Analiz | Netanyahu İsrail'i parçalanmaya mı sürüklüyor?
İsrail'de aşırı sağcı yeni hükümetin faaliyetleri ülkede geniş kapsamlı sosyal gerilimlere ve siyasi tartışmalara kapı araladı.
İsrail, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki aşırı sağcı yeni hükümetin iktidara gelmesiyle beraber yakın tarihinin önemli sosyal krizlerinden birini tecrübe ediyor.
Netanyahu hükümetinin yargı reformu başta olmak üzere çeşitli girişimleri, İsrail halkını ikiye bölmüş vaziyette. Sağ partileri destekleyen dindar Yahudi kesimler bu politikalara genel olarak destek olsa da sol, demokrat ve seküler kesimlerin tepkisi günden güne artıyor.
İsrail'de Netanyahu'nun "yargı darbesi tasarısı" itirazlara rağmen yasalaşma yolunda
Economist'te bu krize ilişkin yer verilen yorumda, İsrail'in çevre ülkelerle normalleşerek kendisini güvence altına almaya yönelik girişimlerine rağmen, iç krizlerin bir tehdit oluşturmaya başladığı ifade edildi.
"Netanyahu'nun politikalarının ilerleyen yıllarda İsrail'in sosyal ve jeopolitik meydan okumalarla başa çıkma kapasitesini azaltacağı" vurgulanan değerlendirmede, sosyal krizin tırmanabileceği uyarısında bulunuldu.
Ekonomik riskler
Sağ ve sol kesimler arasında hızla kutuplaştığı belirtilen İsrail'in, yaşadığı son krizlerle beraber sosyal sorunları aşmakta daha da zorlanacağı düşünülüyor.
Buna ek olarak İsrail'in gelecek yıllarda ekonomik anlamda da zor günler geçirebileceği kaydediliyor. Buna gerekçe olarak ise, özellikle teknoloji yatırımlarıyla ülkeye giren sermayenin, aşırı sağcı hükümetin politikaları sebebiyle ülkeyi terk etmeye başlaması ihtimali olarak gösteriliyor. İsrail'in ihracatının yarısından fazlasını teknoloji ihracatı oluşturuyor. Ayrıca ülkenin gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 5'i araştırma-geliştirme harcamalarına aktarılıyor. Bu rakamlar ışığında, aşırı sağcı hükümetlerin ülkeden kaçırabileceği sermayenin önemi de daha fazla ön plana çıkıyor.
ABD ile ilişkiler
Öte yandan, İsrail'e yönelik Amerikan desteğinin de son hükümetin çalışmalarıyla beraber azaldığı dikkat çekiyor. İthal ettiği silahların yüzde 80'ini ABD'den ithal eden İsrail için ABD hem güvenlik hem de siyaset alanında en önemli partner konumunda.
Bu önemine rağmen, ABD'de yapılan son anketlerde, İsrail'e desteğin azaldığı ortaya konuluyor. Demokratların ve ayrıca 18-29 yaş arası Amerikalıların çoğunluğu İsrail'e olumsuz baktığını belirtiyor. Geçtiğimiz günlerde 90'dan fazla Kongre üyesi de İsrail'deki hukuk reformlarından duydukları rahatsızlığı, Başkan Joe Biden'a yazdıkları bir mektupla dile getirmişti.
Son olarak Batı Şeria'da ve İsrail içerisinde yaşayan Filistinlilere yönelik ihlallerin artması da bölgeyi krizin eşiğine getirmiş durumda.
İsrail'in güvenlik politikalarının sertleşmesi, ülke içi sosyal krize Arap-Yahudi gerilimini de ekliyor. Özellikle Batı Şeria'da artan silahlı saldırılar, ayrıca İsrail şehirlerinde yaşayan Arapların yeni yönetimle yaşanan kırılmaya karşı gösterdiği refleksler, İsrail'in karşılaştığı problemleri artırır nitelikte.
İsrail, bölgedeki en istikrarlı ülkelerden biri olarak görülse de son dönemdeki politikaların ülkeyi sosyal parçalanmaya sürüklediği yorumlarının günden güne arttığını söylemek mümkün.
Kaynak: Mepa News