Libya'da bundan sonra ne olacak?

Türkiye, 2020 yılının başından itibaren Libya'da uluslararası arenada tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne (UMH) yönelik askeri desteğini artırdı.

Bu destekle birlikte, başta Rusya, Fransa ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi ülkeler tarafından desteklenen Halife Hafter'e bağlı güçlerin ilerleyişi durdurulurken, UMH Libya batısında gücünü pekiştirdi.

Mayıs ayıyla beraber Hafter'e karşı hızlı bir ilerleyiş kaydeden UMH, Trablus'un batı sahilini, Vatiye Hava Üssü'nü, Trablus'un güney kırsalını ve Tarhuna'yı Hafter güçlerinin geri püskürtülmesi suretiyle kontrol altına aldı. Ardından Sirte yönüne doğru ilerleyişe geçti.

Bölgede UMH'nin saldırıları sürerken, Hafter güçleri ve UMH arasında yer yer çatışmalar yaşanıyor. 6 Haziran'dan bu yana süren çatışmalarda her iki taraf da sahada büyük bir kazanım elde edebilmiş değil. Buna ek olarak bölgenin geleceği için Türkiye ve Rusya gibi aktörlerin dahil olduğu diplomatik görüşmeler de hız kazanıyor.

Libya batısında son durum yaklaşık olarak şu şekilde:

Hafter destekçileri 'yeniden düşünüyor'

2019 yılının Nisan ayında Trablus'u ele geçirmek için saldırı başlattığını ilan eden, ancak 14 ay süren saldırılara rağmen ilerleme kaydedemeyen Hafter güçlerine destek olan dış devletlerin, Hafter'e yönelik desteklerini gözden geçirdiği ifade ediliyor.

Bazı bölge uzmanları, Hafter'e destek olan Rusya, Fransa, BAE, Mısır gibi ülkelerin, Hafter'in yaşadığı son yenilgilerin ardından, verdikleri destekleri çekebilecekleri görüşünde. Bu devletlerin, Hafter'in yerine bölgede kendi çıkarlarını koruyacak bir geçiş süreci için yeni isimler üzerinde düşündüğü belirtiliyor.

Hafter, son yenilgilerin ardından barış görüşmelerine ve ateşkese hazır olduğunu belirtse de, taraflar belirli bir plan üzerinde uzlaşamamıştı.

Libya'da bundan sonra ne olacak?

Türkiye'den üst düzey bir heyet, geçtiğimiz gün Libya'yı ziyaret ederek UMH'ye yönelik desteğin kararlılığını gösterdi.

Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, MİT Başkanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve bazı askeri yetkililerden oluşan heyetin ziyareti UMH'de memnuniyete yol açtı.

UMH'nin İçişleri Bakanı Fethi Başağa bir süre önce yaptığı açıklamada ateşkesi desteklediklerini, ancak Sirte ve Cufra kontrol altına alınmadan ateşkesin söz konusu olmayacağını belirtti.

UMH'nin sahada elini güçlendirecek bir şekilde ilerlemeye devam etme arzusunda olduğu, tarafların barış görüşmelerine eli güçlü bir biçimde oturmak istediği göze çarpıyor. Hafter destekçisi dış devletler ise sahada çıkarlarını koruyabilmek için bu görüşmelerde Hafter sonrası dönemde kendilerinden yana durabilecek isimlerin arayışında olduğu ifade ediliyor.

Sirte'yi ele geçirmesi halinde UMH güçleri, Libya'nın Petrol Hilali bölgesine oldukça yaklaşmış olacak. Zengin petrol ve gaz kaynaklarının bulunduğu bölgede aynı zamanda Libya'nın petrolünü yurt dışına ihraç ettiği önemli merkezler bulunuyor. Bu yönden UMH'nin ilerleyişi daha büyük bir önem arz ediyor.

Libya'nın petrol ve doğal gaz kaynakları:

Aynı zamanda Rusya'nın savaş uçaklarını konuşlandırdığı Cufra Hava Üssü'nün de UMH tarafından ele geçirilmesi, UMH'nin Libya güneyindeki bölgeleri ele geçirebilmesine olanak sağlayabilir. Buna ek olarak Murzuk bölgesinde bulunan petrol kaynaklarının üzerinde UMH'nın etkinliğinin oluşması mümkün.

Libya'da siyasi sürecin ve sahadaki güç dengesinin ardından oluşacak genel görünümün UMH lehine oluşması bekleniyor. İlerleyen günlerde sahada UMH'nin kazanım elde etmesiyle, Libya'nın geleceğinde Türkiye'nin ağırlığının da artması bekleniyor. Libya'daki askeri ve siyasi ortama doğrudan bir müdahalesi bulunmayan ABD'nin de siyasi süreç ilerledikçe denkleme dahil olması bekleniyor.

Bu paralelde Hafter güçlerinin de Sirte hattına yönelik takviye güç sevkiyatı yapması ve Rus uçaklarının bölgede sortiler gerçekleştirmesiyle birlikte Libya gündeminin yakın zamanda tekrar ısınacağı tahmin ediliyor.

Kaynak: Mepa News