Gazze halkı UNRWA'ya yönelik yasak sebebiyle endişeli

Gazze halkı UNRWA'ya yönelik yasak sebebiyle endişeli

İsrail saldırıları sebebiyle harabeye dönen Gazze Şeridi'nde halk, UNRWA'nın İsrail tarafından yasaklanmasının ardından insani yardımlar konusunda endişeli.

Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı' (UNRWA) Perşembe günü İsrail'in yasağı sebebiyle Filistin'deki faaliyetlerini durdurma kararı aldı.

Bu gelişmenin ardından başta Gazze Şeridi halkı olmak üzere birçok Filistinli, bunun yaşamları ve gelecekleri üzerindeki etkilerinden endişe duyuyor.

İsrail'in Gazze'de 15 ay süren saldırıları boyunca UNRWA, bölge halkı için bir can simidi olmuştu.

Han Yunus'ta yıkılan evinin kalıntıları önünde oturan 74 yaşındaki Ebu Nail Hamuda, UNRWA'yı barış ve savaş zamanlarında eğitim, sağlık ve gıda sağlayan "nesiller boyu uzanan bir can simidi" olarak tanımlıyor.

"UNRWA, Filistinli mültecilerin nefes aldığı akciğerdir" diyen Hamuda'nın kendisi de aslen Filistin'in Mecdel kasabasından. Mecdel, İsrail'in işgalinin ardından Askalan kentinin bir parçası haline gelmişti. Hamuda, işgal sebebiyle çocukken burayı terk etmek zorunda kaldı.

Hamuda şu ifadelerini kullanıyor:

"UNRWA olmasaydı boğulurduk. Çocuklarım ve torunlarım UNRWA'nın okullarına gitti, UNRWA hastanelerinde tedavi gördük ve başımızı sokacak bir evimiz oldu."

Ekim 2024'te İsrail Knesset'i iki yasa kabul etti. Biri UNRWA'yı "terörist" bir kuruluş olarak tanımlıyor, diğeri ise Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria'da faaliyet göstermesini yasaklıyordu.

Gazze Şeridi'nde çalışan en büyük yardım kuruluşu olan UNRWA'nın yokluğu bölge sakinleri için önemli bir risk oluşturuyor.

Hamuda, "benimki gibi aileler için UNRWA'nın yokluğu sadece lojistik bir zorluk değil, Gazze'de ve ötesinde milyonlarca Filistinli mülteci için bir ölüm cezası anlamına geliyor" ifadelerini kullanıyor.

Boşluğu doldurmak

UNRWA'ya yönelik yasağın ve çzellikle ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'deki Filistinlilere Mısır ve Ürdün'e taşınmaları çağrısında bulunmasının ardından, bölgedeki halkın gelecekteki durumunun ne olacağı endişelere yol açıyor.

Gazze'nin güneyindeki Han Yunus mülteci kampında, saldırılardan kaçmak için Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Hanun'daki evini terk etmek zorunda kalan 10 çocuk babası Ebu Ahmed Hamad, ailesinin barış ve savaş zamanlarında ajansa bağlı durumda olduğunu ifade ediyor:

"UNRWA bir cankurtaran. Bizim için güvenli bir sığınak oldu. Savaş sırasında yiyecek, barınma, sağlık ve hatta çocuklarımız için eğlence faaliyetleri sağladı."

Diğer insani yardım kuruluşlarının çabalarına rağmen Hamad, bu kuruluşların UNRWA'nın kapsamlı hizmetlerinin yerini alıp alamayacağı konusunda kuşkulu:

"Savaş, UNRWA'nın krizle başa çıkma konusunda en yetenekli kuruluş olduğunu kanıtladı. Diğer gruplar faaliyet gösteriyordu ama Filistin halkının ihtiyaçlarının ancak bir kısmını karşılayabiliyorlardı. UNRWA çalışanlarının sayıca fazlaydı ve Filistinlilerin maruz kaldığı savaşlarda uzmanlığını ortaya koymuştu.

UNRWA'nın önemini ve özellikle İsrail ve ABD tarafından neden hedef alındığını en iyi bilenler Filistinliler. UNRWA'nın yerine başka bir kuruluşu ikame etmek Filistinliler için beyhude, işgal için ise büyük bir zaferdir. Bu, Filistinli mültecilerin davasının tamamen silinmesi anlamına geliyor."

Filistin kimliğinin bir sembolü

Ajansın 1949 yılında kuruluşu, Filistinli mültecilerin evlerine dönme ve kayıpları için tazminat alma haklarını teyit eden 194 sayılı Birleşmiş Milletler Kararı ile doğrudan bağlantılı.

Pek çok Filistinli UNRWA'yı, "adalet ve tanınma mücadelelerinde kilit bir unsur" olarak görüyor ve kapatılmasını sadece hayati hizmetlerin kaybı olarak değil, aynı zamanda bu temel hakka bir saldırı olarak değerlendiriyor.

Han Yunus kampından bir mülteci olan İbrahim Abdulkadir şu ifadeleri kullanıyor:

"Bu yardımdan daha büyük bir mesele. Yapmaya çalıştıkları şey mülteci sorununu ve geri dönüş hakkını silmek."

Filistinli mülteciler konusunda uzman ve UNRWA'nın eski sözcülerinden Sami Mışaşa, ajansın İsrail tarafından ağır bir darbe aldığını ifade ediyor:

"UNRWA birçok açıdan çok önemli. İsrail'in UNRWA'ya yönelik eylemleri Gazze, Batı Şeria, Ürdün, Suriye ve Lübnan'daki mülteciler için büyük bir siyasi yıkım anlamına geliyor. İşgal altındaki Doğu Kudüs'teki Şeyh Cerrah'ta bulunan 70 yıllık merkezinin kapatılmasının sembolik öneminden bahsetmeye bile gerek yok."

Mışaşa, Gazze'deki 200'den fazla UNRWA tesisinin tahrip edildiğini ve savaş sırasında yüzlerce personelin öldürüldüğünü belirtiyor. Bunlara bir de ajansın sorumluluklarını yerine getirmesini etkileyen büyük mali kesintiler ekleniyor. Ajans 464 milyon dolar için zayıf bir acil durum çağrısı başlattı, ancak bu miktar, faaliyet gösterdiği beş ana bölgedeki operasyonlarını sürdürmek için yıllık ihtiyaç duyduğu 1.7 milyar doların çok gerisinde kalıyor.

UNRWA'nın en önemli bağışçılarından biri olan ABD de İsrail'in eylemlerine verdiği destek nedeniyle eleştiriliyor. Ocak 2024'te Biden yönetimi UNRWA'ya sağladığı fonu kesmişti. Buna gerekçe olarak İsrail'in, UNRWA üyelerinin 7 Ekim saldırısına karıştığı iddiasını göstermişti.

Filistinlilerin zayıf tepkisi

Mışaşa ayrıca UNRWA yönetimini de yasağı ele alış biçimi nedeniyle eleştiriyor ve "Gazze'de hizmet vermeye hazır 13 bin personel olmasına rağmen ajansın üst yönetiminin krizi yönetmek için net bir planı yok" ifadelerini kullanıyor. Ayrıca UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini'nin neden henüz Gazze'yi ziyaret etmediğini sorguluyor:

"Kendisi BM'nin Ortadoğu'daki en üst düzey yetkililerinden biri. Gazze'yi bu krizle baş başa bırakmak yerine UNRWA'nın toparlanmaya başlamasını sağlamak için sahada olmalı.

İsrail UNRWA'nın altını oyma çabalarını sürdürürken, ajans da buna kararlı adımlarla karşılık vermeli. Evet, Genel Komiser İsrail'in baskısıyla karşı karşıya, ancak Gazze'deki felaketin boyutu daha güçlü bir yanıt ve net bir toparlanma planı gerektiriyor. Aksi takdirde durum daha da kötüye gidecek."

Birçok savaş ve yerinden edilme yaşamış olan 74 yaşındaki Hamuda, yasağın yürürlüğe girmesiyle birlikte ailesinin geleceğinden endişe ediyor. Onları nesiller boyu ayakta tutan ajans olmadan bu zorluklarla yüzleşmelerini istemiyor.

"UNRWA giderse elimizde hiçbir şey kalmayacak. Onsuz hayatta kalamayız. Bizi hayatta tutan tek şey o."

Kaynak: Mepa News, Al Jazeera

x.gif

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.