Dilipak: 'Fahişe' sözüyle LGBT'yi kast ettim
Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, 'fahişe' ifadesini kullandığı yazısıyla ilgili bir köşe kaleme aldı.
Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, 'fahişe' ifadesini kullandığı yazısıyla ilgili bir köşe kaleme aldı. Dilipak, “Fahişe derkenki kastım bırakın AK Parti’yi veya sözleşmeyi destekleyenleri, hiçbir kadın grubu değil! LGBT yerine söylediğim bir ikame kelimedir fahişe ve türevleri” dedi.
Dilipak, AK Partili kadınların kendisine dava açmasına sebep olan köşe yazısıyla ilgili bugün şunları söyledi:
"İffetli bir tek kadına bile, o kim olursa olsun, iffetsizlik isnat etmekten Allah’a sığınırım. Bana bu iftirayı atanları ise Allah’a havale ediyorum. Bir hesap günü var, herkesin aklından ve kalbinden geçenlerin, kapalı kapılar arkasında fısıldaşanların işleri ve sözlerinin önlerine konulacağı bir gün! Fitneyi körükleyen ben değildim...
Peki, 40 kere söyledim, fahişe derkenki kastım bırakın AK Parti’yi veya sözleşmeyi destekleyenleri, hiçbir kadın grubu değil! LGBT yerine söylediğim bir ikame kelimedir “fahişe ve türevleri”. “Papatyalar veya Ak Parti içindeki AKP’liler” derken ise, Ak Partililerin tamamını kastetmediğim ortadadır. Böyle bir iddiadan Allah’a sığınırım.
O yazımdaki “bu fahişe ve türevleri” tanımı yerine LGBT+’yı koyup okuyun bakalım. O zaman sesiniz çıkmayacak. Bu tanımı yaparken, belli bir sermaye grubunun sponsor olduğu, AK Parti içindeki AKP’liler diye tanımlamaya çalıştığım bu grubun nasıl olup da bu LGBT’lilere sahip çıktığı ve bunlara sponsorluk yaptığını anlatmaya çalışıyorum."
AK Parti'nin 81 ildeki kadın kolları başkanlıkları, Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak'ın köşe yazısı nedeniyle 81 ilde suç duyurusunda bulunmuştu.
Dilipak, köşe yazısında şunları söylemişti:
"ANAP'ı o ‘Papatyalar', o ‘Lale Devri çocukları' bitirdi. AK Partiyi de, bu Erguvani AKP'nin ‘Papatyaları'(!?) bitirecek bu gidişle" ifadelerine yer veren Dilipak, "AK Parti içindeki AKP'liler konuşuyor, AK Partililer susuyor. AKP'liler terfi etti zenginleşti, itibar sahibi oldular. Kaymağı onlar yiyor, parayı onlar veriyor. Camiye, okula, yurda parayı veren de onlar. Eee, parayı veren düdüğü çalıyor. Kem alat ile kemalat olmuyor. Haram para ile hayır olmayacağı gibi..
AK Parti içindeki AKP'liler, FETÖ'nün zihniyet ikizi gibi davranıyorlar. Hem uluslararası fonlarla destekleniyorlar hem de kamu fonlarını kullanıyorlar. Malum 'Yeşil Sermaye' de bunlara sponsor olabiliyor. Koç kadar, Sabancı kadar, Eczacıbaşı kadar bizim 'Yeşil sermaye' davasına sadakat gösterip, bu fahişelere ve onların türevlerine karşı seslerini yükseltebilecekler mi? Konfeksiyoncu, gıda zinciri, finans kuruluşu, ses ver Türkiye! Ne bekliyorsunuz!" ifadelerine yer verdi."