Analiz | Netanyahu Gazze savaşını iktidarda kalmak için mi uzatıyor?

Analiz | Netanyahu Gazze savaşını iktidarda kalmak için mi uzatıyor?

Gazze'deki savaşın sona ermesi Netanyahu'nun siyasi hayatının sonu anlamına gelebilir. Ancak Netanyahu'nun gitmesi Filistinliler için bir şeylerin değişeceği anlamına gelmiyor.

Hanna Davis | The New Arab | Tercüme: Mepa News

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, zaten sarsılmış olan itibarı 7 Ekim'deki savunma başarısızlıklarının ardından yerle bir olduğundan beri, mirasını iyileştirmek ve siyasi hayatta kalmasını sağlamak için mücadele ediyor ve her ne pahasına olursa olsun kendisini iktidardan düşürecek bir erken seçimi engellemeye çalışıyor.

Son haftalarda binlerce protestocu sokaklara dökülerek Netanyahu'nun istifa etmesini ve seçimlerin resmi tarihi olan Kasım 2026'dan önce yapılmasını talep etti. İsraillilerin sadece yüzde 15'i Gazze'de Hamas'a karşı yürütülen savaşın ardından Netanyahu'nun görevde kalmasını isterken, büyük çoğunluk (yüzde 71) erken seçim istiyor.

The New Arab'a konuşan Uluslararası Kriz Grubu'nun kıdemli İsrail-Filistin analisti Mairav Zonszein, "Netanyahu savaşa zaten düşük bir halk desteğiyle girmişti.” dedi.

Zonszein, "7 Ekim'den sonra tüm meşruiyetini kaybetti ve pek çok İsrailli yaşananlardan onu sorumlu tutuyor” dedi ve ekledi: "İnsanlar Netanyahu'nun gittiğini görmek istiyor."

Dolayısıyla Netanyahu, bir yandan her şeye rağmen seçimleri engellemeye çalışırken, diğer yandan da hayal kırıklığına uğramış halkını yeniden harekete geçirebilecek bir savaş zaferi elde edebilmek için son bir şansa tutunuyor.

Zonszein, "Kısacası, savaşa ne kadar uzun süre gömülürse, bir tür iç siyasi değişimi o kadar uzun süre erteleyebilir" diyor.

Netanyahu savaş sırasında seçim düzenlemenin zorluklarını öne çıkarıyor ve şu gibi dramatik iddialarda bulunuyor: "Hamas ve Hizbullah İsrail'in erken seçime gitmesini istiyor, bu onlar için bir zafer olur".

Ancak İsrailli Kanal 13 tarafından yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre İsraillilerin çoğunluğu hala Netanyahu'nun savaş zamanı aldığı kararların temelinde siyasi çıkarların yattığına inanıyor.

Zonszein, Netanyahu'nun "ana hedefinin iktidarda kalmak olduğunu" ve "en dirençli siyasi lider olduğunu" söyledi. Başbakan toplamda 16 yılı aşkın süredir görevde ve İsrail'in en uzun süre görevde kalan başbakanı.

Savaşı sürdürmek

Filistin Politika Ağı'ndan Ramallah merkezli bir siyasi analist olan Halil Şahin, "Netanyahu savaşı elinden geldiği kadar sürdürmeye çalışıyor" dedi. Netanyahu'nun, Trump'ın Beyaz Saray'a dönebileceği ve işgal altındaki Batı Şeria'da ilhak ve Gazze üzerinde süresiz İsrail askeri kontrolü için sert planlarını desteklemeye daha istekli olabileceği Kasım ayındaki ABD seçimlerine kadar savaş kozunu kullanmaya devam etmek isteyebileceğini de sözlerine ekledi.

Şahin, Netanyahu’nun Batı Şeria, Gazze ve İsrail'in Lübnan'la olan kuzey sınırında "Her yerde gerginlik seviyesini korumak istediğini” söyledi.

Halil Şahin, "İsrail'deki tüm toplumu gerilim ve savaşla meşgul etmek Netanyahu için en iyi senaryodur, böylece seçim zamanının gelmediğini iddia edebilir" diye konuştu.

Uluslararası Af Örgütü'ne göre, işgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana İsrail güçlerinin Filistinlilere karşı "yasadışı ölümcül güç" kullanımında "dehşet verici bir artış" yaşandı.

Filistin Sağlık Bakanlığı rakamlarına göre İsrail güçleri 7 Ekim’den bugüne en az 422 Filistinliyi öldürdü ve 4.650 kişiyi de yaraladı.

Netanyahu kuzeyde, Gazze'de ateşkes sağlansa da sağlanmasa da İsrail'in Hizbullah sınırdan çekilene kadar saldırılarına devam edeceğini açıkladı.

NBC News'in görüşlerine başvurduğu Lübnanlı yetkililer, sınır ötesi çatışmalar uzadıkça İsrail başbakanının siyasi hayatta kalmasını sağlayacak kazanımları elde etmek amacıyla çatışmaları topyekün bir savaşa dönüştürebileceğinden endişe duyuyorlardı.

Güneyde Refah işgali tehdidinin dillendirilmesi Netanyahu'nun savaşı uzatmaya yönelik bir başka girişimini yansıtıyor olabilir.

Zonszein savaşı uzatmanın "her şeyden önce" Netanyahu'ya siyasi bekasını sağlamak için zaman kazandıracağını söyledi.

Ardından Suudi-ABD normalleşme anlaşmasına "sözde hizmet" edebileceğini ve Riyad'la normalleşmeyi sağlayan lider olarak imajını güçlendirebileceğini tahmin ediyor - ki bu "büyük bir kazanç olur".

Zonszein ayrıca Netanyahu'nun rehine anlaşmasını sağlamak için zaman kazanmak isteyebileceğini, bunun da "büyük bir başarı sayılacağını" sözlerine ekledi.

"Bunu [Gazze'deki savaşı] uzatır ve bir tür zafer elde etmeyi başarırsa belki kariyerini kurtarabilir."

Savaş, Netanyahu'nun kariyeriyle birlikte sona erecek

Netanyahu şimdi Gazze'deki savaşı sona erdirme konusunda sıkı bir siyasi çıkmazın içinde. Kalan rehineleri serbest bırakacak bir diplomatik anlaşma -ki Netanyahu'nun İsrail kamuoyunu yatıştırmak için bunu yapması gerekiyor- Hamas'ın Gazze'nin kontrolünü en azından kısmen elinde tutmasına yol açabilir ki Netanyahu'nun aşırı sağcı koalisyon üyeleri bunu asla kabul etmeyecektir.

Netanyahu'nun 2022'deki seçimleri kazanmak için hükümetine aldığı aşırı sağcı koalisyon üyeleri, Hamas'ı iktidarda bırakacak herhangi bir ateşkes anlaşmasına karşı çıkıyor. Koalisyonun aşırı milliyetçi üyesi Itamar Ben-Gvir, Hamas'la yapılacak herhangi bir "dikkatsiz" anlaşma nedeniyle hükümetten ayrılma tehdidinde bulundu.

Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich'in Dini Siyonizm partisinin Knesset'te 14 sandalyesi var, yani Ben-Gvir ve parti üyeleri Netanyahu'nun koalisyonundan ayrılırsa, başbakanın mevcut 64 sandalyeli çoğunluğunu kolayca devirebilir.

Zonszein, olumsuz bir ateşkes anlaşması durumunda Netanyahu'nun aşırı sağcı koalisyon üyelerinin "ayrılıp gelecekteki siyasi tabanlarını koruyabileceklerini" ve bunun da bir seçime yol açacağını söyledi.

Ancak Kudüs merkezli Ortadoğu Enstitüsü'nden siyasi analist Nimrod Goren, The New Arab'a yaptığı açıklamada İsrail'in aşırı sağcı siyasetçilerinin erken seçime gitme ihtimalinin düşük olduğunu çünkü "tekrar elde etmeleri çok zor olacak bir iktidar pozisyonunu ellerinde tuttuklarını" söyledi.

İsrailli ultra-ortodoks Yahudilerin askerlik muafiyetine ilişkin tartışmaların hükümeti düşürme ihtimalinin daha yüksek olduğunu söyledi. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant 28 Şubat'ta, normalde askerlikten muaf olan ultra-Ortodoks Yahudilerin askere alınması için bir yasa çıkarılması çağrısında bulundu.

Gallant, yasayı ancak Netanyahu'nun baş siyasi rakibi Benny Gantz gibi merkezci bakanlar tarafından desteklenmesi halinde destekleyeceğini söyledi.

Gantz'ın, Netanyahu'nun koalisyonunun devamı için gerekli olan Haredi dindar siyasi partileriyle bir çatışmaya neden olması muhtemel olan yasayı desteklemesi pek olası değil. Goren, "Bu, siyasi aktörler açısından erken seçimlere yol açabilecek bir kriz yaratmak için bir kanca" dedi.

Gantz anketlerde yükseliyor

İsrailli kamuoyu araştırmacısı ve siyasi analist Dahlia Scheindlin, The New Arab'a verdiği demeçte, savaş sona erdiğinde Netanyahu'nun acil savaş kabinesinin dağılacağı beklentisinin yaygın olduğunu söyledi. Scheindlin, bu durumun Netanyahu'nun koalisyonunu daha az istikrarlı hale getireceğini ve "nihayetinde savaş öncesi koalisyonunun devrilmesine yol açacak bir krize neden olabileceğini" söyledi.

Benny Gantz ve merkez sağ Ulusal Birlik Partisi, Netanyahu'nun aşırı milliyetçi ve radikal dinci hükümetine geçici savaş kabinesinin bir parçası olarak katılmıştı. Savaştan bu yana Gantz'ın popülaritesi arttı; destekçileri tarafından bir sonraki başbakan olarak lanse ediliyor ve birçok parti üyesi onu Netanyahu'nun savaş kabinesinden ayrılmaya çağırıyor.

Şubat ayında yapılan bir ankete göre Gantz'ın Ulusal Birlik Partisi, Netanyahu'nun partisi Likud'un 18 sandalyesine karşılık 37 sandalyeye sahip.

Gantz, Netanyahu ile koordine etmeden, kuralsız bir hareketle Pazartesi günü Biden yönetiminden üst düzey yetkililerle görüşmek üzere Beyaz Saray'a gitti. Ziyaret, İsrail'in "sadece bir başbakanı olduğunu" söyleyen Netanyahu'yu kızdırdı.

ABD ziyareti, Washington'un Netanyahu'nun savaştaki sert tutumundan giderek daha fazla rahatsız olduğu bir döneme denk geldi. Scheindin, "Bu ziyaret, uluslararası muhatapların umutsuzca İsrail tarafında daha rasyonel olduğunu düşündükleri birini arama modeline uyuyor" dedi.

Scheindin ayrıca Gantz'ın "Netanyahu'yu kenara itmeyi umursamadığının" anlaşıldığını belirterek, savunma bakanının "Netanyahu'nun halk tarafından artık söz sahibi olmayan biri olarak görülmesini istediğini çünkü ülkenin izole edilmesi açısından çok tehlikeli olduğunu" sözlerine ekledi.

Goren, İsrailli seçmenlerin daha şahin olmasına ve sağ kanada yaklaşmasına rağmen, seçmen davranışlarının hala daha makul görünen ve "askeri deneyimi ve uluslararası aktörlere erişimi olan" "Gantz gibi birinden" yana olduğunu söyledi.

Goren, çatışmalar yatışana kadar Gantz'ın savaş kabinesinden ayrılmasının pek olası olmadığını açıkça ifade etse de, "Gerginlikler azaldığında ya da bir anlaşma olduğunda, Gantz ve partisi için [Netanyahu'nun] koalisyonundan ayrılmak daha kolay olacaktır" dedi.

Özellikle de Hizbullah'la savaş tehdidi sürerken Gantz'ın yakın zamanda ayrılmasının pek olası olmadığını da sözlerine ekledi.

"Hiçbir İsrail partisi Filistin'i tanımıyor"

Netanyahu iktidardan indirilse bile Filistinliler için sahadaki durum büyük ölçüde aynı kalacaktır. Uluslararası Kriz Grubu'ndan (ICG) Zonszein, Netanyahu'nun yerine Gantz'ın geçmesi halinde, "ABD ile işbirliği yapma ve Filistinlilerle bir tür işbirliği fikrine sözde hizmet etme konusunda daha fazla isteklilik olabilir" dedi. "Ancak bu çok yüzeysel bir düzeyde." diye ekledi.

"Gazze politikalarını ya da genel olarak Filistinlilerle yaşanan krizi önemli ölçüde değiştirecek bir siyasi muhalefet kesinlikle yok."

Ramallah merkezli analist Şahin, neredeyse tüm İsrail partilerinin bir Filistin devletini tanımadığını söyledi.

Şahin, "İsrailli siyasi partilerin çoğunun inandığı tek şey, Filistinlilerin sadece Gazze'de değil, Batı Şeria'da da tüm bölgeden ayrılması gerektiğidir" dedi.

Kaynak: Mepa News

uyg.gif

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.