Merkel Trump’ı yalnızlaştırmaya mı çalışıyor?
Merkel'in ziyaretleri, Almanya'nın ABD'yi yalnızlaştıracak dış ilişkiler kurma arayışı içerisinde olduğu şeklinde yorumlandı.
Alman Başbakanı Angela Merkel’in son dönemde baş döndüren gezi temposu, gelecek Temmuz ayında Hamburg’da düzenlenecek G-20 Zirvesi öncesinde müttefik arayışına çıktığı şeklinde yorumlanıyor. Önce Suudi Arabistan’a giden, geçen hafta Çin ve Hindistan devlet başkanlarını Berlin’de ağırlayan Merkel, şimdi de zirvenin diğer konuklarından Arjantin ve Meksika’yı ziyaret etti. Merkel’in özellikle Meksika ziyareti, ülkesi ile Meksika arasında duvar çekeceğini öne süren ABD Başkanı Donald Trump’a karşı sinyal olarak görülüyor. Alman basınında çıkan haberlere göre, Merkel’in diplomatik çalışmaların başlıca amaçlarından biri, küresel ısınmayla mücadele kapsamında imzalanan Paris İklim Anlaşması’nı rafa kaldırıldığını açıklayan Başkan Trump’ı zirvede yalnızlaştırmak. Merkel’in bu nedenle G20’ya katılacak, Trump dışındaki diğer devlet başkanlarına ve başbakanlara Paris İklim Anlaşması’na atıfta bulunan bir belge imzalatmayı hedeflediği ve zirve öncesinde bir araya geldiği ülkelerin liderlerini iknaya çalıştığı belirtiliyor.
Elde edilen bilgilere göre, Merkel girişimine destek konusunda şimdiye kadar istediği sonuca ulaşabilmiş değil. Nitekim Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve İngitere Başbakanı Theresa May’in belgeyi Trump’ın da imzalaması gerektiğini belirterek, küresel ısınma, çevre ve iklim konuları ile Paris İklim Anlaşması arasında doğrudan bağlantı kurulmamasını önerdikleri kaydedildi. Merkel’in buna karşılık Çin ve Hindistan’ın desteğini kazandığı, ayrıca Suudi Arabistan, Arjantin ve Meksika liderlerinden de olumlu cevap aldığı belirtildi.
Merkel, geçen hafta Berlin’de konuk ettiği dünyanın en hızlı gelişen iki ülkesinin liderleri, Hindistan Başbakanı Narendra Modi, ardından Çin Başbakanı Li Keqiang’la, milyarlarca Euro değerinde ticaret sözleşmeleri imzalamış, Hindistan’la ayrıca ortak serbest ticaret bölgesi oluşturulacağını duyurmuştu. Berlin’de yapılan yorumlarda, Merkel’in Trump’a karşı ısrarla yeni ittifaklar kurmayı arzuladığı vurgulanırken, sorunun sadece Paris İklim Anlaşması olmadığı, ABD ile Almanya arasında ekonomik gerilimin belirleyici bir şekle dönüştüğü tahmin ediliyor. ABD ile AB arasındaki serbest ticaretle Avrupa’nın zenginleştiği, ABD’nin fakirleştiğini savunan Başkan Trump, yerli üretimi teşvik etmek için ABD’ye satılan yabancı mallardan yüzde 20 ile 35 arasında gümrük vergisi almak istiyor.
Yaptığı çeşitli açıklamalarda, Almanya’nın ticaret fazlalığından şikayet eden, hatta son NATO Zirvesi’nde, “Almanlar kötü, çök kötü. Bize milyonlarca araba satıyorlar. Bunu durduracağız” diyen Trump’ın gümrük vergisinden en çok zarar görecek ülkelerin başında ekonomisi ihracata dayalı olan Almanya geliyor. Almanya’nın ABD’ye geçen yılki ihracatı 106,9 milyar euro, ABD’den ithalatı ise bunun yarısı, 57,9 milyar euro olmuştu. ABD’yle açılacak ticaret boşluğunu kapatmak için Merkel’in üzerinde yoğunlaştığı yeni ortaklar Çin ve Hindistan 2,7 milyar nüfusuyla dünya nüfusunun üçte birinden fazlasını barındırıyor. Yüzde 7 civarında ekonomik büyümeyle dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi Çin, Almanya’yla ticarette geçen yıl ABD’yi geride bıraktı ve birinci sıraya oturdu. İki ülkenin geçen yılki ticaret hacmi yaklaşık 170 milyar euro oldu. 7 ve 8 Temmuz tarihlerinde Hamburg’da yapılacak G-20 Zirvesi öncesinde Merkel’in diplomatik ataklarının devam edeceğinden yola çıkılırken, iki hafta önce Trump’ın adını kullanmadan söylediği, “Başkalarına tamamen güvendiğimiz zamanlar artık geride kaldı. Avrupa artık kendi kaderini kendi eline almalı” sözleri, Alman başbakanının Trump’ı yalnızlaştırmak için daha çok çaba harcayacağının işareti olarak yorumlanıyor.
Cem Dalaman
Kaynak: Amerika'nın Sesi