Hindistan katlettiği Keşmirlilerin cenazelerine el koyuyor
Hindistan'ın en az 580 Keşmirli savaşçının cenazesini teslim etmeyi reddettiği ifade ediliyor.
Hindistan'ın, işgal altındaki Keşmir'de Hint ordusuna karşı mücadele eden Keşmirli silahlı gruplara bağlı kişilerin cenazesini ailelerine teslim etmediği belirtiliyor.
AFP'nin haberine göre, Hindistan, yerel silahlı gruplarla yaşanan çatışmalarda hayatını kaybeden Keşmirlilerin cenazelerini ailelerine iade etmiyor.
Hindistan'da iktidardaki BJP yönetiminin, cenaze törenlerinin "direnişi" teşvik ettiği ve Hindistan işgali karşıtı gösterileri artırdığı iddiasıyla yerel silahlı grupların üyelerinin naaşlarını teslim etmediği aktarılıyor.
Hindistan yönetiminin cenazeleri Keşmir'den yüzlerce kilometre ötede bulunan bölgelere gömdüğü, bunu yapmaktaki amacının da çatışmalarda öldürülen işgal karşıtı kişilerin ailelerin kabir ziyareti yapmasını engellemek olduğu ifade ediliyor.
2020'den bu yana Hindistan'ın en az 580 Keşmirli muhalifin cenazesini teslim etmeyi reddettiği kaydediliyor.
Keşmir'den 2 bini aşkın kilometre uzaklıkta bulunan Waddur bölgesinde de bu kişilerin gömüldüğü bir mezarlık bulunuyor.
Öte yandan Keşmirli kaynaklar, Hindistan ordusunun Keşmir'de sahte çatışma ortamları oluşturarak sivillerin hedef aldığını savunuyor. Buna göre Hint ordusu Keşmir'de sivilleri katlederek bu kişileri çatışmada öldürülen silahlı kişiler gibi lanse ediyor.
Keşmir'de durum kötüleşiyor
Hindistan işgali altındaki Keşmir, tarihinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor.
Bölge kaynaklarının aktardığı bilgilere göre, Keşmir'de Hindistan işgaline karşı silahlı direniş gerçekleştiren yerel gruplar da zor bir süreçten geçiyor.
Hindistan'ın baskılarını artırmasının yanı sıra, Pakistan'ın da bölgeye yönelik yardımlara engel olduğu, ikmal hatlarını kestiği ve silahlı grupların faaliyetlerini güçlükle sürdürdüğü ifade ediliyor.
Pakistan son dönemde Hindistan ile ilişkilerini düzeltme arayışına girmiş, bu durum da Keşmir'deki mücadeleyi engelleyen faktörlerden biri olmuştu.
Yerel kaynaklar, Keşmir'in kritik bir dönemeçten geçtiğini, Hint işgaline karşı direnişin bu krizi atlatamaması halinde uzun yıllar boyunca bölgede etkisini yitireceğini belirtiyor.
Bölgedeki krizin ilerleyen süreçte daha da derinleşeceği ve Hindistan-Pakistan normalleşmesi hızlandıkça Keşmir'in de büyük sorunlarla karşı karşıya kalacağı düşünülüyor.
Keşmir meselesi
1947 yılında Hindistan'dan çekilen İngiltere, prenslik olarak yönetilen Keşmir'i Pakistan veya Hindistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı. Çoğunluğu Müslüman olan Keşmir halkı Pakistan ile birleşmeyi seçti fakat dönemin prensi Hindistan ile yola devam etmeye karar verdi.
Keşmir halkının karara karşı çıkmasıyla Pakistan ve Hindistan bölgeye askeri birlikler gönderdi ve aynı yıl iki taraf arasında savaş patlak verdi. Savaşlar dönem dönem devam etti ve bunun sonucunda Hindistan ele geçirdiği bölgeleri "Cammu Keşmir" olarak adlandırdı. Bu süreç, Hindu ve Müslümanlar arasında 200 bin ila 2 milyon kişinin öldürüldüğü, 10 milyon ila 20 milyon kişinin yerlerinden sürüldüğü çok büyük ve kanlı bir savaşa dönüştü.
Pakistan'dan yapılan taarruzda Keşmir'in Muzafferabad merkezli bir kısmı Pakistan'ın yönetimine geçti. Bu bölgeye 'Azad Keşmir' (Özgür Keşmir) ismi verildi.
1965'te Keşmir'de Pakistan ve Hindistan orduları arasında başlayan çatışmalar tüm sınır boyunca Pakistan-Hindistan savaşına evrildi. Ağustos-Eylül 1965'te gerçekleşen bu savaş gözle görünür bir şekilde olmasa da Pakistan'ın zaferiyle bitti. Keşmir'de bin kilometrekare civarında toprak Hindistan'ın kontrolünden Pakistan'ın kontrolüne geçti. Bu savaşta iki taraftan toplam da 10 bine yakın kişi öldü.
1989'da Hindistan'ın yönettiği Keşmir'de, savaşçıların Keşmir'in Pakistan ile birleşmesini talep etmesi ile çatışmalar yeniden başladı. Cammu Keşmir Kurtuluş Cephesi ise Hindistan yönetimindeki Keşmir'de ortaya çıkan ilk silahlı gruplardan biriydi.
Hindistan, Pakistan'ı isyancı grupları silahlandırmak ve destek vermekle suçluyor. Pakistan ise bu gruplara yalnızca diplomatik destek sağladığını savunuyor.
2019 yılına gelindiğinde Hindistan, Cammu Keşmir'in yıllarca sahip olduğu özel statüsünü kaldırmıştı. Hindistan Anayasası'nın 370'nci maddesi, 35A fıkrasına göre, Keşmir'in yasama organına bölgenin "daimi oturum iznine sahip kişileri" tanımlama yetkisi veriliyor ve bu kişilerin hakları tanımlanıyordu. Söz konusu maddenin kaldırılmasının, demografik yapıda değişimlere yol açabileceği ifade ediliyordu.
Kaynak: Mepa News
