İsrail Hizbullah'ı caydırabilir mi?

İsrail Hizbullah'ı caydırabilir mi?

"İsraillilerin şu anda üzerinde durduğu bir strateji, saldırıları Hizbullah'ın hakim olduğu Güney Lübnan, Beyrut'un bir banliyösü ve Bekaa Vadisiyle sınırlı tutmak."

Anchal Vohra | Foreign Policy | Tercüme: Mepa News

İsrail ve Lübnan'ı birbirinden ayıran Mavi Hat, dünyanın en istikrarsız sınırlarından biri. İsrail ve İran arasındaki söylemler ne zaman tırmansa, hatta her iki tarafın çobanları sınırı geçse, İsrail ve Lübnan arasında yeni bir çatışma çıkacağı endişesi yükseliyor. Yaygın kanı, sınırdaki en hafif çatışmanın bile topyekun bir savaşa neden olabileceği yönünde.

Ancak uzun zamandır ilk kez böyle bir savaş korkusu hissediliyor. Lübnanlılar temel ihtiyaç maddelerini stoklamaya başladılar ve toptan gıda, yakıt ve çocuk bezi satın alıyorlar. Bazı Batılı ülkeler tahliyelere hazır olmak için kuvvetlerini alarma geçirdi ve daha pek çoğu da bazı ticari uçuşlar hala mevcutken vatandaşlarına ülkeyi terk etmeleri çağrısında bulundu.

Ülkedeki tek uluslararası havalimanı olan ve 2006'daki son İsrail-Hizbullah çatışmasında bombalanan Beyrut Refik Hariri Havalimanı'nda geçen hafta kaos yaşandı. İsrail savaş uçakları Lübnan hava sahasında alçaktan uçarak ses duvarını aşıp camları kırarken, İsrail'e ait bir insansız hava aracı Lübnan'ın güneyindeki Bint Cibeyl kasabasında yaşayanları Hizbullah'a karşı harekete geçmeye çağıran Arapça bir mesaj yayınladı.

Lübnan'da herkes İsrail'le kapsamlı bir savaş olasılığının 2006'dan bu yana hiç olmadığı kadar yüksek olduğu konusunda hemfikir. Ancak İsrail'in amacı Hizbullah'ı kalıcı olarak caydırmaksa, savaş mevcut en iyi strateji olmayabilir.

Bazıları 7 Ekim 2023'ten önce Hizbullah'la var olan statükonun İsrail için en iyi senaryo olabileceğini savunuyor. Sınır 2006 savaşından bu yana çoğunlukla sessizdi. Bu sırada Lübnan'da Hizbullah'a karşı muhalefet artıyordu çünkü İran'la ittifakı nüfuzu kuvvetli Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ı (Suudiler Lübnan'da büyük yatırımcılar) rahatsız ediyordu ve Beyrut limanındaki patlama halkı öfkelendirmişti.

İsraillilerin şu anda üzerinde durduğu bir strateji, saldırıları Hizbullah'ın hakim olduğu Güney Lübnan, Beyrut'un bir banliyösü ve Bekaa Vadisiyle sınırlı tutmak. Bu, Lübnan'ın zaten çökmekte olan ekonomisini daha da sekteye uğratacaktır ancak asıl stratejik hedef, örgütün Şii destekçilerini mezhep temelinde ülkenin diğer bölgelerine itmek ve böylece toplumsal gerilimleri artırmak olacaktır. İsrailliler bunun Hizbullah'ı ülke içinde yıldıracağına inanıyor. İsrail'in eski ulusal güvenlik danışman yardımcısı Eran Lerman "Şiiler konusunda endişeliyim" diyor. "Beyrut patlamasından ya da Suriye savaşında Sünnilerin öldürülmesinden bu yana pek çok insanın Hizbullah'la görülecek hesabı var."

İsraillilerin Lübnan halkına karşı hiçbir düşmanlığı olmadığını ve geniş çaplı bir savaş çıksa bile İsrail'in "Lübnan altyapısına saldırmayacağını ve sahada birlikte çalışabileceği insanlar arayacağını" söyledi.

Son birkaç yılda -Lübnan'ın para birimi düşerken, ülke ekonomik krize sürüklenirken ve bir liman patlamasında 200'den fazla kişi ölürken- Şiilerin bir bölümü arasında bile Hizbullah'a muhalefet daha yüksek sesle dile getirilmeye başlandı. Ancak ortada net veriler yok ve kimi analistler Lübnanlıların İsrailli düşmanla karşı karşıya geldiklerinde nasıl tepki vereceklerinin belirsiz olduğuna inanıyor. İsrail'in iç muhalefete bel bağlama ve yerel müttefikler arama stratejisi işe yarayabilir ama eğer Lübnanlılar ulusal dayanışma içinde örgütün arkasında toplanırsa işe yaramayabilir de.

Ancak tarafsız Lübnanlıların Hizbullah'a karşı ayaklanamamasının en büyük nedeni, örgütün tepeden tırnağa silahlı olması ve kararlı bir destekçi ordusuna sahip olmasıdır.

Beyrut protestoları sırasında insanlar, diğer politikacıları etkisiz ve suçlu oldukları için kınadıkları afişlere Hizbullah'ın adını ve lideri Hasan Nasrallah'ın resmini ekleme cesaretini gösterdiler. Hizbullah buna hiç tereddüt etmeden karşılık verdi. Yüzlerce genç Hizbullah destekçisi, bir güç gösterisi ve Hizbullah'ın kendini tehdit altında hissetmesi halinde sokaklarda nelerin patlak verebileceğine dair bir mesaj vermek amacıyla şehir merkezinde motosikletli eylemler düzenledi.

Bir zamanlar milis olan ve Hizbullah'ın Lübnan'daki başlıca siyasi rakibi olmaya devam eden Hıristiyan ağırlıklı siyasi grup Lübnan Kuvvetleri ihtiyatlı bir tutum içinde. Grup üyesi Lübnanlı bir milletvekili olan Georges Okais bir iç savaş ihtimalini uzak görüyor. "Sadece Hizbullah silahlı" dedi. "Eşit olmayan taraflar arasında savaş olmaz."

Mesele tüm Lübnanlıların Hizbullah'ı desteklemesi değil, henüz bu grupla başa çıkmayı göze alamamaları. İsrail, grubun Lübnanlı dostları tarafından yok edilmesi için uygun koşulları yaratmak istiyorsa, öncelikle Hizbullah'ın silahları ve taraftarlarıyla ne yapacağını ve yürüttüğü sürece tam tersi bir etki yaratacak şekilde aşırıya kaçmamayı nasıl başaracağını bulması gerekiyor. Bu zor bir sınav. Savaş zamanlarında İsrail'in hedeflerine ulaşması için tüm parçaların mükemmel bir şekilde yerine oturması pek olası olmayacaktır.

Dahası, Hizbullah sadece birkaç bin savaşçıdan oluşan bir grup değil. Grubu kendisinin savunucusu olarak gören ve lideri Hasan Nasrallah'a olan inancını ifade eden bir topluluğun parçası. Grup, Lübnan'ın Şii İslam toplumunun hepsinin olmasa da çoğunun desteğine sahip ve İsrail'in Lübnan'a geniş çaplı bir işgal başlatması halinde diğerleri de grubun yanında yer alabilir.

Lübnanlı siyasi analist Sami Nader, "Sünniler, Hizbullah Sünni muhalifleri öldüren Beşar Esed'in yanında savaşırken Hizbullah'a karşı çıktılar, ancak şimdi Sünni olan Hamas'a ve Sünni olan Gazze'ye yardım eden Hizbullah'ı destekliyorlar." diye ekledi.

Hizbullah'ın bazı analistlerin iddia ettiği 20 bin ile Nasrallah'ın iddia ettiği 100 bin arasında savaşçısı olsa da, Lübnan'ın dört bir yanına yayılmış çok daha fazla destekçisi var.

Hizbullah'ın destek ve casus ağı oldukça geniş. İşleyişi son derece gizli. Hizbullah savaşçılarının çoğu normal bir hayat sürüyor, gündelik işlerde çalışıyor, çağrıldıklarında canla başla hizmet veriyor ve kimliklerini gizleyecek kadar ketum davranıyor. Hizbullah savaşçılarını teşhis etmek zor olduğundan, İsrail işgal etse bile onları sivillerden nasıl ayırt edeceğini bilemez.

2020 yılında Hizbullah'ın silah stoklarının yeri hakkında bir ihbar aldığımda kendimi Lübnan-Suriye sınırında Şii olduğu belli olan bir köyde buldum. Duvarlar Suriye'deki çatışmalarda ölen Hizbullah savaşçılarının fotoğrafları, İran'ın ayetullahlarının posterleri ve Bağdat'ta bir ABD saldırısında öldürülen İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü'nün lideri Kasım Süleymani'nin fotoğraflarıyla kaplıydı.

Beton evleri, un, şeker ve şekerleme satan dükkanları olan basit bir köydü. Mola vermek için durduğumda ve yerel bir çiftçiyle sıradan bir sohbet olduğunu düşündüğüm bir sohbete daldığımda, beni sorgular gibi davrandı.

Beni bıraktıktan sonra bir çiftlik aracı arabamı takip etti ve yolumu kesti. Kirli sarı bir gömlek giymiş ve kasket takmış olan sürücü bana şöyle bir baktı, kim olduğumu sordu, beni biraz daha sorguladı ve yoluma devam edebileceğimi işaret etmeden önce pasaportumu görmek istedi.

Ancak serüven burada sona ermedi.

İki gün sonra Lübnan'ın genel güvenlik departmanından bir telefon aldım. Sorgulanmak üzere çağrıldım ve birkaç saat süren sorgunun ardından, etrafta fazla dolaşmamam konusunda uyarılarak serbest bırakıldım. Bu, Hizbullah'ın Lübnan'da ne kadar derin bir destek ağına sahip olduğunun, savaşçılarının silahsız sivillerin arasında nasıl barındığının ve devlet kurumlarının örtüsü altında nasıl faaliyet gösterdiğinin bir göstergesiydi.

İsrail, Hizbullah'ın hakim olduğu bölgeleri halı bombardımanına tutarsa büyük can kayıpları yaşanacaktır. Ancak Lübnan'ı işgal etmediği sürece bu bölgeleri kontrol edemeyecektir ki bu da neredeyse kesin olarak sonu belirsiz uzun bir savaşa ve İsrail'in derinliklerinde saldırılara yol açacaktır.

Hizbullah üniforma giyen ya da silah kullanan bir grup insan değil, köylerin, mahallelerin ve şehirlerin tamamında yaşayan bir topluluktur. İsrail düşmanını yenmek için tüm nüfusu ortadan kaldıracak mı? Ve bu ona güvenlik mi yoksa uzun süreli bir çatışma mı getirecek?

Lübnan Ordusu'nun eski generallerinden Elias Farhat, İsrail'in konvansiyonel ordu ve silahlarla askeri açıdan daha güçlü olduğuna şüphe olmadığını ancak "Hizbullah'ın asimetrik savaşa sığındığını" söyledi.

İsrail'in düşmanın kim olduğunu bilmeyeceğini ima ederek, "Birliklerini gizlenme yerlerinde, tünellerde ve mağaralarda konuşlandırıyor." dedi. "Geniş çaplı bir saldırı Hizbullah'ın Tel Aviv, Hayfa ve Kudüs arasında, İsrail'in kalbinde ağır hasarlar vermesine yol açabilir. Hizbullah'ın Celile'de ilerleyebileceğini göz ardı edemeyiz."

Lerman İsrail'in bunun bedelinin farkında olduğunu ancak Hizbullah'ın geri adım atmaması halinde -ki bu İsrail'e yönelik saldırıların durdurulması ve BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararında kabul edildiği üzere Hizbullah'ın Litani Nehri'ne çekilmesi anlamına geliyor- İsrail'in bir saldırı düzenlemek zorunda kalacağını söyledi.

İsrailliler zor durumdalar. Saldırırlarsa Hizbullah'ı belki zayıflatabilirler ama kesin yenilgiye uğratamazlar. Öte yandan, Hizbullah'ın İsrail'i hedef alan füzelerle Mavi Hat'ta kalma ısrarı İsrail halkı arasında sürekli bir gerilim ve endişe kaynağı.

Ancak Hizbullah da tepkisini ölçülü bir şekilde verdi, bunun nedeni kısmen İsrail'in çok daha fazla ateş gücüne sahip olduğunun farkında olması, ancak esas olarak Lübnan halkının savaş istememesi. Grup, "topyekun bir savaş" istemediğini ve İsrail'in kuzeyini ancak "Lübnan'a dayatılan herhangi bir savaş kapsamında" işgal edeceğini söyledi. Hizbullah'ın bile Lübnan'da faaliyet göstermek için bir miktar meşruiyete ihtiyacı var ve ülkenin kontrolünü elinde tutmak hem Hizbullah hem de hamisi İran için en büyük ödül.

Ancak Hizbullah İsrail'e yönelik sınırlı saldırılarını sürdürdü ve Gazze'de ateşkes sağlanmadığı sürece saldırılarına devam edeceği sözünü verdi.

Bu karmaşadan çıkmanın bir yolu var: Siyaset. Filistinlilerle barış görüşmelerine başlayarak ve bu anlaşmazlığı çözerek İsrail sorunun varlık nedenini ortadan kaldırabilecek ve iki varoluşsal sorun aynı anda çözülmüş olacaktır.

x.gif

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.