Keşmir Direniş Cephesi ile özel röportaj
Mepa News, Keşmir'de faaliyet gösteren silahlı gruplardan Direniş Cephesi'nin Sözcüsü Ahmed Halid ile özel bir röportaj gerçekleştirdi.
Mepa News, Keşmir'de faaliyet gösteren silahlı gruplardan Direniş Cephesi'nin Sözcüsü Ahmed Halid ile özel bir röportaj gerçekleştirdi.
Yerel silahlı direniş grubu Direniş Cephesi'nin (TRF) Sözcüsü Ahmed Halid ile röportaj.
S1) Keşmir'deki mevcut durum ne ve direnişin kapasitesi ne durumda?
Ahmed Halid:
Elimizden gelen her yolla direndik ve direneceğiz. İşgale karşı direnişimiz ve Keşmir, Hindistan'dan daha uzun yaşayacaktır, inşallah. Dinimizden, kültürümüzden, topraklarımızdan, canlarımızdan, tarihimizden, şehitlerimizden ve kanlarımızdan bir nebze dahi teslim etmeyeceğiz. Hint işgali çok yönlüdür ancak direnişimiz de öyle.
Hindistan devleti Keşmir'de yapabileceği her hamleyi yapmıştır ve bazı kimseler, Hint devletinin Keşmir'de şimdiye kadarki en güçlü konumunda bulunduğunu söyleyebilir. Ancak direnişimiz, bu mevcut gücü zayıf, çirkin ve sakatlanmış bir hale getirecek şekilde hemencecik tehlikeye sokabilir. Ancak şöyle söylememe izin verin, bizim direnişimiz bir kedi fare oyunu değildir. Bir medya gösterisi veya algı yönetimi de değildir. Keşmir'deki direniş Hindistan işgaline karşıydı ve halen de öyledir. Bizler topraklarımızın yabancı işgalin pençelerinden tamamen kurtarılması için savaşıyoruz.
Hindistan, topraklarımızı yoğun bir şekilde askerileştirdi. Öldürmelere, evleri yıkmaya, binlerce kişiyi hapsetmeye, binlercesini zorla ortadan kaybetmeye ve direnişimizi zapt etmek için cinsel şiddeti bir araç olarak kullanmaya tevessül etti. Hindistan bizim dinimizi, Müslüman kültürümüzü, dilimizi hedef alıyor. Kimliğimizi aktif bir şekilde siliyor ve çocuklarımızı cebren Hindulaştırıyor. Çocuklar Hindu ilahileri ve marşları söylemeye zorlanıyor. Hindistan ayrıca ekonomimizi de sakat bıraktı. Ormanlarımızı yağmaladı. Son zamanlarda, taşımacılığı engelleyip meyvelerin çürüyerek yok olmasına yol açarak çiftçilerimizi de sakat bıraktı. Bunlar bir askeri işgalin yapacağı şeylerdir ve Hindistan da tam olarak bunları yapıyor.
S2) Keşmir'de geçmişte daha köklü ve etkin bir direniş olduğu biliniyor. Aynı zamanda İslam dünyası da daima Keşmir meselesinden bahsediyordu. Ancak bugün Keşmir gündemden düştü ve direniş zayıfladı. Bunun sebepleri nelerdir?
Ahmed Halid:
Bizler kimseden yardım dilenmiyoruz. Bizlere yardım etmek her Müslümanın kendi görevidir. Bizler bu Müslüman devletleri dört sınıfa ayırıyoruz:
a) Başka iktisadi güçlerin köleleri olan kukla devletler veya uydu devletler. Bunlardan kesinlikle hiçbir umudumuz yok.
b) Bizim hürriyet davamızı savunan ancak bunu bizleri umursadığı için değil kendi siyasi veya iktisadi çıkarları sebebiyle yapan Müslüman devletler. Bizler burada yardım dilenemeyiz ancak hesap gününde Allah bu kimseleri sorumlu tutacaktır.
c) Bizleri her zaman destekleyen halklar ve milletler. Bunlar üzerlerine düşen vazifeyi yerine getirmişlerdir ancak daha fazlasını yapmaları gerekiyor. Bizler onların yaptığı her şey için, küçük dahi olsa, onlara minnettarız, ancak aynı zamanda kendilerine sormaları gerekir: Bu yeterli mi?
d) İşgalci ve müttefiklerine gelince, açıkla belirtiyoruz ki: Silahlarınızı, tanklarınızı, ne isterseniz kullanın, önemli değil. Bizler uluslararası kamuoyunun seyircilerinin ve onların piyonlarının uyanmasını ummuyoruz. Bu bizim savaşımız. Bu bizim mücadelemiz. Bu bizim direnişimiz. Savaşa karar verdiğimizden barbarlığın armağanlarını da kabullendik.
S3) Mevcut durumda Pakistan'ın rolü ve duruşu nedir?
Ahmed Halid:
Yukarıda da yazdığımız üzere, her Müslüman devlet, organizasyon ve şahıs bize yardım etmekle mesuldür. Pakistan ise sadece Müslüman kardeşlerine yardım etmekle mesul değildir, aynı zamanda Keşmir konusunda kaybedeceği şeyleri vardır.
Pakistan halkı bizler için büyük fedakarlıklarda bulundu. Bizler onlara müteşekkiriz. Pakistan hükümeti de zaman zaman bizlere diplomatik destek sağladı. Aynı zamanda Pakistan, Hindistan'a karşı birçok şekilde caydırıcıdır.
Pakistan'daki siyasi gruplar ve birçok baskı grubu, direnişimiz için aktif olarak bir araya geliyor. Ancak zaman zaman ise Pakistan içerisindeki bazı siyasi oyuncular önemini kaybediyor.
S4) Pakistan Keşmir'deki mücadeleyi gerçekte destekliyor mu? Eğer destekliyorsa bu desteğin kapsamı nedir?
Ahmed Halid:
Pakistan İslam Cumhuriyeti, Keşmir'de başlıca bir taraftır. Keşmirlilere manevi, siyasi ve diplomatik cephelerde yardım etmektedir. Bugün de bunu sürdürmekteler.
S5) Hindistan ve Pakistan arasındaki yakınlaşmaya dair değerlendirmeniz nedir? Bildiğiniz üzere yakın zamanda ortak bir "terörle mücadele" tatbikatı gerçekleştirdiler. Bu yakınlaşma Keşmir'i etkiliyor mu?
Ahmed Halid:
Kılıç ve boyun arasında bir yakınlaşma olamaz. Keşmir'in askeri olarak işgali sadece Keşmirli Müslümanlara dair bir mesele değildir, aynı zamanda Pakistan'ın ve İslam medeniyetinin varlığına bir tehdittir. Öyleyse anlamaları gerekir. Hindistan ile yakınlaşma var olmalarına zarar verecek midir? Hindistan ile yakınlaşmaya sevinebilir, ancak Keşmir pahasına değil.
S6) Pakistan'ın Keşmir'de Hindistan'ın ihlallerine göz yumduğunu düşünüyor musunuz?
Ahmed Halid:
Nasıl göz yumabilir? Bedeninin sürekli yaralardan muzdarip olduğunda, gözlerinizi kapatamazsınız, ağlar, yakınır, gücünüzü toplar ve savaşırsınız.
S7) Hindistan son dönemde Müslümanlara karşı ihlallerle gündeme geliyor. Karnataka'dan Uttar Pradeş'e kadar linçler ve kitlesel saldırılar gerçekleştiriliyor. Bu saldırılar ne zamandır var? Durum hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
Ahmed Halid:
Bu yeni bir mesele değil. Hindistan'daki Müslümanlar her zaman hedef alınmıştır. İster Kongre olsun, ister komünistler ve sosyalistler ve isterse BJP-RSS, hepsi İslamofobiktir. Hint devleti Brahmani Hindu faşist bir devlettir. 1947 yılında kurulmasından bu yana, ajandası İslam'ı ve Müslümanları Hindistan'dan söküp atmak olagelmiştir. Sadece RSS ve BJP kuduz Hindutva faşistleri değildir. Sekülerizm, hoşgörü ve liberalizm maskesi takan her Hintli siyasi oluşum, kalbinde Hindutva canavarını taşımaktadır. İslam, Müslümanlar, Pakistan ve Keşmir onların milliyetçiliğinin merkezindedir. Müslümanların Linç edilmesi münferit bir olay değil, her Hint kurumunun içerisinde yer alan Hindu ekosisteminin bir neticesidir.
Müslümanlar, Dalitler, kabileler, Sihler ve Hindistan'daki diğer tüm ezilen milletlerin, Hint devletine karşı stratejik bir ittifak kurması gerekir. Ancak bu onların kurtuluşunu sağlayabilir. Hint devletinin temelleri zulüm üzere atılmıştır. Zulüm direnişi gerektirir.
S8) Keşmir'in ötesinde ve Hindistan içerisinde saldırılar düzenleme niyetiniz bulunuyor mu?
Ahmed Halid:
Tüm meşru hedeflere karşı saldırılarımıza devam edeceğiz. Direnişimiz için olumlu olan ve Hint askeri işgaline zarar veren her şey bizim hedefimizdir.
Bizler kana susamış zombiler değiliz. Hürriyet savaşçılarıyız. Vazifemizi yapıyoruz, bu ise direniştir.
S9) Bize grubunuz hakkında daha çok şey anlatır mısınız? Hint hükümeti sizin Ceyş-i Muhammed gibi grupların uzantısı olduğunu söylüyor. Bu iddialara yanıtınız nedir? Grubunuz ne zaman kuruldu? Saflarınızda kaç savaşçı var? Hedefiniz ne, Keşmir'in bağımsızlığı mı yoksa özerkliği mi? Bu hedefe dair yol haritanız nedir?
Ahmed Halid:
Grubumuz yerel bir direniş grubudur. Resmi olarak bu birliği "Direniş Cephesi" adıyla 5 Ağustos 2019 sonrasında kurduk ancak bundan öncesinde de sahadaydık. Bizimle beraber savaşan iyi sayıda Keşmirli savaşçı var. Operasyonel sebeplerden ötürü tam olarak rakamları açıklayamam. Bizim gayemiz askeri işgali sona erdirmek ve Keşmir'in kendi kaderini tayin hakkını sağlamaktır.
Saha komutanlarımız stratejileri halkla istişare ederek belirler. Birçok cephede birden savaşıyoruz, ancak ana amacımız, işgalin Hindistan'a bedelini artırmak ve kolonici yerleşimci projesini uzak tutmaktır.
S10) Keşmir'deki tüm direniş gruplarını ya da büyük bölümünü bir araya getiren bir çatı grup veya ortak operasyon odası var mı? Eğer yoksa böyle bir oluşumun gelecekte mümkün olacağını düşünüyor musunuz?
Ahmed Halid:
Çatı grup olarak Birleşik Cihad Konseyi'miz var. Hindistan'ın hukuksuz işgaline karşı daha etkili bir biçimde direnmek üzere daha fazla strateji geliştirmek için birlikte çalışıyoruz.