İsrail Cumhurbaşkanı İran'a yapılan misilleme saldırısıyla ilgili ilk kez konuştu
İsrail Cumhurbaşkanı, geçen hafta İran'a yapılan alışılmadık misilleme saldırısı konusunda herkesin 'şaşkın' kalmasının 'en iyisi' olduğunu söyledi
İsrail geçen hafta İran'ın bu ayın başlarında gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş saldırıya tek seferlik bir saldırıyla karşılık verdi.
Cuma günkü saldırı, saldırının sınırlı niteliği ve nasıl geliştiği konusunda soru işaretleri doğurdu.
İsrail Cumhurbaşkanı Axel Springer medya kuruluşlarına verdiği demeçte insanların "şaşkın" kalmasının "en iyisi" olduğunu söyledi.
İsrail'in geçen hafta İran'a ait bir askeri üssü tek başına vurması, Tahran'dan gelen birbiriyle çelişen açıklamalarla birlikte, hasarın kapsamı ve saldırının tam olarak nasıl gerçekleştirildiğine dair soruları hızla gündeme getirdi. Ancak İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog belirsizliğe aldırmıyor gibi görünüyor.
ABD: İsrail'den İran'a füze saldırısı düzenlendi
Herzog Pazar günü Axel Springer medya kuruluşlarına verdiği mülakatta "Bence en iyisi herkesin şaşkınlığını korumasıdır" diye konuştu.
"Söyleyebileceğim tek şey, son iki haftanın dünya istikrarına yönelik gerçek tehdidi ortaya çıkardığıdır. Bu tehdit Tahran'da başlıyor ve vekillerle birlikte tüm Orta Doğu bölgesine yayılıyor.”
İsrail’in misillemesi nasıl gerçekleştirildi?
Bir İsrail uçağının yerel saatle Cuma sabahı erken saatlerde İran'ın merkezi İsfahan şehri yakınlarındaki bir askeri üste bulunan hava savunma sistemini vurmak için uzun menzilli havadan karaya bir füze kullandığı bildirildi.
Bu bölge aynı zamanda Tahran'ın nükleer programıyla bağlantılı olan ve Birleşmiş Milletler tarafından güvenli olduğu teyit edilen tesislere de ev sahipliği yapıyor.
İran'dan İsrail'e nükleer tehdit
İsrailli yetkililer saldırının sorumluluğunu üstlenmezken, Tahran bir füze kullanıldığını inkar ederek olayı önemsiz göstermeye çalışsa da, ABD'li yetkililerin birçok raporda belirttiğine göre saldırı İsrail tarafından gerçekleştirildi.
Uzmanlar bu sınırlı saldırının İsrail'in zaten riskli olan durumu daha da tırmandırmadan İran'ın derinliklerini vurabileceği mesajını vermek için yapılmış olabileceğini söylüyor.
Saldırı, İran'ın İsrail'e eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlatmasından birkaç gün sonra gerçekleşti ve bu saldırı sırasında Tahran ve vekilleri ülkeye 300'den fazla füze ve insansız hava aracı ateşledi.
Bu mühimmatların neredeyse tamamı İsrail ve ABD ordusu da dahil olmak üzere bölgedeki müttefik güçler tarafından engellendi.
ABD İsrail'e yeşil ışık yaktı: "İran'a misilleme yapma, Refah'a saldır"
İsrailli yetkililer, Batılı ortaklarının birçoğunun ülkeyi itidalli olmaya çağırmasına ve daha fazla tırmanmanın İran ile daha geniş bir askeri çatışmayı riske atabileceği ve Orta Doğu'yu daha da fazla şiddete sürükleyebileceği uyarısında bulunmasına rağmen, yaylım ateşine karşılık olarak misilleme sözü vermişti.
Herzog'un Pazar günü yaptığı açıklamalar, Cuma günü bir brifingde gazetecilere İran ve vekillerinin İsrail, Amerika ve Orta Doğu'daki çoğu ülkenin güvenliği için "en büyük tehdit" olduğunu söyleyen ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in benzer sözlerini tekrarladı.
Herzog röportajda "İran tarafından başlatılan saldırı savaş ilan etme saldırısı gibiydi" dedi.
Cumhurbaşkanı sözlerini şöyle sürdürdü: "Ancak biz sorumluluk sahibiyiz, istikrar ve barış istiyoruz. Ve bence dünya meselelerinde -ya da dünya meselelerinin satranç oyununda- eylemlerin bir parçası da çoğu zaman sorumlu ve ölçülü bir şekilde hareket etmektir."
"Daha fazla ayrıntıya girmeden, bu kriz boyunca yaptığımız da buydu" dedi.
İran'ın 13 Nisan saldırısı, İsrail'in 1 Nisan'da Şam’daki İran konsolosluğuna düzenlediği hava saldırısına misillemeydi. Bu saldırıda aralarında Devrim Muhafızları'ndan iki generalin de bulunduğu çok sayıda üst düzey askeri yetkili ölmüştü. Tahran ise sert bir karşılık verme sözü vermişti.
Analiz | İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine saldırması neden kötü bir fikir?
Geçtiğimiz haftalarda yaşanan olaylar İsrail ve İran arasında on yıllardır süregelen gölge savaşı gün ışığına çıkardı. İki azılı düşman tarihsel olarak düşmana açıktan saldırmak yerine gizli suikastlara, başka ülkelerde saldırılara ve vekil güçlere bel bağlamıştı.
Bu kısasa kısas saldırılar Orta Doğu'yu da sürekli olarak önce İran'dan sonra da İsrail'den gelecek bir karşılık için diken üstünde tuttu. Ancak Tahran, İsfahan saldırısıyla ilgili olarak misilleme yapmayacağının sinyalini verdi ve saldırıdan kendini uzak tutuyor gibi göründü.
Kaynak: Mepa News, Business Insider