Rusya PKK'ya özerklik isterse Türkiye ne yapacak?
Rusya ile yakınlaşan Türkiye, PKK sorunu karşısında taviz vermek zorunda kalabilir.
Rusya, Türkiye ve İran liderlerinin Soçi’de bir araya geldikleri bir ortamda PYD’nin durumunun konuşulması kaçınılmaz. IŞİD’e karşı yapılan askeri operasyonların sona yaklaşması artık diğer meselelerin masaya daha ciddi şekilde yatırılmasını da beraberinde getirecektir.
Moskova son zamanlarda Suriye Ulusal Diyalog Kongresi adında bir girişim üzerinde çalışıyordu. Türkiye’nin kesin bir tavırla terörist grup olarak tanımladığı PYD’nin de bu girişime iştirak etmesinin plan dahilinde olması, ortada bir ikilem yarattı.
ODTÜ’den Uluslararası İlişkiler Profesörü Hüseyin Bağcı’ya göre, PKK/PYD’nin Türkiye’nin karşıt tavrı nedeniyle kongreye katılabilmesi mümkün değil zira İran da Türkiye gibi ayrılıkçı hareketleriyle uzun zamandır savaşıyor. Türkiye ve İran aynı anda PKK'nın saf dışı bırakılması için baskı uygularsa Rusya bu konuda geri adım atabilir.
ABD’nin PYD’ye olan muazzam yardımlarından dolayı Rusya ile daha yakın bir işbirliği içerisine giren Türkiye, İran’ın da katılımıyla “çatışmasızlık bölgeleri” çalışmasıyla bilinen Astana sürecine dahil olmuştu.
Türkiye 'hayır' diyemez
İstanbul Kültür Üniversitesi öğretim görevlisi Hasan Koni’ye göre Türkiye’nin içinde bulunduğu durum ve elinde tuttuğu kartlar PKK'nın kongreye katılmasını engellemek için yeterli değil.
Soçi toplantısı, 2011’den bu yana liderler düzeyinde yapılacak ilk toplantı oldu. Erdoğan da toplantıların bölgenin geleceği açısından çok önemli olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin bazı meselelerde temel fikir ayrılıklarına rağmen Rusya ile kurduğu yakın ilişkiler önemli ancak devletin ABD olan ilişkilerinin şu andaki durumu göz önüne alındığında, eğer Ruslar PKK'nın Suriye’de özerk yönetim isteği lehine bir talepte bulunursa Türkiye’nin buna hayır demesi çok da olası görünmüyor.
Türk-Asya Stratejik Çalışmalar Merkezi yöneticisi Murat Bilhan’a göre Türkiye PYD’nin hazır bulunacağı hiçbir toplantıya kesin olarak katılmayacak. Ancak Soçi’de geçtiğimiz Salı günü görüşmelerde bulunan Beşar Esed “kendisiyle görüşmek isteyen herkesle görüşmeye hazır” olduğunu, rejimin Dışişleri Bakanı Velid al-Muallim de PKK'ya özerklik verilmesinin rejim için pazarlığa açık bir konu olduğunu söylemişti.
Koni’ye göre durumun aşırı şekilde aleyhine olması sebebiyle, Ankara PYD meselesinde kendisine bazı garantiler verilirse karşıt konumunu yumuşatabilir.
Türkiye taviz vermek zorunda kalabilir
Suriye topraklarının %30’u ile birlikte ülkenin değerli su ve enerji kaynaklarını elinde bulunduran PYD, Bilhan’a göre, Erdoğan Putin’i ikna edebilirse saf dışı bırakılabilir. Zira geçtiğimiz birkaç senedir Rusya ve Türkiye arasındaki iyi ilişkiler PYD için Türkiye gibi Rusya’nın ihtiyaç duyduğu bir müttefikten vazgeçilmesini zorlaştırıyor.
Geçtiğimiz dönemlerde ayrı ayrı toplantılarda bir araya gelen Rusya, İran ve Türkiye’nin genelkurmay başkanları ve diplomatları PYD konusunda kesin bir karara varmayı başaramamışlardı.
Soçi zirvesi, BM nezaretinde yürütülecek Cenevre toplantıları için bir ön prova olarak değerlendiriliyor. Koni, “Türk tarafı bu toplantılarda bazı tavizler vermek zorunda kalacak." dedi. Koni, Türkiye'nin PKK'nın Ulusal Diyalog Kongresi'ne katılmasına onay vererek, PKK'nın Fırat'ın doğusuna çekilmesi konusunda güvence alabileceğini söyledi. Ancak analiste göre, Esed PKK'ya özerklik tanırsa, Türkiye'nin bunu tümden engelleme şansı yok.
Kaynak: Mepa News