Analiz | Umman ülkedeki eski Guantanamo mahkumlarını sınır dışı etmeye hazırlanıyor

Analiz | Umman ülkedeki eski Guantanamo mahkumlarını sınır dışı etmeye hazırlanıyor

"Umman yıllarca çok destekleyici, çok yardımcı oldu. Ama şimdi 'vaktiniz doldu ve gitmeniz gerekiyor' diyorlar."

Abigail Hauslohner | Washginton Post | Tercüme: Mepa News

Umman birkaç yıl boyunca onlara yeni bir hayat vaat etmişti. Sessiz Basra Körfezi monarşisi, Küba'nın Guantanamo Körfezi'ndeki ABD askeri hapishanesinden oraya nakledilen 28 Yemenliye barınma, sağlık hizmetleri ve iş vermiş, hatta eş bulmalarına ve aile kurmalarına yardımcı olmuştu. Yıllarca süren kötü muamele içeren sorgulamalar ve suçlama olmaksızın gözaltında tutulmanın ardından bu, talihlerinin şaşırtıcı şekilde döndüğü anlamına geliyordu.

Ancak şimdi, insan hakları savunucularının, Amerika'nın "terörle savaşına" sürüklenen Müslüman erkeklerin rehabilitasyonunda "altın bir örnek" olarak niteledikleri bu ülke onları bir kenara atıyor. Ocak ayında Ummanlı yetkililer bu kişileri toplantılara çağırmaya başladılar ve Temmuz ayında sosyal haklarının ve yasal ikametlerinin ellerinden alınacağını ve Yemen'e dönmek zorunda kalacaklarını açıkladılar.

"Hepimiz için büyük bir şok oldu." diyen bu kişilerden Husam, gerçek adının kullanılmaması koşuluyla konuştu çünkü hükümetin kendilerini medyaya konuşmamaları için tehdit ettiğini söyledi. Üç küçük çocuk babası, orta yaşlı Husam şu ifadeleri kullandı:

"Umman yıllarca çok destekleyici, çok yardımcı oldu. Bize 'kalmak için buradasınız, burası sizin eviniz' dediler. Ama şimdi 'vaktiniz doldu ve gitmeniz gerekiyor' diyorlar."

Umman'ın hamlesi Guantanamo tutuklularının bir başka transferinin askıda olduğu bir dönemde geldi. Geçtiğimiz sonbaharda Biden yönetimi 11 Yemenliyi daha Umman'a göndermeyi planlamıştı ve bu plan ilk olarak Pazartesi günü NBC News tarafından haberleştirilmişti. Ancak ABD'li yetkililer, Kongre üyelerinin ısrarları üzerine, Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e saldırmasının ardından Gazze'de savaşın patlak vermesi üzerine transferi durdurduklarını söyledi.

Yönetim yetkilileri transferin gerçekleşmesini hala umduklarını söylediler. Umman'ın oraya yerleştirilen 28 kişilik ilk Yemenli grubu sınır dışı etme tehdidinin, hükümetin yeni grubu kabul etme anlaşmasıyla bağlantılı olup olmadığı belirsiz. Ancak ABD'li yetkililer Umman'ın ilk grup eski tutuklulara yönelik yükümlülüklerinin çoktan sona erdiğini ve sultanlığın bu kişilere kalıcı ikamet sağlama zorunluluğunun bulunmadığını ifade etti.

Bir ABD'li yetkili "Bazı açılardan 'yer açtıklarını' söyleyebiliriz" dedi.

Umman hükümeti birden fazla yorum talebine yanıt vermedi, ancak Yemenlilerin avukatları ve hassas müzakereleri görüşmek üzere adlarının açıklanmaması koşuluyla konuşan ABD hükümet yetkilileri, Umman'ın eski tutuklulara verdiği desteği sona erdirmeye karar verdiği yönündeki haberleri doğruladı.

Bir zamanlar Guantanamo'da tutuklu bulunan 780 kişiden geriye sadece 30'u kaldı ve bunların yaklaşık yarısı uzun zaman önce ABD'nin en üst düzey ulusal güvenlik kurumlarının yetkililerinden oluşan bir heyet tarafından nakillerine onay verilmişti. Ancak Obama yönetiminde olduğu gibi Biden yönetiminde de bir politika hedefi olan cezaevinin kapatılması büyük ölçüde Umman gibi yabancı hükümetlerle eski tutukluları kabul etmek ve onlar için güvenlik garantisi sağlamak üzere yapılan gizli anlaşmaların başarısına bağlı.

Kongre, hükümetin Guantanamo tutuklularını ABD anakarasına transfer etmesini yasakladı ve güvenlik riski olarak görüldükleri için Yemen gibi savaştan zarar görmüş bazı ülkelere geri gönderilmelerini engelledi.

Guantanamo'da tutulanların büyük çoğunluğu hiçbir zaman suçlanmamış olsa da, eski tutuklular ve avukatları, işkence ve acımasız muamele nedeniyle neredeyse hepsinin özel bakım gerektiren ciddi fiziksel ve psikolojik travmalarla mücadele ettiğini ve bunun da transfer çabalarını daha da karmaşık hale getirdiğini söylüyor.

Obama yönetimi tarafından Umman'a transfer edilen 28 Yemenli 2015 ve 2017 yılları arasında Umman'a ulaştı ve monarşinin destek programı kısa sürede yurt dışındaki eski Guantanamo tutuklularının rehabilitasyonu ve insani muamelesi için örnek bir model haline geldi.

Obama yönetiminin son iki yılında Guantanamo'nun kapatılması için Dışişleri Bakanlığı'nın özel temsilcisi olan ve ilk tur transferleri müzakere eden Lee Wolosky, Umman'ın bu kişilere verdiği desteği övdü, ancak Umman'ın programı sona erdirme kararının kendisine ait olduğunu kabul etti.

Şu anda özel hukuk alanında çalışan Wolosky, "Eski tutukluların oturma izinlerinin yenilenmemesi, transfer sırasında ABD ile yapılan herhangi bir anlaşmayı veya mutabakatı ihlal etmiyor" dedi. Ancak Wolosky sınır dışı edilmenin adil olmayacağını da öne sürdü. "Umman yaklaşık on yıl boyunca bu adamları rehabilite etti ve destekledi, onlara aile kurma, hayatlarını yeniden inşa etme ve barış içinde yaşama fırsatı verdi. Hiçbir zaman bir suçla itham edilmediler. Hayatlarını uygun gördükleri şekilde yaşamalarına izin verilmeli."

Umman ayrıca, talepleri üzerine kısa bir süre önce Taliban'ın kontrolündeki Afganistan'a dönmelerine izin verilen iki Afgan tutukluyu da kabul etti. Guantanamo'da tutulduktan sonra Sırbistan'a yerleştirilen bir başka Yemenli olan Mansur Dayfi, Yemenlilerden bazılarının daha önce Ummanlı yetkililere Yemen'i ziyaret edip edemeyeceklerini sorduklarını, ancak reddedildiklerini söyledi. Dayfi, mevcut ve eski tutukluları savunan bir sivil toplum kuruluşu olan CAGE International'ın Guantanamo program koordinatörü olarak görev yapıyor.

Yemenlilerin Umman'dan sınır dışı edilme olasılığı, yıllardır süren iç savaşın ülke çapında bir insani krize ve sürekli şiddete yol açtığı Yemen de dahil olmak üzere Orta Doğu'da çatışmaların yeniden canlandığı bir döneme denk geliyor. ABD'li yetkililer, devam eden çatışmalardan kaynaklanan güvenlik kaygıları nedeniyle nakillerine izin verilen Yemenli tutukluları Yemen'e geri gönderemeyeceklerini söyledi.

Uluslararası Af Örgütü ABD Şubesi Güvenlik ve İnsan Hakları Programı Direktörü Daphne Eviatar, "ABD'nin, kendileri için güvenli bir yer olacağını düşündükleri Umman'a naklettikten sonra, daha önce yeniden yerleştirilen grubun Yemen'e nakillerini durdurmaya çalışmaması özellikle ironik." dedi.

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Umman'ın kararını tartışmayı reddetti ve The Post'u "eski Guantanamo tutuklularının hareketiyle ilgili bilgi için" Umman hükümetine yönlendirdi.

Bakanlığın terörle mücadele bölümü sözcüsü Vincent M. Picard Çarşamba günü yaptığı açıklamada "Genel olarak, ABD hükümetinin eski Guantanamo tutuklularının kabul eden ülkelerde süresiz olarak kalması gibi bir beklentisi hiçbir zaman olmamıştır" dedi.

Picard sözlerini şöyle sürdürdü:

"Umman mükemmel bir ortaktır ve aldıkları tutuklular için kabul ettiğimiz insani muamele ve güvenlik güvencelerini tüm yönleriyle yerine getirmiştir. Eski tutuklulara gerekenden daha uzun süre rehabilitasyon hizmetleri ve sübvansiyonlar sağladılar."

Ancak Arap Yarımadası'nda zengin bir petrol ülkesi olan ve zaman zaman ABD ile İran arasında arabuluculuk yapan Umman'daki politika değişikliği, ABD yetkililerinin İsrail ile Hamas arasında bir ateşkes anlaşması ve rehinelerin serbest bırakılması için devam eden çabalarında Körfez Arap ülkelerinin yardımına büyük ölçüde bel bağladığı Orta Doğu'da Biden yönetiminin diplomasisinin istikrarsızlığını da ortaya koyuyor. Biden'ın Orta Doğu ve Kuzey Afrika koordinatörü Brett McGurk, geçtiğimiz hafta Umman'da İranlı diplomat ve şu anda dışişleri bakanı vekili olan Ali Bakıri Keni ile bir araya geldi.

Son aylarda ABD ve müttefik kuvvetleri Yemen'in İran destekli Husi militan grubuna karşı saldırılar düzenleyerek Yemen kıyılarına yakın Kızıldeniz'den geçen gemilere yapılan füze ve insansız hava aracı saldırılarına karşılık verdi. Umman'da ofisleri bulunan ve Yemen'in geniş bir bölümünü kontrol eden Husiler de son yıllarda El Kaide'ye mensup olduklarından şüphelendikleri Yemenlilere saldırdı ve onları tehdit etti. Bu kişilere eski Guantanamo tutukluları da dahil. Husam ve diğer eski tutuklular geri döndükleri takdirde başlarına gelebileceklerden korkuyor.

Husam, "Memleketim Husiler tarafından kontrol ediliyor. Zaman zaman ailemle benim hakkımda konuşmaya gidiyorlar." dedi. "Nerede olduğumu, onlarla iletişim kurup kurmadığımı sordular. Ailem bana 'geri dönme' dedi."

İnsan hakları savunucuları, 11 Eylül 2001 terör saldırılarını takip eden yirmi yıl boyunca işkenceye maruz kalan ve hukuki süreç olmaksızın gözaltında tutulan yüzlerce kişiye tazminat ve uzun vadeli istikrar sağlama konusunda birçok ABD yönetiminin süregelen başarısızlıklarını uzun süredir eleştiriyor.

Geçen yıl Guantanamo'daki tesislere ve mahkumlara kapsamlı erişim izni verilen ilk BM yetkilisi olan ve eski tutuklularla da görüşen Fionnuala Ní Aoláin, "İşkencede zaman aşımı yoktur ve ABD'nin bu adamlara yaptığı işkencelere ilişkin borçları henüz bitmemiştir" dedi. "Dolayısıyla bu adamların yönetim için bir öncelik olmaması beni derinden endişelendiriyor."

Birleşmiş Milletler'in terörle mücadelede insan hakları ve temel özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesi özel raportörü olarak görev yapan Ní Aoláin, geçen yıl yayınladığı bir raporda ABD'nin, bir tutuklunun ciddi zarar görebileceği başka bir ülkeye nakledilmesini yasaklayan uluslararası hukuk ilkesi "geri göndermeme"ye bağlılığından "derin endişe duyduğunu" yazmıştı.

Ní Aoláin ve diğer uluslararası hukuk uzmanları, Umman'ın eski tutuklulara, ABD'nin eski mahkumlarını kabul eden onlarca başka ülkede görülmemiş düzeyde bir saygınlık ve özen gösterdiğini söyledi.

Ní Aoláin, Umman'ın 28 Yemenli erkeği ve ailelerini tehlikeli koşullarla yüzleşmek üzere sınır dışı etmekten kaçınmak için "ister mali ister siyasi olsun" desteğe ihtiyacı varsa, en azından Yemen onları taşıyacak kadar güvenli olana kadar "ABD'nin Umman'ı desteklemesi ve bunu yapmasını sağlaması gerektiğini" söyledi ve ekledi "Şu anda Yemen kesinlikle işkence mağdurlarını göndermek için güvenli bir yer değil."


Bu analizde yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.