Çin ile artan gerilim pasifist Japonya'yı askerileşmeye itebilir
ABD ile Çin arasında yaşanan rekabet paralelinde büyüyen Çin geriliminin, Japonya'nın askerileşmeye olan eğilimini artırabileceği ifade ediliyor.
ABD ile Çin arasında yaşanan rekabet paralelinde büyüyen Çin geriliminin, Japonya'nın askerileşmeye olan eğilimini artırabileceği ifade ediliyor.
Japon Deniz Öz Savunma Kuvvetleri'nden emekli bir komutan olan Yoji Koda, Japon basınına yaptığı açıklamada, ülkesinin Tayvan ve Çin arasında patlak verebilecek bir savaşa hazırlıklı olması gerektiğini kaydetti.
Koda, Japonya bu savaşa hazırlıklı olmazsa, bunun yıkıcı sonuçları olabileceğini kaydetti.
Çin'in Tayvan'ı savaş ile kendisine katmasının ihtimal dahilinde olduğunu ifade eden Koda, Japonya'nın askeri yönden bölgedeki çatışmaya hazır olması gerektiğini kaydetti.
Son yıllarda özellikle Çin ile artan bölgesel ve küresel gerilim paralelinde, Japonya'nın askeri açıdan güçlenmesine ve pasifist politikaları terk etmesine yönelik açıklamalarda artış gözlemleniyor.
Japonya ve pasifizm
Japonya, askeri anlamda pasifist bir politikayı öngören bir anayasaya sahip.
Ülke, 2. Dünya Savaşı öncesinde bölgesinde ciddi bir askeri güç olmuş, Batı Pasifik bölgesini büyük oranda hakimiyeti altına almıştı.
1944'te Japonya'nın sınırları ve etki alanı
2. Dünya Savaşı'nda ABD öncülüğündeki güçlere yenilmesinin ardından işgal edilen ülke tamamen pasifist bir politikaya sokularak, gerçek bir ordudan da mahrum bırakılmıştı.
Savaş sonrasında 3 Mayıs 1947'de yürürlüğe giren yeni anayasa ile Japonya, pasifist bir ülke oldu. Bu anayasanın 9'uncu maddesinde, uluslararası anlaşmazlıkların çözümü için savaşa başvurulması yasaklanırken, bu doğrultuda silahlı kuvvetlerin varlığı da yasaklandı.
Anayasanın bu maddesinin metni şu şekilde:
"(1) Adalet ve düzene dayalı bir uluslararası barışı samimiyetle arzulayan Japon halkı, ulusun egemen bir hakkı olarak savaştan ve uluslararası anlaşmazlıkları çözmek için güç kullanma tehdidinden veya kullanımından daimî şekilde feragat etmektedir.
(2) Bu itibarla, hiç bir kara, deniz ve hava kuvveti veya her hangi diğer bir silahlı güç muhafaza edilemez. Devlete savaş hakkı tanınmaz."
Ancak birkaç yıldır özellikle Çin ve Kuzey Kore'nin artan gücüne karşı Japonya da pasifist politikaları kısmen gevşeterek silahlanma sürecine girmiş durumda. Ülkede 2020 yılında göreve başlayan Yoşihide Suga hükümeti, savunma bütçesini 5.34 trilyon yen'e (51.7 milyar dolar) çıkarmıştı.
Çin'in bölgedeki etkisinin artmasıyla Japonya'nın da zaman içerisinde pasifist politikaları daha fazla gevşedeceği düşünülüyor.
Kaynak: Mepa News