Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniye ile röportaj
Sputnik Arapça'nın Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniye ile gerçekleştirdiği röportajın satır başlarını Mepa News okurları için derledik.
Sputnik Arapça'nın Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniye ile gerçekleştirdiği röportajın satır başlarını Mepa News okurları için derledik.
Heniye röportajda, Türkiye'nin Afrin operasyonu ve Esed rejimiyle ilişkiler gibi önemli konulara değiniyor.
Sputnik: Geri Dönüş Yürüyüşleri'nde hedef neydi? Siyasi kazanımlar elde edebildiniz mi?
İsmail Heniye: Bölgedeki siyasi durumun öngörülemez olması ve özellikle Arap bölgelerinde iç savaşların ve çatışmaların alevlenmesi uluslararası ve bölgesel güçlerin ilgi odağını başka yönlere çekiyor ve Filistin halkına karşı İsrail işgalini güçlendirip bölgenin tek gücü haline getiriyor. Bütün bunlar Filistin davasını tasfiye etmeye yönelik plan ve projelerin uygulanmasını kolaylaştırıyor ki bu planların bir kısmı sessizce uygulanıyor ve sahada etkileri de görülmeye başladı. Filistin halkı, teslim olmak veya düşmanın planlarına karşı harekete geçip Filistin davasının itibarını iade etmek, davayı insanlığın merkezine oturtmak arasında iki seçenek arasında kaldı. İşte Geri Dönüş Yürüyüşleri bölgede cari olan olayların gölgesinde gerçekleşti ve dikkatleri doğrudan Filistin davasına yöneltti.
Gazze'de gerçekleşen, Filistin halkından binlerce kişinin katıldığı Geri Dönüş Yürüyüşleri, Filistin işgalini hatırlamaya yönelik olan Nekbe gününde yoğunlaştı. Yine aynı gün Trump idaresi Amerikan büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınmasına karar verdi bunun üzerine İsrail, göstericilere karşı şiddeti zirveye taşıyıp halkımızın seçkin evlatlarından 68 barışçıl göstericiyi şehit etti.
Geri Dönüş Yürüyüşleri'nde şehit sayısının 120 civarı gibi acı bir rakama ulaşmasına rağmen gösteriler, önceki birçok durumu değiştirdi.
İlk olarak: Filistin davasını özgür insanlığın asıl meselesi haline getirdi, davayı uluslararası ve bölgesel güçler ile Arapların ilgi ve ehemmiyet alanına soktu.
İkinci olarak: İşgalin gerçek yüzünü, işgalciler ile savaşın hakikatini, halkımıza karşı işlenilen suçları ve işgalin kaçınılmaz olarak bitmesi gerektiğini ortaya koydu. Düşmanın suçlarını gizlemek için inkar ettiği Filistin halkının mazlumluğu gün yüzüne çıktı.
Üçüncü olarak: Dünya üzerinde Filistin halkından yana olan grupların desteğini tekrar aldık.
Dördüncü olarak: İşgalcilerin ilga etmeye çalıştığı Filistinlilerin geri dönüş hakkı tekit edilmiş oldu ki işgalciler bu hakkı nihai olarak ortadan kaldırıp Filistin davasını tasfiye etmeye çalışıyor.
Beşinci olarak: Filistinli grupların ihtilaf içinde olmasına rağmen gösterilere erkekler, kadınlar, yaşlılar ve çocuklar katıldı ve yine birçok Filistinli grup meydanlarda birleşti.
Altıncı olarak: Gazze'den kuşatmanın kaldırılması, maaşların ödenmesi ve elektrik sorunlarının ihtilaf ile değil de fedakarlıklar ile çözülebileceği anlaşılmış oldu.
Yedinci olarak: İşgalcilerin siyasi tavizler kazanmak için kullandığı Gazze kuşatmasının kaldırılması dosyası bölgesel ve küresel güçlerin önüne koyuldu.
Sekizinci olarak: Amerikan idaresinin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması kararına karşı Filistin halkının öfkesinin hacmi ortaya kondu.
Sputnik: Türkiye Cumhurbaşkanı büyükelçilerini İsrail ve Amerikadan çekti. Peki neden Arap ülkelerinde bu şekilde bir tavır yok?
İsmail Heniye: Türklerin tavrı takdire ve ihtirama şayan, özel ve önemli bir duruş. Söylediğim gibi ümmet zor bir durumda ve bu durumun bitmesini umuyoruz. Eğer Amerika idaresi ile tüm iktisadi ilişkilerimizi sonlandırma kararı alabilsek Amerika'nın tavrında büyük değişiklikler olacaktır. Lakin Amerikan idaresi maalesef ümmetin karşılık verme hacmini ve durumunu gayet iyi kavramış.
Sputnik: Hizbullah ve İran'ın girişimlerine rağmen neden Esed rejimi sizlerle ilişkilerini düzeltmede aceleci davranmıyor.
İsmail Heniye: Biz Suriye -Esed rejimi kastediliyor- ile ilişkilerimizi hiç koparmadık ama aramızdaki birçok durum ve etken ilişkilerin şimdi halini almasını sağladı. Biz Suriye'yi halkı ve rejimi ile devamlı olarak Filistinlilerin hakkını savunan kardeş ve dost ülke olarak görüyoruz. Kendimizi Suriye'nin bütün iç sorunlarından uzak tutmaya çalıştık. Suriye'de emniyetin, istikrarın ve barışın geri dönmesini ve Suriye'nin eski bölgesel ve ulusal rolünü tekrardan bürünmesini umut ediyoruz.
Sputnik: Bazıları, Mısır'dayken Suriye'deki olayları halk devrimi olarak nitelendirmeniz sebebiyle 'Haniyye, Suriye ile ilişkileri baltalamaktan sorumludur' diyor. Suriye'deki olayları halen devrim olarak görüyor musunuz?
İsmail Heniye: Bölge gerçekten büyük ve tarif edilemez fırtınalara maruz kaldı. Bununla beraber biz, taraflara herhangi bir isimlendirme veya sınıflandırma yapmaktan kesinlikle uzak durduk. İddialar doğru değil. Bazen Suriye halkının yanında durduk ama hiçbir zaman bize kendi halkı gibi yardım eden ve önemli projelerde yanımızda duran Suriye rejimine karşı düşmanlık yapmadık. Suriye'deki fitne uluslararasi ve bölgesel güçlerin birbirleri ile mücadele alanına dönüştü. Bu iç savaşın ve akan kanın durmasını diliyoruz.
Sputnik: Suriye'ye üçüncü tarafın girmesine karşı olduğunuzu ilan etmiştiniz. Lakin Meşal bey, Türkiye'nin Afrin'e girişini kutladı. Burada siyasi bir ikilem yok mu?
İsmail Heniye: Hareket olarak ABD ve Siyonist düşmanın Suriye topraklarında bulunmasına açık şekilde karşı çıktığımızı ve Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olduğunuzu ilan etmiştik. Hatta Halid kardeş konuşmasında Suriye topraklarının bir karışının bile Suriye'den kopartılamayacağını belirtti ve sadece IŞİD'in o bölgede bitirilmesini tebrik etti ki IŞİDin herbir karış topraktan çıkarılması övgü ve tebriğe layıktır.
Sputnik: 2011 yılı öncesindeki gibi İran desteği aynı hacimde devam edecek mi?
İsmail Heniye: İran bölgenin önemli ve başat devletlerinden biri. Iran ile ilişkilerimiz strateji bir seviye kazandı. Iran, Filistin halkına ve direnişe büyük destekler verdi. Bugün Iran ile ilişkilerimizin çok ileri düzeyde devam ettiğini söyleyebiliriz.
Sputnik: Hamas Hareketi olarak neden Mısır ve BAE'yi İran ve Katara rağmen övüyorsunuz?
İsmail Heniye: Biz bu bloklar arasında herhangi bir tarafı tutmuyoruz. Biz herkesin desteğine ihtiyaç ihtiyac duyan Filistin davası gibi büyük bir davanın erleriyiz.
Bu röportaj, Sputnik Arapça'nın internet sayfasında 11.06.2018 tarihinde yayınlanmıştır.
Kaynak: Mepa News