Davutoğlu AK Parti'den ihraç sürecinde ne hamle yapacak?
AK Parti yönetiminin, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve arkadaşları hakkında ihraç istemli disipline sevk sürecini başlatma kararının altındaki nedenler netleşmeye başladı.
Daha önce ihraç yerine "kendileri istifa etsin" taktiği izleyen AK Parti yönetiminin, "ihraç" düğmesine basma gerekçesinin altında, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun son açıklamalarıyla "Parti kurumsal kimliğinin sorgulanarak hedef alınmasının" yattığı belirtiliyor.
BBC Türkçe'den Ayşe Sayın'ın haberine göre, Davutoğlu ile birlikte hakkında ihraç talebi bulunan eski AK Parti Milletvekili Selçuk Özdağ, disiplin kararının kendileri için de "sürpriz" olduğunu belirterek, "Konya mitingine az katılım morallerini bozdu, o nedenle ihraç kararı aldılar" görüşünü savunurken, Davutoğlu ile yapacakları toplantının ardından yeni yol haritalarını belirleyeceklerini söyledi.
Davutoğlu ve arkadaşları hakkındaki ihraç istemli disiplin sürecinin başlatılması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın muhaliflerine karşı sadece "sözlü" eleştirilerle yetinmeyip, doğrudan mücadele için elindeki olanakları sonuna kadar kullanacağının da işareti olarak yorumlanıyor.
Erdoğan'ın, Davutoğlu'nun bir anlamda "muhalefet bayrağı" açtığı 22 Nisan 2019 tarihli 15 sayfalık "manifestonun" ardından, katıldığı yurt gezileri ve katıldığı televizyon programlarında eleştirilerin dozunu yükseltmesi üzerine disiplin sürecini işletip işletmeyeceği merak ediliyordu.
Bir yandan "seçilmiş son başbakan" sıfatını taşıyan Davutoğlu'nun ihraç edilmesinin, "artıları ve eksilerine" ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı AK Parti'de başlangıçtaki eğilim, "mağduriyet" silahını kullanmaması için "kendiliğinden istifa" etmesi yönündeydi.
Yeni parti için yola çıktığını bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ziyaret ederek ileten Ali Babacan'ın tersine, Davutoğlu ve ekibinin istifaya yanaşmaması ve son dönemdeki açıklamalarla AK Parti kurumsal kimliğinin hedef alınması üzerine "disiplin" düğmesine basıldığı belirtiliyor.
Konya mitingi süreci hızlandırdı mı?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hafta sonu Davutoğlu'nun memleketi Konya'da katıldığı programda "AK Parti'nin değerlerinde siyaset fitne yarışı değildir, ikbal kapısı değildir. 18 yıllık yolculukta nefesi kesilenler, hırslarının ve kibirlerinin kurbanı olanlar çıktı. Fitne ateşinin yakılmasına kesinlikle rıza göstermeyeceğiz. Kağıt üzerinde üyemiz olup gönlünü bizden ayıran varsa onları ayıklamaktan çekinmeyiz" sözleriyle disiplin sürecini işleteceğinin işaretini vermişti.
Davutoğlu'na yakın isimler Erdoğan'ın Konya mitingine az katılım olması nedeniyle moralinin bozulduğunu, bu nedenle de "disiplin sürecini hızlandırdığını" savunuyor.
BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan, hakkında ihraç istenen isimlerden eski Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, Erdoğan'ın Konya mitingine dışarıdan "taşıma" yapılmasına karşın ancak 10-15 bin kişinin katıldığını, Konyalıların bir anlamda bu tavırla Davutoğlu'na sahip çıktığını ortaya koyduğunu savunarak, AK Parti yönetiminin buna tepki olarak "ihraç" düğmesine bastığı iddiasında bulundu.
Ancak AK Parti yöneticileri ise bu iddiaya karşı çıkıyorlar.
AK Parti'li üst düzey bir yönetici Konya'da Erdoğan'ın mitingine büyük ilgi olduğunu belirterek "Sayın Cumhurbaşkanı Konya'dan son derece memnun döndü. Konya mitingi ya da daha sonra yapılacak Kayseri mitingi ile bu kararları yorumlamak doğru değil" görüşünü dile getirdi.
"Kamuoyuna verilen dilekçenin kabulü"
AK Parti'li kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Davutoğlu ve arkadaşları ile ilgili ihraç istemli disiplin kararı MYK toplantısına, "Teşkilat Başkanlığı sunumu" kapsamında geldi.
Gündemde disiplin maddesi açıkça yer almadığı için, bazı MYK üyelerinin de ihraç talebini sıra o konuya geldiğinde öğrendiği belirtirdi.
Yani disiplin konusundaki talep doğrudan Erdoğan tarafından gündeme getirilmedi.
Edinilen bilgiye göre toplantıda Davutoğlu ve ekibinin artık normal siyasi eleştirinin ötesinde "parti tüzel kişiliği ve kimliğini hedef alan açıklamalar yaptığı ve bunun da disiplin suçu" oluşturduğu değerlendirmesi yapıldı.
Disiplin kararı "oy birliği" ile alındı.
Kararla ilgili BBC Türkçe'ye değerlendirmede bulunan bir MYK üyesi, "Parti içi eleştiriler elbette yapılabilir. Ancak Davutoğlu artık parti tüzel kişiliğini hedef aldı. Hiçbir siyasi parti bunu kabul edemez. Aslında kendilerinin istifa etmesi beklendi, ancak buna yönelmediler ve içeriden yıpratmayı tercih ettiler. Disiplinin işletilmesi kararı, bir anlamda Davutoğlu ve ona destek verenlerin açıklamaları ile kamuoyuna verdikleri istifa dilekçesinin partimiz MYK'sı tarafından görülüp, kabul edilmesidir" dedi.
"Atalay istifa ettikten sonra benimle görüştü"
Toplantıda, Babacan ve ekibinin yeni parti girişimlerine ilişkin de değerlendirme yapıldı.
MYK'da Davutoğlu ekibi için başlatılan ihraç sürecinin bütün muhalifler için geçerli olması konusunda görüş birliği oluşurken, Babacan ve arkadaşlarının ise "istifa" yöntemini tercih ederek bunun önüne geçtiği değerlendirmesi yapıldı.
Bazı isimlerin de önce istifa edip daha sonra Erdoğan'la görüştüğü ortaya çıktı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Babacan'la birlikte hareket eden eski bakanlardan Beşir Atalay'ın Babacan'ın ardından istifa etmesine karşın, daha sonra "istifa kararı aldığını iletmek üzere" kendisiyle görüştüğü bilgisini paylaştı.
AK Parti kaynakları bir süredir "istifa kararı aldığı" iddia edilen eski bakanlardan Hüseyin Çelik ve Nihat Ergün'ün ise henüz istifa etmedikleri bilgisini verdi.
Davutoğlu yeni yol haritasını belirleyecek
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu hakkında disiplin sürecinin başlatılmasının ardından yeni yol haritasını belirlemek üzere kendisiyle birlikte hareket eden isimleri İstanbul'da toplantıya çağırdığı öğrenildi.
Davutoğlu'nun, 4 Eylül Çarşamba arkadaşlarıyla yapacağı toplantıda yeni parti kuruluşuna hız verip vermeyeceği ya da disiplin sürecini beklemeden, partiden istifa edip etmeme konusunda arkadaşlarıyla değerlendirmede bulunacağı bildirildi.
Özdağ: AK Parti sorunları çözen partiydi, şimdi sorunların çözdüğü bir AK Parti var
Davutoğlu ile birlikte disipline sevk edilen isimlerde Selçuk Özdağ, ihraç talebinin kendileri için "sürpriz" olduğunu söyledi.
Özdağ disiplin tebligatının kendilerine ulaşmasını beklediklerini belirterek, "Bakalım ne için ihracımız isteniyor, bunu görmek istiyoruz. Hakkımızda yolsuzluk, usulsüzlük suçlaması mı var, Yüce Divan'a sevkimizi gerektiren işler mi yapmışız, bunu görmek istiyoruz" dedi.
Kendilerinin istifayı şimdiye kadar bir seçenek olarak düşünmediğini, parti içinde gördükleri yanlışları dile getirip, düzeltilmesini talep ettiklerini belirten Özdağ, Davutoğlu ile yapacakları değerlendirme toplantısından sonra ne yapacaklarının netleşeceğini bildirdi.
AK Parti'nin artık çözülmeye başladığını savunan Özdağ, yerel seçimlerde önce metropollerin kaybedildiğini anımsatarak, "Ankara gitti, İstanbul gitti, işsizlik, enflasyon altı başını gitti, hakikatle bağımız gitti, son olarak akıl da gitti. Eskiden AK Parti sorunları çözen partiydi, şimdi sorunların çözdüğü bir AK Parti var" görüşünü dile getirdi.
Davutoğlu Saadet'e geçer mi?
Kulislerde Ahmet Davutoğlu'nun AK Parti'den ayrılıp, Saadet Partisi'ne geçeceği iddiası da konuşulmaya başlandı. Ancak Davutoğlu'na yakın kaynaklar, Saadet Partisi'nin "Saygı duyulacak bir çizgide mücadelesini sürdürdüğünü" belirtmelerine karşın, Davutoğlu'nun bir görüşmesi ya da talebi olmadığını belirtiyorlar.
Ancak kulislerde ilerleyen süreçte yeni birliktelik ve ittifakların gündeme gelebileceği de olasılık dahilinde değerlendiriliyor.