Sair Mansur

Sair Mansur

Mısır'da Sisi rejimi tarafından kurulan aşiret birliği hakkında ne biliniyor?

Mısır'da Sisi rejimi tarafından kurulan aşiret birliği hakkında ne biliniyor?

Mısır'daki Sina Yarımadası'nda yeni ilan edilen ve 30 Bedevi aşiretinden oluşan ittifakla ilgili endişeler giderek artıyor. Bu ittifakın zamanlaması ve amacına dair sorular gündeme geliyor.

Tartışmalı iş adamı İbrahim El Organi (Arjani veya Argani olarak da yazılıyor) liderliğindeki Arap Kabileleri Birliği, 1 Mayıs'ta bir zamanlar hareketli olan Kuzey Sina vilayetinde devlet yetkilileri, parlamenterler, kabile liderleri, iş adamları ve tanınmış kişilerin katıldığı büyük bir kutlamayla resmen ilan edildi.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es Sisi'nin grubun "onursal başkanı" olarak belirlenmesi analistler tarafından çoğunlukla ittifakı meşrulaştırma girişimi olarak değerlendirildi.

Artan etki

Organi, eyalette güvenliğin sağlanmasında tartışmasız üstünlüğe sahip olduğu bilinen hükümet yanlısı bir koalisyon olan Sina Kabileler Birliği'nin başkanlığını yürütmekteydi.

Geçtiğimiz on yıl içinde Organi, özellikle İsrail'in Gazze'de sekizinci ayını dolduran acımasız savaşının ardından, medyada boy gösteren ve Sina'yı ziyaret eden yetkililere eşlik eden etkili bir iş adamı olarak ortaya çıktı.

The New Arab'a konuşan bir güvenlik kaynağı "Sina Kabileleri Birliği'nin neredeyse on yıldır Kuzey Sina'daki isyana karşı ordu ve polis güçleriyle birlikte savaşan paramiliter milisler olarak faaliyet gösterdiği bilinen bir gerçek" dedi.

Sina'da yıllardır devam eden milis faaliyetler, 2013 yılında dönemin Savunma Bakanı Abdulfettah es Sisi'nin Müslüman Kardeşler'den Muhammed Mursi'ye karşı gerçekleştirdiği askeri darbenin ardından yoğunlaştı.

Tarabin kabilesinden gelen Sina doğumlu iş adamı Organi, sık sık rejimle olduğu belirtilen bağlarını Kuzey Sina'daki nüfuzunu ve Mısır genelindeki iş imparatorluğunu genişletmek için kullanmakla suçlanıyor.

İsminin açıklanmasını istemeyen bir güvenlik kaynağı, "Organi, 2013 yılından bu yana, [devrik Cumhurbaşkanı] Hüsnü Mübarek döneminde neredeyse iki yılını gözaltında geçirmiş olmasına rağmen, Sina'daki güvenlik aygıtına sözde meydan okuyan en güçlü iş adamı olarak yeniden ortaya çıktı" dedi.

Son olarak, yerel ve uluslararası haber kaynakları Organi'nin Gazze'deki Filistinlilere yardım malzemelerinin girişini ve kritik vakaların Mısır'da tedavi edilmek üzere naklini kontrol ettiğini bildirdi.

Aynı haberlerde Kahire merkezli tur şirketinin Filistinlilere Refah sınır kapısından Mısır'a 11 bin dolara varan fahiş ücretler karşılığında güvenli geçiş teklif ettiği de iddia ediliyor.

İsrail'in geçen yıl Ekim ayından bu yana Gazze'ye karşı yürüttüğü savaşta en az 14 bini çocuk olmak üzere 35 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti ve yüz binlerce Filistinli açlık sınırında yaşıyor.

Gazze'nin Mısır üzerinden dış dünyaya açılan tek kapısı olan Refah Sınır Kapısı, İsrail'in Filistin'in Refah kentine düzenlediği kara operasyonlarının ardından kısa bir süre önce kapatıldı ve bu durum kuşatma altındaki bölgeye yardım malzemelerinin ulaştırılmasını daha da zorlaştırdı.

Devlet içinde devlet mi?

The New Arab'a konuşan bir güvenlik kaynağı şunları söyledi:

"Mısır anayasası devletin güvenlik organlarıyla bağlantısı olmayan gayri resmi silahlı grupların kurulmasını yasal olarak yasaklasa da, Organi'nin etkisi yıllar içinde arttığı için böyle bir yasağın Sina'daki aşiretlere uygulanamayacağı söyleniyor."

Ancak aşiret gruplaşmasının bir noktada devlet yetkilileriyle rekabete girmeye çalışıp savaşın harap ettiği komşu Sudan'da olduğu gibi "devlet içinde devlete" dönüşüp dönüşmeyeceği sorusu ortada duruyor.

İskenderiye merkezli Mısır-Japonya Üniversitesi'nde siyaset sosyolojisi profesörü olan Said Sadık New Arab'a şunları söyledi

"Mısır rejimi Gazze, Sudan ve Libya ile olan sınırlarının istikrarsız olması durumunda yeni bir güvenlik taban hareketine ihtiyaç duyulacağını düşünmüş olabilir. Bu fikir elbette aşiretçiliğin düşüşte olduğunu düşünen pek çok kişiyi telaşlandırdı.

Organi sadece Sina Bedevilerinin kabile reisi olarak kalabilirdi. Ancak yeni görevi ona ülke genelindeki Bedevi kabileleri üzerinde yetki veriyor. Sina'da orduyla birlikte terörizme karşı savaşan en güçlü adam olarak tanındığı doğru, bu Irak'ta IŞİD'e karşı savaşan Sahve Hareketi'ne benzer bir durum."

Ancak önde gelen siyaset sosyoloğu, komşu Sudan ya da Libya'da yaşananlara benzer senaryoları ihtimal dışı bırakıyor:

"Mısır'daki aşiret birliğinin gücü Bedevi aşiretlerin çoğunlukta olduğu sınır bölgeleriyle sınırlı ve ordu tarafından destekleniyorlar, örneğin Sudan'dakinin aksine orduya rakip değil. Arap Kabileleri Birliği'nin devlet içinde devlet gibi hareket edeceği yönündeki korkuları abartılı buluyorum."

Bu ay birliğin resmi olarak ilanını takip eden günlerde, grubun resmi sözcüsü olan milletvekili ve gazeteci Mustafa Bekri, grubun "gerçek misyonunu" durmaksızın savundu. Bekri, Sisi ve ondan önce gelen liderlere sadık olduğu için kendisi de tartışmalı bir figür.

Bekri, birliğin Sosyal Dayanışma Bakanlığı tarafından güvenlik ya da siyasetle ilgisi olmayan sosyal ve kalkınmaya yönelik faaliyetler yürütmek üzere bir sivil toplum kuruluşu (STK) olarak resmen tescil edildiğini savundu.

Ancak ünlü yazar ve siyasi analist Dr. Ammar Ali Hasan aynı fikirde değil.

New Arab'ın kardeş kanalı Al Araby TV'de canlı yayınlanan bir röportajında Hasan, birliği "meşru bir statü verilmiş ancak siyasi bir rol oynaması amaçlanan bir aşiret birliği" olarak tanımladı.

Hasan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Örneğin, devrik Sudan Devlet Başkanı Ömer el Beşir, orduyu desteklemek için paramiliter bir grup olarak Hızlı Destek Kuvvetleri'ni kuran kişiydi. O zamanlar Beşir Sudan'da bir saatli bombayı harekete geçirdiğini bilmiyordu."


New Arab'da yayınlanan bu değerlendirme Mepa News okurları için Türkçeleştirilmiştir. Değerlendirmede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir

Bu yazı toplam 3725 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
Sair Mansur Arşivi