Rus işgali Kırım Tatarlarına yönelik baskıyı artırdı
Rusya'nın Ukrayna işgali sonrasında Kırım Tatarlarına yönelik baskı politikalarının daha da artmasından endişe ediliyor.
Rusya'nın Ukrayna işgali sonrasında Kırım Tatarlarına yönelik baskı politikalarının daha da artmasından endişe ediliyor.
Bu endişeler, Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'ya başlattığı işgal hamlesiyle birlikte artış göstermiş durumda.
Rusya'nın ele geçirdiği bölgelerdeki Müslüman Kırım Tatar Türklerine yönelik sindirme politikalarının seviyesinin yükselmesinden korkuluyor.
Binlerce Tatar tehdit altında
Rusya'nın 2014 yılında Kırım'ı işgali sonrası, binlerce Kırım Tatarı Yarımada'nın hemen kuzeyindeki Herson şehri ve çevresine göçmek zorunda kalmıştı.
Bölgede Rus işgali öncesinde yaklaşık 30 bin Kırım Tatarının yaşadığı tahmin ediliyordu.
Herson'da Rusya'nın saldırılarının ilk kurbanı da 17 yaşındaki bir Tatar genç olmuştu.
“I speak Tatar. I have nothing to say to the Russians. May Allah save us from these [Russian] devils.”
— CJ Werleman (@cjwerleman) February 27, 2022
This Crimean Tatar Muslim father cries for his 17-year-old son, who was the first victim of Russia’s attack on the village of Semihatka near Genicesk town of Kherson, Ukraine. pic.twitter.com/5p0knCz7EL
Halen Rusya'nın kontrolündeki Herson'un ilerleyen süreçte doğrudan Rusya'ya bağlanmasına çalışılacağı da belirtiliyor.
Rusya'nın bölgeyi tamamen kontrol altına alması ve ilhakı halinde, Tatarları oldukça zor günlerin beklediği vurgulanıyor.
"Rusya Ukrayna'nın Herson bölgesinde kendisine bağlı bir devlet kuracak"
Tatar Türkleri yüzlerce yıldır yaşadıkları bölgede önce Rus Çarlığı'nın saldırılarına maruz kaldı. Tatarların hüküm sürdüğü topraklar Çarlık tarafından işgal edilerek Rusya'ya katıldı. Baskılar, Sovyetler Birliği'nin kurulması sonrası Vladimir Lenin ve Joseph Stalin devirlerinde de artarak devam etti.
Özellikle Stalin yönetiminde Tatarlar topraklarından sürgün edildi. 238 bini aşkın Tatar zorla trenlere doldurularak, başta Özbekistan olmak üzere Asya'nın içlerine sürüldü. Tatarların yaklaşık yarısı sürgün yolunda hayatını kaybetti.
1950 ve 1960'lı yıllarda geri dönüş için Asya içlerinde mücadele başlatan Tatarlar, yurtlarına geri dönmeye ancak 1989'larda başlayabilecekti.
Bu tarihin ardından, özellikle Ukrayna'nın kurulması sonrası birçok Tatar Türkü, başta Kırım olmak üzere Ukrayna'ya döndü.
Hayatlarını yeniden kurmak için çalışan Tatarlar, 2014 yılında yeniden Rusya'nın işgaliyle karşı karşıya kaldılar.
Rus işgali ve artan baskılar
Rusya, 2014 yılında Kırım Yarımadası’nı işgal ettiğinden bu yana, Kırım’da yaşamakta olan Müslüman Türkleri baskı altında tutuyor.
Halen en az 93 kişi daha Rus topraklarında ve Kırım’da cezaevlerinde tutuluyor.
Düzmece suçlamalarla hapsedildiği belirtilen bu kişilerin tamamını yakını Tatar, birkaçı içe Ukrayna asıllı Müslümanlar.
Tutsakların bir kısmının ağır sağlık sorunları bulunuyor.
Rusya, bölgede Kırım Tatarlarını hapse atmak için genel olarak İslami faaliyetlerini bahane gösteriyor. Bu kapsamda, mahkumların çoğu Rusya'nın "terör örgütü" ilan ettiği Hizbut Tahrir'e mensup olmakla suçlananlardan oluşuyor.
Ancak bu kişiler hakkında mahkumiyete esas teşkil edebilecek düzeyde herhangi bir maddi delil bulunmuyor.
Bir kısım mahkum ise Hizbut Tahrir ismi verilmeden doğrudan "terörizm" ile suçlanıyor. Bu kişiler de çoğunlukla, tutuklu Kırım Tatarlarına destek amacıyla protesto düzenleyen kişiler.
Mahkumlardan 6'sı, Ukrayna'da Rusya'ya karşı askeri savunma maksatlı oluşturulan ve Ukrayna devletine bağlı Numan Çelebicihan Taburu'na üye olmakla suçlanarak hapsedilen kişiler.
Mahkumların büyük bir kısmı hakkında 10 yılı aşan ağır hapis cezalarına hükmedilmiş durumda.
(Yüksek çözünürlük için infografiğe tıklayın.)
Kaynak: Mepa News