İtalya'nın AB ile yaşadığı kriz, bütçe tasarısının önceki gün Avrupa Komisyonu tarafından geri çevrilmesiyle zirve yaparken, Roma yönetiminin son günlerde Rusya ile ilişkilere ise özel ihtimam göstermesi dikkat çekiyor.
5 Yıldız Hareketi ve Lig partilerinden oluşan sağ-popülist koalisyon hükümeti, Haziran ayında göreve geldiğinden beri Avrupa Birliği ile göçten mali politikalara kadar birçok alanda çatışma yaşarken, diğer yandan Rusya'ya yönelik ılımlı mesajlar veriyor.
Son bir ay içinde İtalyan hükümetinin zirvesinden ardı ardına Moskova'ya 3 gezi düzenlenmesi de, "Rusya yöneliminin" bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Dışişleri Bakanı Enzo Moavero Milanesi'nin 8 Ekim'de yaptığı Moskova gezisini, İçişleri Bakanı Matteo Salvini'nin geçen haftaki ziyareti takip etti. Son olarak da dün Başbakan Giuseppe Conte Rusya'ya giderek Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştü ve "somut dostluk" mesajı verdi.
İtalya'nın önceki hükümetleri de Rusya ile dostane ilişkileri korumaktan yanaydı. Özellikle eski Başbakan Silvio Berlusconi'nin Rusya lideri Putin'le yakınlığı dikkat çekiyordu. Berlusconi'nin, geçen yılki doğum günü için Putin'e, üzerinde ikisinin fotoğrafının basılı olduğu bir yatak örtüsü hediye etmesi bu ilişkinin samimiyet seviyesini gösteriyordu.
Ancak analistler, mevcut popülist hükümetin AB ile ilişkileri yıpratmaktan kaçınmazken Rusya ile yakınlığı ilerletme girişimlerini de, AB ve NATO gibi kurumları karşısına almak pahasına yaptığına dikkat çekiyor.
Salvini: Moskova'da kendimi evimde hissediyorum
İçişleri Bakanı Salvini 17 Ekim'deki Rusya ziyaretinde, bu ülkedeki İtalyan girişimcilerle bir araya gelmiş ve "Burada kendimi evimde hissediyorum, bazı Avrupa ülkelerinde ise bunu hissedemiyorum" demişti.
Salvini, AB'nin Rusya'ya uyguladığı yaptırımlarının kaldırılmasını savunurken, Türkiye örneği de vermiş, "AB olarak son birkaç yılda, coğrafi, sosyal, tarihsel, kültürel olarak Asyalı olan Türkiye gibi bir ülkeye 15 milyar Euro verdik. 44 yıldır bir AB üyesini askeri olarak işgal eden bu ülkeyi AB'ye girmeye ikna etmek için her yıl milyarlarca Euro finansman sağlıyoruz. Ukrayna'da olası ihlallerde bulunduğu gerekçesiyle Rusya'ya yaptırım uyguluyoruz ama AB'nin 27 üyesinden birini askeri olarak işgal eden yabancı bir ülkeyi finanse ediyoruz, pohpohluyoruz ve AB'ye girmesi için ikna etmeye çalışıyoruz. Bu delilik!" demişti.
"Amaç İtalya'yı Batı'dan uzaklaştırıp Rusya'ya teslim etmek"
Muhalefet partilerinden de hükümete, AB'ye karşı ulusal egemenliği savunurken Rusya'ya karşı İtalya'nın çıkarlarına aykırı hareket etme suçlamaları geldi. Ana muhalefet partisi Demokratik Parti'nin Genel Sekreteri Maurizio Martina, "Başbakan Rusya'ya gidiyor ve bu ülkenin bize yatırım yapmaya açık olduğu bilgisi ortaya çıkıyor. Acaba orada da ülkemizin egemenliğini savunmuş mudur?" dedi.
Daha Fazla Avrupa partisinden yapılan açıklamada da, "Hükümetin amacı her geçen gün daha net anlaşılıyor: İtalya'yı yavaş yavaş Euro'dan, Avrupa'dan ve Batı'dan uzaklaştırıp Putin'e teslim etmek" denildi.
"Moskova İtalya'nın başkenti"
İtalya'nın Rusya ile yakınlığı Avrupa'nın diğer ülkelerinde de dikkatle izleniyor. İngiltere'de yayımlanan Financial Times gazetesi, "İtalya Putin'i övüyor ve Brüksel'le savaş zemini hazırlıyor" başlıklı bir haber yayımladı.
Almanya'da yayımlanan Handelsblatt gazetesi de İtalya'nın Rusya ile yakınlaşma arayışında olduğunu belirterek, "İtalya, Rusya ile güç birliğinden zararlı çıkar" diye yazdı.
İtalyan hükümetinin Rusya ile yakınlığı ve Moskova ziyaretlerinin sıklığı, La Repubblica gazetesi tarafındansa şu şekilde yorumlandı:
"Moskova, İtalya'nın başkenti."