Birleşmiş Milletler (BM), dünya genelinde çatışmaların neden olduğu açlık yüzünden ölme riskiyle karşı karşıya olanların sayısının son iki yılda yüzde 55 artarak 124 milyona ulaştığını bildirdi.
BM Güvenlik Konseyini çatışmalar ve savaşların neden olduğu açlık konusunda video konferans yoluyla bilgilendiren Dünya Gıda Programı (WFP) Direktörü David Beasley, çatışmaların gıda güvensizliğine neden olduğuna, bunun yarattığı istikrarsızlığın ise şiddeti tetiklediğine dikkati çekti.
Bir sonraki öğünlerinin nereden geleceğini bilmeyen kronik açlık çeken 815 milyon kişinin yüzde 60'ının savaş bölgelerinde yaşadığını anlatan Beasley, ''Dünya genelinde çatışmaların neden olduğu açlık yüzünden ölme riskiyle karşı karşıya olanların sayısı son iki yılda yüzde 55 artarak 124 milyona ulaştı.'' dedi.
Beasley, aşırı derecede yetersiz beslenmeye maruz kalmış 124 milyon kişiden yaklaşık 32 milyonunun Somali, Yemen, Güney Sudan ve geçen yıl kıtlık yaşanan Nijerya'nın kuzeydoğusunda yaşadığını ifade etti.
Afrika'da Sahel bölgesi için de gıda güvensizliği konusunda uyarıda bulunan Beasley, Burkina Faso, Çad, Nijer, Mali and Moritanya'da aşırı derecede yetersiz beslenmeyle karşı karşıya olanların oranının son beş yılda yüzde 30 arttığını söyledi.
YETERSİZ BESLENEN 490 MİLYON KİŞİNİN YÜZDE 80'İ ÇOCUK
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock de kıtlık ve açlığın daha çok uzun süreli çatışmaların yaşandığı ülkelerde yoğunlaştığını ancak bunun önlenebilir olduğunu söyledi.
Savaşın taraflarının genelde ''acımasızca'' su sistemleri, çiftlikler, pazar yerlerine zarar verdiğini ve kitlesel yerinden edilmelere neden olduğunu belirten Lowcock, dünyada açlık çeken insanların üçte ikisinin çatışmaların yaşandığı bölgelerde yaşadığını ve yetersiz beslenen 490 milyon kişinin yüzde 80'ini çocukların oluşturduğunu kaydetti.
ÜÇ ÜLKE İÇİN KITLIK RİSKİ DEVAM EDİYOR
Nijerya'nın kuzeydoğusu ile Yemen ve Güney Sudan'ın önümüzdeki 6 ay boyunca hala kıtlık riskiyle karşı karşıya olduğunu belirten Lowcock, Etiyopya, Somali ve Kongo'da gıda güvensizliğinin endişe verici boyutta olduğunu ifade etti.