İranlı rejim muhalifi Mesut Mevlevi İstanbul’da öldürüldü
Şişli'de arkadaşıyla yürürken arkasından yaklaşan kimliği belirsiz bir kişi tarafından öldürülen Mesut Mevlevi’nin, İran İstihbarat Servisi’nin eski üyesi olduğu iddia ediliyor.
İran istihbaratının eski üyesi olduğu iddia edilen rejim muhalifi Mesut Mevlevi, İstanbul'un göbeği Şişli'de arkadaşıyla yürüdüğü esnada sokak ortasında silahlı saldırıya uğrayarak öldürüldü.
Independent Türkçe'den Adem Yılmaz'ın değerlendirmesine göre, Mevlevi, 15 Kasım gecesi saat 21.45 sıralarında arkadaşıyla birlikte Şişli Esentepe Mahallesi Ecza Sokak’ta yürüdüğü sırada arkadan yaklaşan kimliği belirsiz kişinin saldırısına uğradı.
Görgü tanıklarına göre şapkalı saldırgan tabanca ile 11 el ateş ederek Mevlevi'yi vurdu ve kayıplara karıştı.
Saldırıda ağır yaralanan Mevlevi yapılan tüm müdahalelerin ardından hayatını kaybetti.
Olay yerine gelen inceleme ekipleri çevrede geniş çaplı çalışma başlattı.
Yapılan çalışmada kovanları numaralandıran ekipler, olay yerinde 11 adet kovan tespit etti.
Mesut Mevlevi kimdir?
İran’ın İsfahan şehrinde doğan Mesut Mevlevi, “Kara Kutu” isimli Telegram kanalı üzerinden İranlı yetkililere dair ifşa ettiği belgelerle gündeme gelmişti.
İran istihbaratının eski üyesi olduğu iddia edilen Mevlevi, bazı kaynaklara göre istihbarat teşkilatında çalışmaya devam ediyordu.
Ölümünün ardından sosyal medya hesapları kapatılan Mevlevi’nin, Instagram sayfasında eski İran cumhurbaşkanları Haşimi Rafsancani, Muhammed Hatemi ve Mahmud Ahmedinejad ile çekildiği fotoğraflar yer alıyor.
Mevlevi’nin sosyal medya hesaplarında İran’daki muhtelif askeri tesislerde çekilmiş fotoğraflar da bulunuyor.
Arizona Üniversitesi’nde yapay zeka üzerine doktora eğitimi alan Mesut Mevlevi, “yapay zeka biliminin babası” unvanıyla İran Radyo ve Televizyonu’na bağlı kanallara birçok kez konuk olmuştu.
“Kara Kutu” Telegram kanalı
Mesut Mevlevi’nin ismi Mart 2018’de “İran halkının etkin sesi” sloganıyla faaliyete başlayan “Kara Kutu” isimli Telegram kanalıyla gündem oldu.
Mevlevi, söz konusu Telegram kanalını “Yolsuzlukları, cinayetleri ve İslam Cumhuriyeti’nin perde arkasındaki hadiselerini ortaya çıkaran medya” olarak tanıtmıştı.
“Kara Kutu” isimli Telegram kanalında yaklaşık 20 ay boyunca İran Yargı Erki, İstihbarat Bakanlığı ve Devrim Muhafızları İstihbarat Birimi’ne ilişkin belge, bilgi ve ses kayıtları paylaştı.
Mevlevi Telegram kanalında, İran devrim lideri Ali Hamaney'in Ofis Başkanı Muhammed Muhammedi Golpayegani’nin Laricani Kardeşler ile birlikte karıştığını iddia ettiği yolsuzluk belgelerini yayınlamıştı.
Kara Kutu’da İran İstihbarat Bakanlığı’nın casusluk karşıtı biriminin toplantı salonunun gizli çekim görüntüleri yayınlanmıştı.
Kara Kutu’nun Youtube kanalında yayınlanan belgeselde ise İran Devrim Muhafızları Ordusu’nda gerçekleştiği iddia edilen yolsuzluklara dair belgeler paylaşılmıştı.
Yeni belgeler ifşa edecekti
Suikasttan iki gün önce gerçekleşen mesajlaşma kayıtlarına göre, Mesut Mevlevi İranlı yetkililere ilişkin önemli belgeleri ifşa edeceğinin haberini veriyor.
Mesut Mevlevi, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Devrim Muhafızları Ordusu’nu kastederek “Yozlaşmış mafya komutanlarının kökünü kazıyacağım, dua edin ben bu işi yapmadan onlar beni öldürmesin” ifadelerini kullanmıştı.
İranlı muhaliflerin İstanbul’da sır infazları
Mesut Mevlevi’nin infaz edilmesi akıllara İstanbul’da öldürülen GEM TV’nin sahibi Saeed Karimian’ı getirdi.
2017 yılında İstanbul Maslak’ta İran kökenli İngiliz vatandaşı 45 yaşındaki Saeed Karimian ile Kuveytli ortağı Muhammed El Muhtari’nin içinde bulunduğu aracın önünü ciple kesen çarşaflı saldırganlar yaylım ateşi açtıktan sonra kayıplara karışmıştı.
İslami değerlere aykırı programlar göstermek ve Batı kültürünü yaymak gerekçesiyle eleştirilen Karimian, İran’da gıyaben yargılanıp ‘ulusal güvenliğe aykırı eylem’ ve ‘devlete karşı propaganda’ suçlamasıyla 6 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
İngiliz haber kanalı BBC’nin internet sitesine konuşan Karimian’ın bir aile yakını, “Saeed Karimian son üç aydır rejim tarafından tehdit ediliyordu ve bunun sonucunda İstanbul’u terk etmeyi ve Londra’ya dönmeyi planlamıştı” şeklinde konuşmuştu.