Bangladeş'te protestolar kanlı bir şekilde bastırıldı ancak hoşnutsuzluk ve öfke devam ediyor
Ulaşılamayan ancak sürekli daha cazip hale gelen memur maaşları ve genç işsizlikteki ciddi artış Bangladeşli öğrencileri gelecekleri hakkında huzursuzluğa itiyor.
Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina geçen hafta ülke çapında sokağa çıkma yasağı uyguladı ve yaklaşık 170 kişinin ölümüne neden olan iş kotalarına karşı protestoları bastırmak için orduyu kullandı.
Ancak ülkede Şeyh Hasina yönetimine karşı öfke azalmış görünmüyor.
Bu ayın başlarında üniversite ve yüksek okullarda başlayan protestolar kısa sürede Hasina ve hükümetine karşı daha yaygın bir tepkiye dönüştü.
Polis sokaklara dökülen on binlerce protestocuyu dağıtmak için plastik mermi, göz yaşartıcı gaz kullandı ve ses bombaları attı.
Bangladeşli bakan en az 170 öğrencinin öldürüldüğü müdahaleleri savundu
Hükümet gerçek mermi kullanıldığını inkar ediyor olsa da hastane kaynakları ölü ve yaralılarda kurşun ve saçma yaraları olduğunu açıkladı.
Hak grupları ve muhalifler Hasina'nın iktidardaki son 15 yılında giderek otokratikleştiğini ve yönetimine siyasi muhalifler ve aktivistlere yönelik kitlesel tutuklamalar, zorla kaybetmeler ve yargısız infazların damgasını vurduğunu söylüyor.
Dakka merkezli bir sivil toplum platformu olan Shushahoner Jonno Nagorik'in sekreteri Badiul Alam Majumdar, protestoların "buzdağının sadece görünen kısmı" olduğunu ve öğrencilere karşı kullanılan gücün Hasina hükümetine karşı daha fazla hoşnutsuzluk yaratacağını söyledi.
Majumdar, "İnsanlar temel haklarından mahrum bırakılıyor, önemli ölçüde insan hakları ve adalet eksikliği yaşanıyor. Oylarını özgürce kullanamıyorlar” dedi ve ekledi: "Halk arasındaki bu yaygın hayal kırıklığı ve öfke protestolarda açıkça görülüyor."
76 yaşındaki Hasina, Avami Ligi partisini ilk kez 1996'daki seçimlerde zafere taşıdı ve beş yıllık bir dönem görev yaptıktan sonra 2009'da bir daha kaybetmemek üzere yeniden iktidara geldi.
Bangladeş'teki öğrenci protestoları nasıl geniş çaplı bir krize neden oldu?
Hasina, ana muhalefet partisinin boykot ettiği ve ölümcül protestolara sahne olan Ocak ayındaki seçimlerde dördüncü kez üst üste iktidar koltuğuna oturdu.
İngilizce yayın yapan Dhaka Tribune gazetesinin editörü Zafar Sobhan, Hasina'nın bu hafta hoşnutsuzlukların üstesinden gelmeyi ve ülkeyi bir nebze normale döndürmeyi başarmış olsa da, bundan sonra işlerin "her zamanki gibi" olmayacağını söyledi.
"Bu kriz, hükümetin ülkedeki gençleri dinlemesi ve endişelerini ciddiye alması gerektiğini gösteriyor" diyen Sobhan, kota meselesinin diğer birçok önemli mesele için bir örnek teşkil ettiğini de sözlerine ekledi.
Sobhan, "Hükümet artık bu kadarının yeterli olduğunu ve halkın meşru kaygılarını ele alması gerektiğini fark etti" dedi.
"Cinayetler soruşturulmalı"
Bir öğrenci lideri olan Asıf Mahmud Reuters'e yaptığı açıklamada, yetkililer tarafından dört gün boyunca kaçırılıp kötü muameleye maruz kaldığını ve ardından bu hafta yol kenarında bir yere atılarak serbest kaldığını söyledi.
Mahmud, "Cinayetler işlendi, kimse bu konuya değinmiyor. Bu cinayetler soruşturulmalı.
Bu katliamı gerçekleştirenlerin bir an önce cezalandırılmasını talep edeceğiz.” dedi.
Birleşmiş Milletler, uluslararası insan hakları kuruluşları, ABD ve İngiltere orantısız güç kullanımını eleştirdi ve Dakka'dan barışçıl protesto hakkını korumasını istedi.
Bangladeş'te memurluk kotasına son verilmesini talep eden protestocular kimler?
Vatandaşları ve devlet mallarını korumak için sokağa çıkma yasağı uygulamak zorunda kaldığını söyleyen Hasina, şiddet olaylarından ana muhalefet Bangladeş Milliyetçi Partisi (BNP) ve Cemaat-i İslami Partisini sorumlu tuttu.
BNP'nin sürgündeki başkan vekili Tarık Rahman, Hasina'nın protestolar sırasında "toplu katliama" karıştığını söyledi.
Bangladeş'in Pakistan'dan bağımsızlığını kazanmasına öncülük eden ülkenin kurucu lideri Şeyh Mucibur Rahman'ın kızı olan Hasina, ekonomiyi ve devasa hazır giyim sektörünü toparlamasıyla tanınıyor.
Ancak Rusya-Ukrayna savaşının yakıt ve gıda ithalatı fiyatlarını artırması ve Bangladeş'in geçen yıl 4,7 milyar dolarlık bir kurtarma paketi için Uluslararası Para Fonu’na (IMF) başvurmak zorunda kalmasından bu yana ekonomi de keskin bir şekilde yavaşladı.
Uzmanlar son huzursuzlukların nedeninin özel sektördeki durgun istihdam artışı, yüksek genç işsizlik oranları ve düzenli maaş artışlarıyla devlet memurluğunun daha cazip hale gelmesi olduğunu ifade ediyor.
Myanmar'da cunta karşıtı grup Hindistan ve Bangladeş sınırındaki bölgeyi ele geçirdi
Uzmanlar şu anda yüzde 10 civarında seyreden enflasyonun ve işsizliğin kontrol altına alınamamasının seçeneklerin azlığından değil, siyasi irade eksikliğinden kaynaklandığını söyledi.
Dakka'daki düşünce kuruluşu Kalkınma için Araştırma ve Politika Entegrasyonu'nun başkanı Muhammed Abdurrazzak, "Önemli bir politika yaklaşımı, özellikle eğitimli ve nispeten genç insanlar için daha düzgün istihdam alanları yaratmanın mümkün olabileceği sağlık ve eğitim gibi hizmet sektörlerine yatırımı arttırmak olabilirdi" dedi.
Kaynak: Mepa News, Ajanslar