Analiz | Husilerin Kızıldeniz saldırıları Yemen'deki barışı bozacak mı?
Husiler 19 Kasım'da Galaxy Leader isimli devasa kargo gemisini kaçırdı ve Yemenlilerin ziyaret ettiği turistik bir cazibe merkezine dönüştürdü.
Kızıldeniz'de ticari gemilere yönelik son Husi saldırıları, grubun ülke içinde taraftar toplamasına ve başkent Sana'da büyük mitingler düzenlemesine yardımcı oldu. Analistler saldırıların, son aylarda popülaritesi darbe alan gruba destek sağladığını söylüyor.
Ancak analistler aynı zamanda, Yemen’de on yıldır süren savaşın sona erdirilmesine yönelik görüşmelerin ivme kazanmaya başladığı bir dönemde, cesaretlenen grubun ülke içindeki hamlelerinin Yemen'deki kırılgan barışı tehdit edebileceği uyarısında bulunuyor.
Husiler Kızıldeniz'deki saldırılarının İsrail bağlantılı ya da müttefik gemileri hedef aldığını ve İsrail'e 7 Ekim'den bu yana 22.000'den fazla insanın ölümüne neden olan Gazze'ye yönelik yıkıcı saldırılarını durdurması için baskı yapmayı amaçladığını söylüyor.
Bu mesajın pek çok Yemenli arasında yankı bulduğu görülüyor.
Husilere bağlı bir medya kuruluşuna göre, daha çok Husiler olarak tanınan Ensarullah, Cuma günü Sana'da Gazze'ye destek için milyonlarca Yemenlinin katıldığı bir miting düzenledi. Etkinlikten gelen görüntülerde, protestocuların Filistin ve Yemen bayrakları taşıdığı El Sabeen Meydanı'nın tıklım tıklım dolu olduğu görülüyor. Eylem, Husilerin Kızıldeniz'e füze ve insansız hava araçları göndermeye devam ettiği ve ABD'nin askeri harekat tehditlerine meydan okuduğu bir dönemde gerçekleşti.
Önemli deniz su yolundaki gerilimin arttığı bir ortamda, uluslararası nakliye şirketleri Kızıldeniz'den kaçınmaya ve Afrika'nın güney kıyılarından dolaşmaya karar vererek yolculuklarına yaklaşık dokuz gün eklediler ve maliyetleri en az yüzde 15 arttırdılar. Danimarkalı denizcilik devi Maersk Cuma günü yaptığı açıklamada öngörülebilir gelecekte Kızıldeniz'den uzak duracağını bildirdi.
ABD koalisyonu Husileri caydıramadı
Aralık ayında ABD, başlangıçta Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Kanada, Hollanda, Norveç, İspanya, Seyşeller ve Bahreyn'i içeren 10 ülkeden oluşan bir koalisyon olan "Refah Muhafızı Operasyonunu" oluşturdu.
Görünürdeki amaçları? Husilerin Kızıldeniz'e ve oradan da Süveyş Kanalı'na açılan dar bir geçit olan Bab el Mendeb Boğazı'ndan geçen ticari gemileri hedef almasını engellemek.
Husiler 19 Kasım'da Galaxy Leader isimli devasa kargo gemisini kaçırdı ve Yemenlilerin ziyaret ettiği turistik bir cazibe merkezine dönüştürdü.
Ancak Husiler caydırılmış değil. Kızıldeniz'deki ticari trafiği hedef almaya devam ediyorlar. 31 Aralık'ta dört Husi botu Kızıldeniz'de seyreden bir gemiye el koymaya çalışırken ABD Deniz Kuvvetleri'ne ait helikopterler onlara saldırdı ve 10 Husi savaşçısını öldürüp üç botu batırdı.
Çarşamba günü ABD ve müttefikleri Husilere gemilere saldırmayı durdurmaları için son bir uyarı yaptıklarını açıkladılar. Ancak Cuma günkü mitingde Husiler meydan okuyor gibiydi. Bir savaş uçağı tepelerinde uçarken, liderler grubun şehitlerini övdü ve ABD'den gelecek bir askeri tırmanışa hazır olduklarını ilan etti.
Al Jazeera'ye konuşan Chatham House Ortadoğu Kuzey Afrika Programı Başkan Yardımcısı Sanam Vakil, "Husiler Batı ve ABD baskısına karşı bağışıklık kazanmış görünüyor" dedi.
Ekim 2022 ateşkesi
Filistin davası Yemenliler arasında son derece popüler. Ancak Kızıldeniz'de gemilere saldırmadan önce bazı analistler Husilerin maaşları ödemekte ve yeni askerler bulmakta zorlandığını ifade ediyordu.
Husiler gemilere saldırmaya başladıktan sonra bu durum değişti. Genç Yemenlilerin Filistin davası için savaşma umuduyla hevesle askere yazılmasıyla son aylarda Husilere katılım arttı. Yemen araştırmacısı Nicholas Brumfield'e göre grup kısa süre önce 20.000'den fazla yeni savaşçıyı mezun etti. Brumfield bu sınıfın adını Hamas'ın 7 Ekim'de gerçekleştirdiği Aksa Tufanı'ndan aldığını da sözlerine ekledi.
İtalyan Uluslararası Siyasi Araştırmalar Enstitüsü'nde (ISPI) kıdemli araştırma görevlisi Eleonora Ardemagni, "İsrail'e ve Kızıldeniz'deki deniz hedeflerine yönelik saldırılar Husilerin iç desteğini ve eleman kazanmasını destekliyor, böylece dikkatleri Yemen'deki yönetimleri altındaki sosyal ve ekonomik başarısızlıklardan başka yöne çekiyor” dedi ve ekledi: "ABD ile doğrudan karşı karşıya gelmenin de aynı etkiyi yaratması muhtemel."
Yemen'in uluslararası alanda tanınan hükümetini destekleyen Suudi Arabistan destekli koalisyonla on yıldır süren savaş, gruba yönelik ilgiyi azaltmıştı. Ekim 2022'de bir ateşkes yürürlüğe girdi ve taraflar o zamandan beri ateşkes görüşmelerini sürdürüyor.
Birleşmiş Milletler'in Aralık ayı sonunda yaptığı açıklamaya göre taraflar ciddi bir ilerleme kaydetmiş ve çatışmalar sona ermiş gibi görünüyor. Ancak analistler Husilerin son eylemlerinin nihai bir anlaşmanın hala raydan çıkabileceği anlamına geldiğine inanıyor.
Sanam Vakil, "Eylemleri, kırılgan ateşkes koşullarını çözebilecek daha agresif bir ABD askeri tepkisini kolayca tetikleyebilecek tırmanmanın habercisi olmaya devam ediyor" dedi.
Brumfield ise "ilerleme kaydedilip de her şeyin son dakikada dağılması ilk kez olmuyor" diye ekledi.
Sallantıda bir ateşkes
Husilerin yeni bir iç saldırı başlatmaya karar vermeleri halinde ateşkes tehlikeye girebilir ki bazı analistler bu olasılığın çok yüksek olduğunu söylüyor.
Şubat 2021'de Husiler, uluslararası alanda tanınan Yemen hükümetinin son kalesi olan Marib'i ele geçirmek için bir saldırı başlatmıştı. Şehir, Ekim 2022'de ateşkes ilan edilene kadar aktif çatışmalara sahne oldu. Ancak son haftalarda Husilerin Marib çevresine 50.000 asker konuşlandırarak son dönemdeki asker sayısını artırması, çatışmaların yeniden başlayabileceği korkusunu tetikledi.
Brumfield, "Son birkaç aydır orada çok büyük bir güç yığılması gördük, son bir hafta içinde bölgeye daha da fazla güç konuşlandırdılar.” dedi.
Brumfield, Yemen'deki göreceli sakin dönemin yakında sona erebileceği uyarısında bulundu. Husiler hem yerel hem de bölgesel cephelerde -karada ve denizde- olası çatışmalar için hazır durumda görünüyor.
Brumfield, "Son 18 aydır Yemen nispeten sakindi ve bu iyi bir şeydi.” dedi ve ekledi: "Bu sadece savaşın nasıl biteceğini belirleme meselesi ve çok kolay bir şekilde başka bir yöne de gidebilir."
Kaynak: Mepa News