesi olarak adlandırılıyor. Bu aşamada Almanya'nın şebeke düzenleyicisi Bundesnetzagentur, elde bulunan gaz kaynaklarının ülke genelinde nasıl dağıtılacağına karar verecek. Böyle bir durumda öncelik sağlık merkezlerinde ve meskenlerde olacağı için sanayi tarafı çarkları durdurma riskiyle karşı karşıya kalacak.
Ruble ile ödeme restleşmesi
Hali hazırda Almanya’nın gaz stoklarının doluluk oranı yüzde 25 seviyesinde. Yetkililer mevcutta arz güvenliğinde bir sıkıntı olmadığını vurguluyorlar ve alınan önlemlerin sadece geleceğe dönük bir hazırlık olduğunu belirtiyorlar.
Putin’in Rusya Merkez Bankası ve Gazprom yetkililerinden ruble ile ödeme konusunda bilgi alıp sonrasında yol haritası belirlemesi bekleniyor. Ancak Kremlin’den gelen “ödeme yoksa gaz da yok” şeklinde açıklamalar, karşılıklı restleşmelerin bir süre daha devam edeceğinin kanıtı gibi görünüyor.
Ekonomide beklentiler kötüleşiyor
Enerji piyasalarındaki bu gelişmeler ve ortaya konulan felaket senaryoları doğal olarak Avrupa’nın sanayi gücü Almanya’nın ekonomisini de kötü etkiliyor. Enflasyon hız kesmiyor, büyüme beklentileri sürekli aşağı yönlü revize ediliyor.
Mart ayında yıllık enflasyon yine rekor kırdı ve yüzde 7,6’ya yükseldi. Alman hükümetinin ekonomi danışma konseyi büyüme tahminini yüzde 4,6’dan, yüzde 1,8’e indirdi. Konsey, enflasyon oranlarının da yıl boyu yüksek seyredeceğini ve 2022’de ortalama enflasyonun yüzde 6,1 olacağını tahmin ediyor.