Netanyahu AB'den İran'a yaptırım uygulanmasını istedi
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu AB'den İran'a yönelik yaptırımlara başlamalarını talep etti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Avrupa Birliği’nden, İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinden dolayı Tahran’a “otomatik yaptırımlar” uygulamasını istedi.
İran’ın 2015 yılındaki nükleer anlaşmada öngörülen uranyumun zenginleştirilmesiyle ilgili limiti aştığını kaydeden Netanyahu, “İsrail’in İran’ın nükleer silah üretmesine izin vermeyeceğini bir kez daha söylemek istiyorum. Avrupa ülkelerine de, verdikleri taahhüde sadık kalmaları çağrısı yapıyorum. Sizler İran’ın anlaşmayı ihlal ettiğinde harekete geçme taahhüdünde bulundunuz. Sizler, BM tarafından belirlenen otomatik yaptırım mekanizmasını harekete geçirme taahhüdünde bulundunuz." dedi.
Söz konusu anlaşmayla ilgili Reuters’e konuşan bir Avrupalı diplomat, anlaşma uyarınca belirlenen mekanizmaya göre, uyuşmazlık halinde, imzacı ülkelerin oluşturduğu ortak komisyonun bir sonraki adımı belirlemek için söz sahibi olduğunu söyledi.
ABD'nin yaptırımlarına karşı 8 Mayıs'ta anlaşmaya taraf ülkelere 60 gün süre veren İran, zenginleştirilmiş uranyum kapasitesini artıracağını açıklamıştı.
İran yönetimi geçen hafta yaptığı açıklamada, Batılı ülkelere ültimatom vererek nükleer anlaşmaya taraf ülkelerden vaatlerine bağlı kalmalarını istemiş ve topun artık Avrupa'nın sahasında olduğu uyarısında bulunmuştu.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında 2015'te imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak adlandırılan nükleer anlaşma,Tahran'a yüzde 3,67 oranında uranyum zenginleştirme faaliyetini sürdürme hakkı veriyor.
Anlaşma çerçevesinde İran, en çok 300 kilogram uranyumu elinde tutabiliyor
Anlaşma İran'a 300 kilogramın üzerindeki uranyumu uluslararası piyasada satarak karşılığında doğal uranyum alabilme imkanı tanıyor.
Anlaşma metninin 26 ve 36'ncı maddeleri, "Yaptırımların yeniden uygulanması ya da taraflardan birinin anlaşmadaki sorumluluklarını yerine getirmemesi halinde İran'ın nükleer anlaşmadaki yükümlülüklerini tamamen ya da kısmen durdurmasına" olanak sağlıyor.
Tahran'ın da söz konusu iki maddeyi esas aldığı ve bu maddelerden doğan haklarını kullandığı belirtiyor.