Dünyanın en zenginleri listesinde hızlı bir şekilde en üst sıralara kadar yükselen ve geçtiğimiz yıl Asya'nın 'en zengin insanı' konumuna gelen Hindistanlı işadamı Gautam Adani'nin serveti günler içerisinde milyarlarca dolar eridi.
Limanlar, kömür madenleri, havaalanları ve gıda gibi çok farklı alanlarda faaliyet gösteren holdingin sahibinin serveti Bloomberg'e göre geçtiğimiz yıl 120 milyar dolara kadar çıktı.
Fakat geçtiğimiz hafta Amerikalı küçük bir yatırım danışmanlık şirketi olan Hindenburg Research, Adani Group'u hesaplarda sahtecilik, hisse senedi manipülasyonu ve kara para aklama ile suçlamasının ardından holdingin piyasa değeri 90 milyar dolardan fazla düşerken Gautam Adani'nin kişisel servetinin dörtte biri de bir hafta içerisinde eridi.
Adani Group, Amerikalı firmanın iddialarını yalanlasa da grubun halka açık 7 şirketinin hisselerindeki çakılmayı önleyemedi.
Salı günü grubun amiral gemisi Adani Enterprises haberden önce ilan edilen 2,5 milyar dolarlık sermaye artırımını gerçekleştirdi. Bu haber hisselerdeki düşüşü kısa süreliğine durdursa da kan kaybı devam etti.
Bunun üzerine şirket yönetimi beklenmedik bir adım atarak piyasadaki dalgalanmanın küçük yatırımcılara zarar verdiğini söyleyerek sermaye artırımını iptal etti ve yatırımcılara paralarının iade edileceğini duyurdu.
Uzmanlarsa Adani Group'ta yaşanan çalkantının finansal sistem üzerinden diğer Hintli firmalara da sıçrayarak geniş çaplı bir krize dönüşmesinden endişe ediyor.
Peki Adani Group, Hindistan ekonomisinin zirvesine nasıl yükseldi?
Adani Group gücünün zirvesine sadece birkaç yıl önce erişti.
Gautam Adani iş dünyasına 1980'lerde polimer ithalat ve ihracatı ile başladıktan sonra zamanla altyapı alanına açıldı.
1990'larda kendi memleketi Gujarat'ta liman işine girdi. Sonrasında kömür madenleri, enerji santralleri ve havaalanlarına yatırım yaptı. En büyük girişimi ise Avustralya'da dünyanın en büyük açık kömür madeni olan Carmichael projesine yatırımı oldu.
Adani Group geçen yıl da İsviçreli çimento devi Holcim'in Hindistan'daki operasyonlarını satın aldı. Adani Group'un büyümesi Hindistan ekonomisinin yaşadığı hızlı yükselişe paralel bir seyir izledi. 60 yaşındaki işadamı da kendisini ülkesinin altyapı alanındaki açığını kapatmaya çalışan biri olarak tanımlıyor.
Başbakan Modi ile çok yakın
New York Times'a göre Gautam Adani'yi eleştirenler işadamının Hindistan Başbakanı Narendra Modi ile yakınlığı olmasaydı bunların hiçbirini başaramayacağını savunuyor.
Adani Group'un Modi döneminde devletten çok büyük ihaleleri kolayca aldığı ve bazı ihalelerde şartların Adani lehine baştan yazıldığı ileri sürülüyor.
Modi de Adani gibi Gujarat şehrinden ve 2014 yılında başbakan seçildiğinde Gujarat'tan Yeni Delhi'ye Adani'nin özel jeti ile geçmişti.
Adani ise özel bir muameleye tabi olduğu iddialarını reddederek şirketinin kökenlerinin 1980'lerdeki ticari serbestleşmeye dayandığını savunuyor.
Hindenburg'un geçmişi
Adani Group'un son yıllardaki yatırımlarını banka kredileriyle gerçekleştirmesi şirketi uluslararası yatırımcıların ve düzenleyicilerin radarına soktu.
Küçük bir firma olmasına rağmen iyi bir reputasyona sahip olan Hindenburg aktivist bir yatırım stratejisi izleyerek şirketlerdeki yolsuzlukları ortaya çıkararak hisseleri üzerinde açığa satış yapıyor ve değer kaybından para kazanıyor.
Genelde aktivist açığa satış yapanlar şirketlerin zarar etmesine yol açmaları nedeniyle eleştiriliyor fakat bu şirketler kendilerini piyasalardaki usülsüzlüklerin azalmasına katkıda bulunduklarını söyleyerek savunuyor.
Sadece bir kaç yıl önce kurulmuş olmasına rağmen Hindenburg bugüne kadar 30 şirketi hedef aldı ve elektrikli araç üreticisi Nikola ile adını duyurdu. Bloomberg'e göre Hindenburg'un hakkında rapor açıkladığı şirketlerin hisseleri bir günde ortalama yüzde 15 düşerken altı ay içerisinde yüzde 26 değer kaybediyor.
Kaynak: Euronews