Gazze'deki toplu mezarlarda 400'e yakın ceset bulundu
İki hastanede bulunan bazı kurbanlar 'diri diri gömülmüş', diğerleri ise İsrail ordusu tarafından 'infaz edilmiş'.
Gazze Şeridi'ndeki iki hastanede bulunan ve aralarında kadın, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu 392 cesedin yer aldığı toplu mezarlarda işkence ve infaz izlerine rastlandığı belirtildi.
Filistin Sivil Savunma yetkilileri Perşembe günü, Gazze'nin güneyinde cesetlerin çıkarılmasının altıncı gününde, Nasır ve Şifa hastaneleri çevresindeki toplu mezarlarla ilgili dehşet verici yeni ayrıntıları açıkladı.
Sivil savunma üyesi Muhammed Muğir, cesetlerden on tanesinin elleri bağlı halde bulunduğunu, diğerlerine ise hala tıbbi tüpler takılı olduğunu, bunun da canlı canlı gömülmüş olabileceklerini gösterdiğini söyledi.
Muğir, "Diri diri gömüldüğünü düşündüğümüz yaklaşık 20 ceset için adli tıp incelemesine ihtiyacımız var" dedi.
Nasır Hastanesi'nin bulunduğu Han Yunus'un güneyindeki sivil savunma departmanının başkanı Yamen Ebu Süleyman, tesiste biri morgun arkasında, biri morgun önünde ve biri de diyaliz binasının yakınında olmak üzere üç ayrı toplu mezar bulunduğunu söyledi.
"Hamas lideri Sinvar halen Gazze sokaklarında savaşı yönetiyor"
Çürüme, sakatlanma ve işkence ya da diğer sebepler nedeniyle çıkarılan 392 cesetten sadece 65'inin yakınları tarafından teşhis edilebildiğini belirten yetkili, cesetlerin "üst üste yığıldığını" ve sahada infaz yapıldığına dair belirtiler bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Perşembe günü Refah'ın güneyinde bir basın toplantısı düzenleyen Ebu Süleyman, uluslararası toplumu "halkımıza yönelik bu saldırganlığa derhal son verilmesi" için baskı yapmaya ve insani yardım kuruluşları ile uluslararası basının "bu suçları incelemesi" için Gazze'ye girmesine izin vermeye çağırdı.
Çocuk kalıntılarının fotoğraf ve video kanıtlarını sunan Muğir, "neden toplu mezarlarda çocuklarımız var?" dedi ve kanıtların İsrail askerlerinin "insanlığa karşı suç" işlediğini gösterdiğini sözlerine ekledi.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Şefi Volker Türk, ölümlerin "bağımsız, etkili ve şeffaf bir şekilde soruşturulması" çağrısında bulundu.
Türk bu hafta yaptığı açıklamada, "hastanelerin uluslararası insancıl hukuk kapsamında çok özel bir koruma hakkına sahip olduğunu ve sivillerin, tutukluların ve savaş dışı kalan diğer kişilerin kasıtlı olarak öldürülmesinin bir savaş suçu olduğunu" söyledi.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan gazetecilere, "Cevap istiyoruz. Bunun kapsamlı ve şeffaf bir şekilde soruşturulduğunu görmek istiyoruz.” dedi
İsrail ordu sözcüsü Binbaşı Nadav Shoshani, Nasır Hastanesi'ndeki mezarların "birkaç ay önce Gazzeliler tarafından kazıldığını" iddia etti. İsrail ordusu da mezarlardaki cesetlerin çıkarıldığını doğruladı, ancak bunun halen bölgede tutulan esirleri aramak için yapıldığını iddia etti.
Türkiye ABD'yi Gazze konusunda çifte standart uygulamakla suçladı
Washington DC'den bildiren Al Jazeera'den Heidi Zhou-Castro, Sullivan'ın "bağımsız" bir soruşturma çağrısında bulunmadığına, yani ABD'nin İsrail'in konuyu incelemesinden memnun olduğuna dikkat çekti.
Zhou-Castro, "ABD'nin toplu mezarlarla ilgili soruşturma çağrısı ile diğer dünya liderleri ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin çağrısı arasındaki en büyük fark budur" dedi.
Zhou-Castro hesap verebilirliğin daha da uzakta kaldığını söyledi.
"Kınama konusunda, elbette, ABD'de artık daha fazla kınama yapılıyor. Eyleme gelince, sadece İsrail'i destekleyen eylemler var."
ABD Başkanı Joe Biden Çarşamba günü, Gazze'de 34.000'den fazla Filistinliyi öldüren İsrail ordusuna ABD yardımının kısıtlanmasına yönelik artan uluslararası çağrılara rağmen 17 milyar dolarlık ek yardımı İsrail'e sağlayacak 94 milyar dolarlık dış finansman yasa tasarısını onayladı.
Kaynak: Mepa News, Al Jazeera