Araştırma: Gençler Türkiye'nin AB üyeliğini daha çok destekliyor

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) tarafından yapılan “Türkiye Kamuoyunda Avrupa Birliği Desteği ve Avrupa Algısı Araştırması 2019” isimli kamuoyu araştırması kapsamında farklı sosyoekonomik gruplardan insanlara Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin sorular soruldu.

Katılımcıların çoğu (yüzde 60) Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini belirtirken, 18-24 yaş arasındaki gençlerde destek oranının (yüzde 66) daha yüksek olması dikkat çekti.

Araştırmada, Türkiye'nin AB üyeliğine destek verenlerin birçoğunun aslında ülkenin AB üyesi olacağına inanmadığı görülüyor. Rapora göre katılımcıların yalnızca yüzde 23'ü Türkiye'nin AB üyesi olacağına inandığı yönünde görüş bildirdi. AB üyeliği inancı da yine 18-24 yaş arasındaki gençlerde daha yüksek (yüzde 28).

Öte yandan araştırma sonuçlarına göre, çoğunluk (yüzde 54) Türkiye'nin ekonomik olarak AB'ye ihtiyacı olduğunu düşünüyor. AB üyeliğine çok ihtiyaç duyulduğunu düşünenlerin gençler içindeki oranı yüzde 69 iken 55-64 yaş arasında bu oran yüzde 37'ye kadar düşüyor.

AB'nin en önemli katkısı "serbest dolaşım"

Araştırma kapsamında AB üyeliğinin Türkiye'ye ne gibi katkılar sağlayacağı da soruldu. Yüzde 47, AB üyeliğinin başlıca katkısının "serbest dolaşım" olduğu cevabını verirken yüzde 33, "yeni iş imkanları" dedi.

Katılımcılara göre üyeliğin sağlayacağı başlıca katkılar şu şekilde: AB bütçe ve fonlarından yararlanma olanağı" (yüzde 32), "Türkiye’de demokrasinin gelişmesi" (yüzde 24), "AB kurum ve karar alma süreçlerinde yer alma" (yüzde 18), "uluslararası güç ve saygınlıkta artış" (yüzde 11).

Verilen cevaplar ışığında rapor'da, "AB üyeliğine desteğin daha çok üyeliğin vatandaşların yaşamına katacağı pratik fayda beklentisinden kaynaklandığı görülmektedir" değerlendirmesi yapıldı.

Diğer yandan araştırmaya katılanların yüzde 78'i, AB üyeliği önündeki en büyük engelin “dini ve kültürel farklılıklara dayalı ön yargılar” olduğunu ifade etti. Onları, “Türkiye’nin ekonomik gelişmişlik düzeyi” (yüzde 29) ve “demokrasi ve insan haklarındaki sorunlar”( yüzde 28) diyenler izliyor.