Özel güvenlik şirketleri Afganistan’da neler yapıyor?
Taliban yaptığı açıklamada, İngiliz güvenlik şirketi G4S’in Afganistan’daki üssüne bir saldırı düzenlediğini duyurdu.
Taliban yaptığı açıklamada, İngiliz güvenlik şirketi G4S’in Afganistan’daki üssüne bir saldırı düzenlediğini duyurdu.
Silahlı savaşçıların üsse bir anda girip öldürdüğü beş şirket çalışanından birisi de İngiliz uyrukluydu.
Dünyanın en büyük güvenlik şirketlerinden birisi olan G4S, Kabil’deki İngiliz elçiliğinin bulunduğu alanın korunmasına yardım etmektedir.
ABD öncülüğünde 2001 yılında başlatılan işgal, özel güvenlik şirketlerinin bölgede yoğun olarak kendilerine iş bulma imkanlarını çoğalttı.
Son birkaç yılda ise, yabancı askerlerin düzenli olarak sayılarının azalması ile paralel bir şekilde bölgede çalışan bu şirketlerin sayısı da azaldı. Ancak Afganistan’da güvenlik hala bir sorun teşkil etmeye devam etmekte olup binlerce NATO askerinin yanı sıra yabancı elçilikler, askeri üsler ve STK’lar için güvenlik ihtiyacı hala mevcuttur.
Peki Afganistan’da çalışan kaç tane özel güvenlik şirketi var?
Kabil hükümetinin İçişleri Bakanlığı’na göre bugün ülkedeki güvenlik görevlerinin çoğunu Afgan Kamu Güvenlik Gücü (APPF) üstlenmektedir. Bu grubun sorumlulukları arasında yabancı güçlere eskort etmek ve STK’lara, diplomatik personele ve işadamlarına güvenlik sağlamak bulunmaktadır.
Bu birim, özel güvenlik şirketleriyle alakalı bir dizi skandalın patlak vermesinin ardından bütün ozel güvenlik şirketlerinin yasaklandığı süreçte, 2010 yılında başkanlık emri ile kuruldu.
Bu grubun kurulduğu güne kadar ülkedeki güvenlik işlerinin çoğu özel güvenlik şirketleri tarafından yapılmaktaydı.
Bir özel güvenlik şirketi neler yapar?
Bir BM çalışma grubunun tanımına göre, özel güvenlik şirketi şunları yapar;
-Binaların, tesislerin, özel mülklerin ve şahısların güvenliğini sağlamak veya silahlı koruma görevi yürütmek
-Güvenlik önlemleri altında bilgi transferi gerçekleştirmek
-Güvenlik önlemlerini geliştirmek ve uygulamak
Özel güvenlik şirketlerinin yasaklanmasının ardından, Afganistan’daki uluslararası toplum bu yasağa itiraz ederek yeni hükümetin bu konuda liyakata sahip olmadığı gerekçesiyle endişeli duyulduğunu açık bir dille ifade etti.
Bu baskı üzerine yabancı diplomatik yerleşkeler, diplomatik statüsü olan uluslararası kuruluşlar ve askeri üsler emirlerinde çalışan güvenlik firmalarıyla işbirliğine devam etti. Aynı ayrıcalık, polis eğitim programlarında görev yapan şirketlere de tanındı.
Yabancı güvenlik şirketlerine aynı zamanda “Risk yönetimi şirketi” sıfatıyla kayıt yapma fırsatı da verildi.
Bu adım birçok şirketin güvenlik pazarında kalmaya devam etmesini sağladı.
Güvenlik şirketlerine, Kabil hükümeti güçlerini denetleme, eğitme ve yönetme işleri de verildi.
Yani anlaşılacağı üzere bugün Afganistan’da varlık gösteren geniş çaplı bir özel güvenlik şirketleri ağı bulunmaktadır.
Mesela, resmi olarak 2003’ten bu yana Afganistan’da çalışan G4S’in ülkede yine resmi olarak 1.200 kadar personeli bulunmaktadır.
Personelin yarısı Afganlardan yarısı da aralarında İngilizlerin de bulunduğu çok uluslu bir portföyden oluşmaktadır.
İngiliz elçiliğine güvenlik sağlamanın yanında şirketin birçok STK ve işadamı ile güvenlik anlaşmaları vardır.
G4S aynı zamanda Afgan ulusal güçlerinin izlenmesi ve eğitilmesi için kullandığı güvenlik kadrosunu bazen kendi eğitmekte bazen de tecrübeli isimlerden faydalanmaktadır.
Gizlilik
BM bünyesinde paralı asker kullanımı ve aynı zamanda güvenlik şirketleri üzerine rapor hazırlayan çalışma grubu üyesi Sorcha MacLeod’a göre, Afganistan genelinde çalışan özel güvenlik şirketi çalışanlarının tam sayısının belirlenmesi imkansızdır.
Müşteri ülkeler, ulusal güvenlik hususunu gerekçe göstererek bilgelere karartma uygulayabildiği için bu istatistiklere ulaşmak bir hayli zordur. Aynı zamanda pazarın doğası gereği, ebeveyn şirketler, taşeronlar ve müşterek yapılanmalardan oluşan karmaşık bir sistem vardır.
Geçtiğimiz yıllarda dönem dönem güvenlik şirketlerinin Afganistan savaşında daha büyük bir rol oynaması gerektiği çağrıları yapıldı.
Ünlü Blackwater şirketinin kurucusu Erik Prince bir çok kez, 17 yıldır devam eden savaşı bitirmenin tek yolunun özel güvenlik şirketleri olduğunu dile getirdi.
Prince, Afganistan’da daha önce görev yapmış ve “kendini ispatlamış” tecrübeli askerleri işe alarak onları çatışmalarda kullanmak istemektedir.
Eski Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai bu teklifi “Afganistan’ın ulusal bağımsızlığının açık bir ihlali” olarak tanımlamıştı.
Afganistan'da kaç özel güvenlik şirketi var?
Ülkede çalışan özel güvenlik şirketi personeli sayısı 2014 yılında ABD ve NATO askerlerinin büyük oranda çekilmesiyle birlikte gözle görülür şekilde azaldı.
Mesela 2012’de ABD Savunma Bakanlığının resmi olarak emri altında çalışan yaklaşık 100.000 –silahlı ve silahsız- anlaşmalı personel vardı ve bunlardan 20.000 tanesi özel güvenlik şirketlerine bağlıydı.
2016 yılının sonunda 1.000 seviyesinin altına düşen özel güvenlik şirketi sayısı daha sonra bir miktar artış gösterdi.
ABD Savunma Bakanlığı verilerine göre, 2018 Ekim ayında Afganistan’da çalışan özel güvenlik şirketi sayısı 2.500 oldu. Bunların çoğunluğu da ne Amerikalı ne de Afgan olan üçüncü bir ülke vatandaşlarından oluşmaktadır.
Şu noktayı belirtmekte fayda var ki, Liverpool Üniversitesinde uluslararası politika üzerine çalışan Yardımcı Profesör Ulrich Peterson’ın da ifade ettiği gibi Afganistan’da çalışan şirketlerin sadece küçük bir kısmı silahlı hizmet sağlamaktadır.
Bu şirketler daha çok bakım-onarım ve lojistik alanlarında hizmet vermektedir.
Bütün bu şirketler kendi güvenlik önlemlerini almakla mesul olduğundan, ABD ve NATO askerlerinin sayısının çok fazla olduğu dönemlerde güvenlik şirketlerinin toplam sayısı da fazlaydı.
Bugün itibariyle Afganistan hizmet veren savunma şirketlerinde çalışan 25.000 personelin yaklaşık 10.000 tanesi Amerikan vatandaşıdır.
Tüm taşeron işlerin yaklaşık yüzde 16’sına tekabül eden güvenlik hizmetlerinin yanı sıra bu şirketler aynı zamanda lojistik, üs desteği, inşaat ve nakliye gibi kalemlerde hizmet görmektedir.
Kaynak: BBC, Mepa News