Filistinli gazeteci Naim: İsrail'in iki ana tedarikçisi var, Türkiye ve Ürdün

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik katliamları aralıksız ve hiçbir hedef gözetmeden devam ederken Türkiye'nin İsrail ile hiçbir kesintiye uğramayan ticareti tartışmalara neden olmayı sürdürüyor.

Türkiye'deki belli kesimler İsrail ile ticaretin devam etmesi gerektiği argümanını savunurken diğer kesimler ise devam eden ticaretin İsrail ekonomisine katkı sağladığını ve bunun sonlandırılması gerektiğini ifade ediyorlar.

İsrail ile ticaret tartışmaları devam ederken Gazze'de 7 Ekim'den bu yana devam eden saldırılarda ölenlerin sayısı 31.000'i geçmiş durumda. Ölenlerin yüzde 70'ini ise kadın ve çocukların oluşturduğu ifade ediliyor.

Filistinli gazeteci Muin Naim, Serbestiyet'e verdiği röportajda Türkiye'nin İsrail ile ticareti durdurması gerektiğini, aksi halde bunun Ankara'nın bölge ülkeleri nazarındaki imajını olumsuz olarak etkilemeye devam edeceğini belirtti.

Muin Naim'in ifadelerinden öne çıkanlar şu şekilde:

"Bir işgalci İsrailli ekonomistin söylediği cümle: 'Ürdün ve Türkiye’den gelen domates olmasaydı 7 Ekim’den sonra 1 dolara satılan domatesin kilosu 10 dolar olurdu.' Bakın ne kadar büyük bir baskı olabilirdi.

İkincisi, savaş sırasında İsrail’de tedarik zinciri durmuş durumdaydı. 360 bin yedek askeri savaşa çağırdılar, fabrikalar, ulaşım, her alan hemen hemen durmuş durumda. Ve bu işi yapabilecek temin edebilecek kimse kalmadı. Maalesef tek iki ana kaynağı var Türkiye ve Ürdün.

Bazıları diyor ki bizden almasaydı başkasından alacaktır. Hayır. Sen Yahudi'ye pahalıya mal mı satacaktın? Sen en uygun olmasaydın senden almazdı ki o adam. Siyonist İsrailliler dünyanın ticaretini yönetenler. Zaten senden başkasından daha uygun fiyata daha uygun şartlarda alabilseydi senden almazdı.

İsrail'e gidenler sadece meyve ve sebze değil. Bunun açıklanması gerekli.

İsrail’de Filistinlilerle ticaret yapılıyor iddiası doğru değil. İsrail gümrüğünden geçse bile uluslararası hukuk gereği Filistin’in ticaret kodu farklı. İsrailinki farklı.

Gazze’de insanlar bir damla suya muhtaçken İsrail işgal askerlerinin masasında Türk malı su olmamalıydı.

Kudüs hurması diye Türkiye’de satılan hurmalar işgal altındaki Eriha bölgesinde İsrailli şirketler tarafından yetiştirilmekte ve satılmakta. Piyasadaki Kudüs ve Medjoul hurmalarının yüzde 95’i İsrail malıdır.

Ben bir Filistinli olarak Türkiye’nin asker göndermesini istemiyorum. İsrail’e siyasi ekonomik baskı yapmasını istiyorum.

Türkiye’de İsrail’le ticaret yapan herhangi bir şirketin İsrailli Siyonist bir şirketten farkı yoktur. Bu şirketler de boykot edilmelidir. AK Parti tabanına çağrımdır Sayın Erdoğan’a sürekli İsrail’e siyasi ve ekonomik yaptırım yapması için çağrı yapın. Devlet büyüklerine baskı yapın devletler toplumların talebiyle hareket eder."

Kaynak: Mepa News, Serbestiyet