Amerikan eğitimli Somalili komando birliği "Danab", genellikle El Kaide bağlantılı grup Eş Şebab’a karşı sahaya sevk edilmektedir. Görev tanımı içinde, militanların kontrol altında tuttuğu bölgeleri özgürleştirmek, devlet binalarına ve sahil kenarlarındaki restoranlara yönelik saldırıları sonlandırmak ve üst düzey Şebab unsurlarını hedef almak gibi operasyonel faaliyetler vardır.
Ancak, bölge hakkında uzman yetkili ve gözlemciler, Başkan Trump’ın Somali’den ABD askerlerini çekmesinin beklendiği yakın gelecekte son derece özel yetiştirilmiş bu timin yardımlar olmadan ortada kalacağından ve son birkaç yılda timin elde ettiği güvenlik kazanımlarının riske girmesinden endişe duymaktadır. Ülkedeki ABD askeri varlığı büyük çoğunlukla, 850 kişinden müteşekkil Somalili bu birliğin eğitimi, donatılması ve sahada desteklenmesi üzerine odaklı olarak faaliyet gösterdi.
"Akıl hocaları giderse birlik çöker"
Hiraal Enstitüsü isimli araştırma grubunun liderliğini yürüten ve geçmişte Somalili başkanların milli güvenlik danışmanlığını yapmış bir isim olan Hüseyin Şeyh-Ali konu hakkında şunları söyledi: “ABD askerleri ve bu askerlerin bizzat eğittiği Danab birliği, ülkedeki terörist faaliyetlerin engellemesi adına kritik bir lider rolü oynadılar. Eğer akıl hocaları giderse birlik gerçek manada çökecektir.”
Pentagon tarafından salı günü yapılan resmi açıklama ile birlikte ABD’nin Afganistan ve Irak’taki askeri varlığını azaltacağının kesinleşmesinin ardından, Donald Trump tarafından sadece birkaç gün önce göreve getirilen, anti-terör faaliyetleri hususundaki en yetkili isim olan Christopher C.Miller’ın da önümüzdeki günlerde, Somali sınırları içinde eğitim ve anti-terör faaliyetleri yürütmekle görevli 700’den fazla Amerikan askerinin büyük çoğunluğunun veya belki de hepsinin geri çekileceğini açıklaması beklenmektedir.
Sayın Trump’ın dört yıl önceki seçim vaatlerinin bir parçası olan bu çekilme planları çerçevesinde Somali’den geri çekilecek askerlerin görevlerinin komşu ülkeler Kenya ve Cibuti’deki üslerde görevli askerlere devredileceği yani Şebab’a karşı icra edilecek hava saldırılarının bu ülkelerdeki üslerden koordine edileceği aktarılmaktadır.
Somali’de önümüzdeki aylarda hem meclis hem de başkanlık seçimlerinin yapılacak olması ABD askeri varlığının azaltılmasını daha da önemli bir konu haline getirmektedir zira ülkedeki seçimler genelde merkezi ve bölgesel yönetimler arasındaki çekişmelere kurban olduğu için Şebab ve IŞİD gibi gruplara bu süreci zedelemek için fırsat doğmaktadır.
"Uluslararası güçler Somali'de nüfuz sahibi olmak için mücadele ediyor"
Seçim nedeniyle her geçen gün artan gerilimin yanı sıra, aşiretler arasında devam eden çatışmalar ve açlık ülkede yaygın sorunlar arasındadır. İlaveten, hem bölgesel hem de uluslararası güçler, Afrika Boynuzu gibi son derece büyük bir stratejik öneme sahip Somali’de nüfuz sahibi olmak için mücadele etmektedir.
Nefes aldırmadan devam eden Amerikan SİHA saldırılarına rağmen Şebab, Somali topraklarının büyük bir kesimini kontrol altına alıp kendini yenileyen bir organizasyona dönüşerek kararlı tavrını korudu. Grup, bomba üretme operasyonlarını genişletmeye, devlet kurumlarına sızmaya ve hem Kenya hem de Somali sınırları içinde sivilleri hedef almaya ve güvenlik güçlerine yönelik saldırılar düzenlemeye devam etmektedir. Grubun ayrıca para içinde yüzdüğü de artık herkes tarafından bilinmektedir. Henüz birkaç ay önce yayımlanan bir BM raporuna göre Şebab, vergiler ve diğer ödemelerden elde ettiği milyonlarca dolara ilaveten emlak ve şirketlere yaptığı yaptırımlardan da kâr etmeye başladı.
Uzmanlar, ABD’nin Somali’den şu anda ayrılması halinde sadece ülkenin yönetimi son derece büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalmayacağını aynı zamanda güvenlik güçlerinin Eş Şebab’tan kaynaklanan tehditle başa çıkabilme kapasitesi de haddinden fazla zorlanacağını ifade etmektedir.
"Eş Şebab'ın zaferi olarak kutlanacak"
Uluslararası Kriz Grubu bünyesinde, Somali uzmanı olarak görev yapan Ömer Mahmud konu hakkında şunları söyledi: “Eş Şebab bunu bir zafer olarak gösterecektir. Çekilme kararını, ABD gibi bir süper güce kafa tutup onu Somali’den ayrılmaya zorlayabileceklerinin bir kanıtı olarak kullanacaklar.”
Somalili devlet yetkilileri de çekilme kararına yönelik endişelerini dile getirdi. Başkan Mohamed Abdullahi Mohamed, çekilmeye dair planların ortaya çıkmaya başladığı ekim ayında sosyal medya üzerinde yaptığı bir paylaşımda Şebab’a karşı zafer kazanmanın “tek yolunun ABD’nin sürekli güvenlik ortaklığı ve kabiliyet kazandırma desteği” olduğunu ifade etti.
İsminin verilmesini istemeyen Avrupa Birliği’nin Somali temsilciliği bünyesinde görev yapan kıdemli bir yetkili, askeri manada en ufak bir geri çekilmenin Şebab’ın eline oynayacağını ve bunun sonuçlarının çok ciddi olacağını söyledi.
ABD Devlet Bakanlığı’nın anti-terör faaliyetleri koordinatörü Nathan Sales, çekilme ile alakalı sorularımıza yanıt vermeyi reddetti ancak Şebab’ın “Somali’de ve her geçen gün artan bir şekilde bölgedeki diğer ülkelerde hala ciddi bir tehdit oluşturmaya devam ettiğini” söyledi.
ABD’deki ordu personeli ile birlikte diğer devlet görevlilerinin de (ülkenin başkenti Mogadişu’daki son derece iyi korunan üsteki ofislerde çalışan CIA ajanları, büyükelçi ve diğer Devlet Bakanlığı diplomatları) Somali topraklarını terk edip etmeyeceği henüz belirsizliğini korumaktadır.
Son günlerde, Etiyopya’daki çatışmaların yoğunlaşması ve savaşın çevre ülkelere de sıçrayarak Afrika Boyunuzu bölgesini olduğundan daha da istikrarsız hale getirecek bir bölgesel savaşa dönüşme ihtimali ABD’nin Somali’den çekilme kararının önemini yine bir kat daha arttırmaktadır. Somali sınırları içindeki güvenlik faaliyetlerine geniş katılım sağlamakta olan Etiyopya, bu çerçevede görev yapan askerlerinden binlercesini geçtiğimiz günlerde geri çağırdı. Bu gelişme sonrasında meydana gelen güç boşluğunun aşırıcı gruplar tarafından doldurulması süreci daha şimdiden başladı.
Afrika Boynuzu bölgesi üzerine yaptığı çalışmaları ile tanınan araştırmacı Raşid Abdi kendisi ile telefon üzerinden yaptığımız röportajda, ABD’nin Somali’den askerlerini çekmesi, halihazırda ekonomileri devam eden salgın nedeniyle mahvolan ve yönetimlerinin Uganda ve Tanzanya’da devam eden siyasi gerginlikler ve şiddet nedeniyle baskı altında olduğu bölge ülkelerine verilmiş son derece kötü bir sinyal olacağını söyledi.
"ABD'nin Somali ve diğer sıcak noktalardan çekilmesi kendi güvenliğini tehlikeye sokar"
Geçmişte, ABD Özel Operasyonlar unsurlarının Afrika komutanlığı görevinde bulunan Tümgeneral Marcus Hicks, e-mail ile sorularımıza verdiği cevapta, Amerikalıların Somali ve diğer sıcak noktalardan aniden çekilmesinin “ABD’nin güvenliğini tehlikeye atacağını, uluslararası kamuoyundaki liderlik imajına zarar vereceğini ve ABD’nin rakibi diğer büyük oyuncuları güçlendireceğini” ifade etti.
General Hicks ayrıca, bölgeden ani bir çekilmenin, son dönemlerde Afrika’daki askeri, diplomatik ve ticari çıkarlarının boyutlarını Amerika’nın çıkarlarını çiğneyerek büyüten Rusya, Çin ve İran’ın elini güçlendireceğini de sözlerine ekledi.
Irak ve Afganistan’daki askeri varlığın azaltılması kararında olduğu gibi Somali’deki çekilme önerisi süreci de kısa zaman içinde başkanlık görevini devralacak olan Biden yönetimindeki danışmanların fikri alınmadan devam etmektedir. Son seçimlerden galip çıkarak bir sonraki ABD başkanı olmaya hak kazanan Joe Biden, yurtdışındaki ABD askerlerinin sayısını azaltma hususunda istekli olduğunu ancak bunu Başkan Trump’ın emir verdiği üzere müttefiklerle oturup konuşmadan apar topar yapmak gibi bir niyetinin olmadığına dair açıklamalar yapmıştı.
Aralarında isminin açıklanmasını istemeyen bir Trump hükümeti yetkilisinin de bulunduğu bazı uzmanlar, Biden hükümetinin ofisi devralmasının hemen ardından Somali’den çekilen askeri unsurların ve ekipmanlarının bir kısmının veya hepsinin derhal eski görev yerlerine yeniden konuşlandırılmasına yönelik bir karar alabileceğini düşünmektedir.
"ABD'nin Somali'yi terk etme imkanı yok"
1993 yılında iki Amerikan Kara Şahin helikopterinin düşürülmesi ve ardından 18 Amerikan askerinin öldürülmesinin ardından ABD ordusu Somali’yi terk etti ancak daha sonra istikrar projeleri, Eş Şebab gibi terörist gruplara yönelik mücadele gibi nedenlerle tekrar geri döndü ve en son olarak 2018 yılında ülkenin başkentinde diplomatik varlık bile göstermeye başladı.
Bay Abdi, röportajı şu sözlerle noktaladı: “Ben şahsen, Eş Şebab’ın faaliyetlerinin devam etmesi nedeniyle Amerika’nın tekrar geri geleceğini düşünüyorum. Bu stratejik açından önemli bir ülke ve Amerika’nın Somali’yi terk etmesinin imkânı yok.”
Resmi ABD Kongresi yetkilileri ise, Bay Biden’ın Somali’ye çekilen askerleri geri göndermesinin her ne kadar haklı da olsa siyasi açıdan tehlikeli olduğunu ve özellikle de Demokrat Parti’nin yenilikçi kanadının buna ağır tepki vereceğini düşünmektedir.
The New York Times'ın Doğu Afrika Muhabiri Abdi Latif Dahir ve Ulusal Güvenlik Yazarı Eric Schmitt tarafından kaleme alınan bu analiz 18 Kasım tarihinde yayınlanmıştır. Mepa News okurları için Türkçeleştirilen analizdeki ifadeler orjinal haliyle aktarılmıştır.