11 Eylül saldırılarının planlayıcısı olduğu iddiasıyla Guantanamo'da tutulan Halid Şeyh Muhammed'in kaleme aldığı 36 sayfalık bir mektup yayınlandı. Huffington Post'un ele geçirdiği ve yayınladığı manifestoda Halid Şeyh Muhammed mahkeme heyetini Müslüman olmaya çağırıyor.
Aktarılan bilgilere göe Halid Şeyh Muhammed söz konusu mektubunu 2009 yılında, mahkumlara verilen bilgisayarlardan birinde, deneme olarak yazmaya başlamış. Muhammed yazdıklarını, "Guantanamo Körfezi'ndeki haçlıların askeri komisyonuna bir mesaj" olarak adlandırıyor.
200'den fazla waterboarding yöntemiyle işkenceye uğrayan Muhammed, yaşadıklarının ruhunu etkilemediğini belirtirken, "Hücremde çok mutluyum çünkü bedenim tutsak olsa da ruhum özgür. 2003'ten beri süren hücre hapsimde ne üzgün ne de sıkıntılıyım. Çünkü tek, hak olan İlah Allah'la birlikteyim" diyor.
Mutlu kalpler ve ruhlar
Batılı devletlerin Müslüman ülkelerdeki askeri varlığını eleştiren Muhammed, şu ifadeleri kullanıyor:
"Yüzlerce Amerikan haçlı askeri kadın ve erkek ABD ordusuna katılıyor, son model ordu teçhizatıyla donanıyor, Irak ve Afganistan'da en iyi yemekleri yiyor ve düşmanı olan fakir Müslümanlar günlük ekmek bulamazken onlar Playstation'larıyla oynuyor. Sonra da Amerikan askerleri evlerine dönüyor ve intihar ediyorlar ancak fakir adam, fakir karısıyla, kuru ekmeği ve siyah çayıyla, mutlu kalpler ve ruhlarla yaşıyor."
Halid Şeyh Muhammed
Batılı devletlerin politikalarını kınayan Halid Şeyh Muhammed, özellikle "Amerika, İngiltere ve Fransa'nın, yüksek oranda boşanmalar, tecavüzler, adam öldürme, intihar, AİDS, depresyon, iflaslar, kürtaj, uyuşturucu, homoseksüellik evsizlik, psikolojik bozukluklar ve akıl hastalıkları nedeniyle mahvolduklarını" ileri sürdü. Batı'da kızların ve erkeklerin kendi arzularının, seks hayatlarının köleleri olduklarını, son moda yaşam tarzı arayışları içinde bedenen olmasa bile ruhsal olarak çöktüklerini iddia etti.
İslam'ın yayılması
İslamın yayılması için güç kullanılmasının Kur'an'da yasaklandığını söyleyen Halid Şeyh Muhammed, mahkeme heyetini de İslam'a davet etti.. Muhammed şöyle söylüyor: "Kutsal Kur'an, dinden döndürmek için güç kullanılmasını yasaklıyor. Hakka ve gerçeğe ulaşmak asla kaslar ve güç kullanarak olmaz, ancak akıl ve irfanla olur. Mücahitlerin, geçmişte İslam'ın yayılması ve gelecekte hüküm sürmesinin kılıçla olacağına inandıklarını söyleyen medyaya inanmayın."
"11 Eylül saldırıları savunma amaçlı"
Muhammed, 11 Eylül saldırılarının, her yasa ve uluslararası kanunun, ülkesi işgal edilmiş insanların ve saldırıya uğrayan kişilerin savunma hakkı olarak uygun göreceği türden bir eylem olduğunu savundu.
"Mücahitlerin kafirlerle, onları İslam'a çevirmek için savaştığını söyleyenlere ya da sizin demokrasi uyguladığınız, özgürlüğü savunduğunuz ya da insan haklarını gözettiğiniz için sizinle savaştığımızı söyleyenlere inanmayın. Sizinle, Müslümanlara saldırmanız ve zulmetmeniz, İsrail'i desteklemenize misilleme olarak savaşıyoruz." diyen Muhammed, medyanın insanları, 11 Eylül saldırılarının neden düzenlendiği konusunda yanılttığını belirtti.
'Çölde balık avlamaya çıkan balıkçı'
Mutluluğun sadece para, müzik, dans ya da sözde özgür bir hayat yaşamakla bulunamayacağını iddia eden Halid Şeyh Muhammed, Batı'da yaşayanların mutluluğa götüren doğru yolu ıskaladıklarını ve "çölde balık avlamaya çıkan balıkçı" ya da "geyik bulmak için denizin dibine dalan bir avcıya" benzediklerini anlatıyor.
Muhammed, Ekim ayında yazdığı mesajının birer kopyasını askeri mahkeme üyelerine verdi. 36 sayfalık mesaj, 3 bölümün ilki. Henüz tamamlanmamış olan ikinci bölümünde 11 Eylül saldırılarının neden düzenlendiğini ve terörist saldırı mı yoksa savunma eylemi mi olduğunu yazacağını, üçüncü bölümde de "Sözde terörle savaş" hakkındaki gerçekleri yazacağını söylüyor. Son bölümde şu soruların cevaplarının aranacağına işaret ediyor: "Bu savaşlar kimin çıkarınaydı? Savaşlar Amerikan halkını korumak için ve onların çıkarına mı yapıldı? Özgürlüğü ve insan haklarını korumak için mi savaşıldı? Kadın hakları? Ya da bazı bireylerin ve şirketlerin çıkarları için mi savaşlar çıkarıldı? Bu bireyler ve şirketler kim? Bunların ilgi alanları ve çıkarları ne? Bunların silah endüstrisi lobilerine, güvenlik şirketlerine ya da Halliburton şirketlerine çalıştıkları doğru değil mi?"
Muhammed mesajında, "Mahkeme heyetindekiler gibi Müslüman olmayan kişilerle, İslama davet etmek için ilişki kurmak benim dini görevim. Sizin İslam'dan haberdar olduğunuzu çok iyi biliyorum. Ancak Allah'ın Kıyamet Günü'nde bu insanları İslam'a neden davet etmediğimi soracağına inanıyorum." diyor.
Eşcinsel evlilik
Batı toplumlarında yaygınlaşan eşcinsel evliliklere değinen Muhammed, bu evliliklerin Batı toplumunun çöktüğüne açık delil olduğunu savundu ve şöyle ekledi: "Batılıların tanrısı erkeklerin ve kadınların istediklerini yapmakta özgür olduklarını söylüyor. Bir anne oğluna yalan söyleyebilir ve eğer kongre ya da parlamentonun çoğunluğu izin verirse oğluyla evlenebilir. Ya da bir erkek erkekle ya da kadın kadınla evlenebilir ancak Allah'ın kanunlarına göre bunlar sosyal suçlardır ve hayatlarında mutsuzluğa sebep olur. Ailelerini bozar ve sonunda tüm toplumu çökertir."
"Hristiyan olsaydım..."
Ruhban sınıfına yönelik eleştirilerini ortaya koyan Muhammed, Hz. İsa'nın mesajının üçüncü ve dördüncü yüzyılda ruhban sınıfı tarafından bozulduğunu söyledi. Muhammed, "İncil'deki cinsel içerikli hikayelerin yozlaşmış Yahudi din adamları tarafından, kutsal kitaplarının çok satması ve daha çok para kazanmak için eklendiğini" ileri sürdü.
Muhammed şöyle dedi: "Ben bir Hıristiyan olsam çocuklarımın önünde ya da Pazar ayinine gelenlerin önünde bu bölümü nasıl okurum? Eğer genç erkekler ve kızlar bu hikayeleri okusalar, aynı zamanda kilisede kutsal şaraplarını içiyor olsalar, sonucun ne olacağını düşünüyorsunuz? Katolik kiliselerinde yaşanan seks skandallarının ardında yatan gerçek nedeni anlamayı dürüst insanlara bırakıyorum."
Kaynak: Mepa News