ABD bombardıman uçakları neden Kuzey Kore'nin hedefinde?

Kuzey Kore liderliğinin özellikle ABD bombardıman uçaklarını tehdit etmesi, 60 yıl öncekine benzer bir bombardıman korkusundan mı kaynaklanıyor?

Trump’a cevap olarak, Ri Yong-ho stratejik bombardıman uçaklarını vurma tehdidinde bulundu. Bu açıklama Kuzey Kore’nin ABD bombardımanından ve iki ülke arasındaki atışmaların başka boyutlara taşınması olasılığından korktuğunu gösteriyor.

Kuzey Kore’nin nükleer kapasitesini artırma yolları araması ve Washington ile Pyongyang arasındaki söz düellosu, gerilimi artırdı, bütün bunlar, 60 yıldan fazla zaman önce, Kuzey Kore rejiminin elinde sadece konvansiyonel silahları olduğu zamanları akıllara getirdi.

Kuzey Kore’deki her okul, tarihi bir yalan olarak, Kore Savaşı’nı ABD’nin başlattığını öğretir. Ancak doğru olarak öğrettiği bir şey de var o da ABD’nin 1959-1953 arasında düzinelerce şehir ve kasabayı hava saldırıyla dümdüz ettiği gerçeğidir. Bu durum o zamanlar ABD basınında kendisine pek yer bulamıyordu.

Kuzey Kore’nin “halı bombalama” ile hedef alınması ABD’de çoktan unutuldu ancak Kuzey Kore elindeki bütün imkanları kullanarak –okullar, müzeler, devlet ait yayın organları—her fırsatta vatandaşlarına saldırgan tarafından bugün de ABD olduğunu insanlarına hatırlatıyor.

Donald Trump bu hafta yaptığı açıklamalarla Kuzey Kore’yi iddialarında haklı çıkardı. BM Genel Toplantısında Ri Yong-ho tarafından son derece kışkırtıcı bir konuşma yapıldığında salonda olan Trump; “Eğer bu adam ‘Küçük Roket Adam’ın’ görüşlerini yansıtıyorsa, bunların yeryüzündeki günleri sayılıdır!” diye sosyal medya hesabından bir açıklama paylaştı.

Ri, Trump’ın sözlerinin bir “savaş ilanı” olduğunu söyleyerek ABD Başkanının üzerinde kurulan baskıyı devam ettirdi.

“ABD ülkemize savaş ilan ettiğine göre bizim de aralarında bizim hava sınırlarımız içerisinde olmasalar dahi ABD’nin stratejik hava bombardımanı uçaklarının vurulmasının da bulunduğu, gerekli gördüğümüz her önlemi alma hakkımız doğar.”

Bu Kuzey Kore’nin ABD’yi ve müttefiklerini kendilerine savaş açmakla suçladığı ilk örnek değil, aslında teknik olarak Kore Savaşı’na bir Ateşkes Anlaşması ile sadece ara verildi, taraflar arasında bir Barış Anlaşması hala imzalanmadı o yüzden ABD ve Kuzey Kore hala son 64 yıldır “savaş halindeki” iki ülkedir.

Kuzey Kore’nin 2013 yılında yaptığı nükleer silah denemesinin Güney Kore tarafından kınanmıştı. Bunun ardından Kuzey Kore, Güney ile hala “fiili savaş halinde” oldukları açıklamasını yapmıştı.


Kuzey Kore'nin yayınladığı propaganda videosunda B-1 bombardıman uçağının füzeyle vurulduğu görülüyor.

Ancak Ri’nin özellikle ABD’yi bombardıman uçaklarını vurmak ile tehdit etmesinin arka planı bu sefer farklı. Bu açıklama taraflar arasındaki gergin durumun daha büyük bir çatışmaya dönüşmesine sebep olacak “yanlış hesaplamaların” olabileceği korkunç ihtimaller kapısını aralamakla kalmayıp, aynı zamanda Kuzey Kore’nin –belki de nükleer saldırıdan daha çok—ABD’nin hava bombardımanlarından korktuğunu açığa çıkardı.

ABD geçtiğimiz hafta sonu, Guam’daki askeri üsten havalanan B1-B Lancer bombardıman uçaklarını, Okinawa’daki üsten havalanan F-15C Kartal jetlerinin refakatinde Kuzey Kore’nin doğu kıyı şeridinde bir güç gösterisi olarak uçurdu.

ABD bombardıman uçakları geçmişte benzer uçuş görevleri ifa etti – B1-B’ler daha geçen ay bölgede uçuşlar gerçekleştirmişti—ancak ABD, Pyongayang’ın mesajı aldığından emin olmak için, gerçekleştirilen uçuşların Kore’yi ikiye ayıran askerden arındırılmış bölge üzerinde, son 20 senedir ABD’ye ait hiçbir jetin veya bombardıman uçağının gitmediği Kuzey Kore sınırlarının hemen yanı başındaki hava sahasında yapıldığını duyurdu.

Kuzey Kore’nin cevabı gecikmedi. Pazartesi günü, Güney Kore’nin Yonhap haber ajansı, Kuzey’in ABD uçuşlarını takiben doğu kıyısına uçaklarını sevk ettiğini ve bölgedeki savunma önlemlerini artırdığı haberini yaptı.

Bombardıman uçakları artık nükleer görevlerde kullanılmasa da, büyük miktarlarda konvansiyonel silah taşıyabiliyor. Kuzey Kore dün gibi hatırladığı Kore Savaşı’nda bu kabiliyeti çok iyi tecrübe etmişti.

Kore Savaşının fitili Kuzey’in 250.000 askerini 38. Paralelin güney tarafına 25 Temmuz 1950 günü şafak vaktinde geçirmeye başlamasıyla yakıldı.

Ancak, Bruce Cumings’in “The Korean War” isimli kitabında anlattığı üzere; “Nerdeyse hiçbir Amerikalı tarafından bilinmeyen, bilenlerin de unuttuğu bir şey var, biz Kuzey Kore’yi 3 yıl boyunca, sivil kayıpları aklımıza bile getirmeden bombaladık.”

“Yüce Lider ve Jet Pilotu” isimli kitabın yazarı Blaine Harden, Kuzey Koreli hedeflerin, karadan herhangi bir tehdit olmadığından savaşta kullanılan B-29’lar için “genellikle çok kolay” olduğunu söyler.

Harden, Washington Post için hazırladığı bir yazıda, Kore Savaşı’nın en büyük savunucularından olan ve daha sonra 60’lı yıllarda Devlet Bakanı olan Dean Rusk’ın söylediği şu kelimeleri alıntıladı: “ABD Hava Kuvvetleri, birbiri üzerinde duran herhangi iki tuğla dahil Kuzey Kore içinde hareket eden ne varsa bombaladı”


Kore savaşı sırasında Kuzey Kore üzerinde uçan bir ABD bombardıman uçağı

Savaş sırasında ABD Hava Kuvvetleri stratejik hava komutanı olan Curtis LeMay, savaştan sonra yapılan hava saldırıları sonucunda “Kuzey Kore’nin nüfusunun %20’sini yok etmekle” övünmüş ve “Oraya gittik ve savaşımızı verdik, Kuzey Kore’deki en son şehir yok edilinceye kadar devam ettik” sözlerini söylemiştir.

Cumings’e göre ağır bombardımanların resmi amacı düşmanın moralini bozmak ve savaşı en erken şekilde sonlandırmak iken, askeri amacı "Koreli toplumu ‘insan bedeninin tek öğe olduğu’ bir seviyeye diğer bütün her şeyi yok ederek ulaşmaktı.”

ABD Hava Kuvvetlerinin tahminine göre yapılan bombardımanlar neticesinde Kuzey Kore’nin yerleşim yerleri, 2. Dünya Savaşı sırasında Almanya veya Japonya’nın maruz kaldığından çok daha ağır bedeller ödedi zira bütün Pasifik Savaşı boyunca kullanılan bombalar 503.000 ton iken Kuzey Kore’ye kısa süre içerisinde 635.000 ton bomba atıldı.

Washington’daki Silah Kontrol Federasyonu Müdürü Daryl Kimball yaptığı açıklamada; “Kuzey Kore rejiminin ve takip ettiği askeri öncelikli ideolojinin, savaş sırasında maruz kaldıkları yıkımın hafızalarda ve hikayelerde çok taze olmasının bir ürünü olabilir” dedi.

Ri’nin “bize savaş ilan ettiniz” açıklamaları Beyaz Saray tarafından absürt olarak tanımlanıp dikkate alınmadı ancak kendisinin ABD bombardıman uçaklarının hedef alınacağını söylemesi kendilerine karşı yapılacak önleyici bir saldırıdan Kuzey Kore’nin ne kadar çekindiğini ve Kim’i lider olarak koltuğunda oturtmanın karşılığında ABD’nin hava saldırılarına tekrar maruz kalabileceklerinin farkında olduğunu gösteriyor.

Kimball’a göre; “B1-B uçuş görevleri ABD’nin bölgedeki müttefiklerine sizi savunmaya hazırız mesajı verilmesi için yapılan düzenli ve standart bir uygulamadır. Ancak bu uçuşlar Kuzey Kore’nin askeri liderleri tarafından bir tehdit olarak görülüyor zira muhtemel bir saldırı esnasında “kafanın kesilmesi” için ilk dalganın liderleri ortadan kaldırmak üzere hedef alacağını biliyorlar.”

 

Justin McCurry imzasıyla The Guardian'da yayınlanan bu makale Mepa News okurları için tercüme edilmiştir.

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.

Analiz Haberleri