Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Milli Savunma Bakan Yardımcıları ile Bakanlığının Madalya, Başarılı Birlik ve Personelin Ödüllendirilmesi Töreni'ne katıldı.
Törende konuşan Akar, kazanılan önemli başarılardan dolayı tüm personeli kutladı. "Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliğine, caydırıcılığına, saygınlığına katkı sağlayan tüm personelimizin başımızın üzerinde yeri vardır" diyen Akar, hem bölgede hem dünyada hassas bir dönemden geçildiğini, belirsizlik ve risklerin tüm bölgeyi tehdit ettiğini söyledi.
"TSK, Cumhuriyet tarihinin en yoğun günlerini yaşıyor"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde uluslararası alanda özne haline gelen Türkiye'nin gelişmeler karşısında proaktif tedbirler aldığını bildiren Akar, "Türk Silahlı Kuvvetleri olarak vazifemiz ülkemizin ve milletimizin güvenliğini, savunmasını sağlamak, egemenliğimizi, bağımsızlığımızı ve bekamızı sürdürmek için karada, denizde ve havada üzerimize düşen görevleri kararlılıkla yerine getirmektir" dedi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Cumhuriyet tarihinin en yoğun günlerini yaşadığını vurgulayan Akar şöyle konuştu:
"Terörle mücadelemiz artan bir şiddet ve tempoda devam ediyor. Irak'ın kuzeyinde teröristlerce kullanılan bölgelerde girilmedik yer kalmadı, kalmayacak. Pençe serisi harekatlarla çok yoğun şekilde zorlu arazi ve hava şartlarında büyük kahramanlık gösteren Mehmetçik, teröristleri adım adım takip etmekte, bütün mağaralarına, inlerine, barınaklarına, sığınaklarına girerek kontrolü sağlamaktadır. Oradaki tek hedefimiz teröristlerdir. En son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar bu mücadele devam edecek."
"Yunanistan yapay iddialarla Türkiye'yi yayılmacı olarak göstermek istiyor”
Diğer savunma ve güvenlik konularının yanı sıra Doğu Akdeniz ve Ege'de son dönemde yaşanan gelişmelere de değinen Akar, şunları söyledi:
"Ege'de ve Doğu Akdeniz'de Yunanistan ile problemlerimiz var. Bütün bu problemlere karşı bizim söylediğimiz şey: Uluslararası hukuk, iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde görüşmelerle, diyalogla barışçıl yol ve yöntemlerle sorunların çözülmesidir. Maalesef Yunanistan'daki belli siyasiler, bu konuda son derece saldırgan eylemlerini ve söylemlerini aralıksız sürdürüyor. Son derece yapmacık, yapay iddialarla Türkiye'yi yayılmacı olarak göstermek istiyor”
'Yunanistan uluslararası antlaşmalara aykırı olarak adaları silahlandırıyor'
Akar, Yunanistan'ın uluslararası antlaşmalara aykırı olarak adaları silahlandırdığına da dikkati çekerek, şu açıklamalarda bulundu:
"Türkiye'ye 1950 metre mesafede Meis Adası var. Harp Okulu öğrencisinin yüzme standardı 2 bin metre. Yani yüzerek giderler. 10 kilometrekarelik bir ada. Bu adaya 40 bin kilometrekarelik deniz yetki alanı istiyorlar. Buna 'hayır' dediğimiz zaman biz 'yayılmacı' oluyoruz. Bu eylem ve söylemlerle bir yere varamayacaklarını anlamalarını bekliyoruz. Biz diyalog yolunu, güven artırıcı önlemler çerçevesinde dördüncü toplantının yapılması için onları Ankara'ya beklediğimizi söylüyoruz. Biz iki ülkenin halkları bu mevcut zenginliklerden yararlanmak suretiyle güven ve refah içinde yaşamlarını sürdürsünler istiyoruz. Fakat bu söylemlerimizin hiçbir zaman bir zafiyet olmadığını da anlamalarını bekliyoruz."
"Bu bir silahlanma yarışı değil, silahlanma gösterisi"
Son dönemde Yunanistan'daki silahlanma faaliyetlerine de değinen Akar, şunları kaydetti:
"Bu bir silahlanma yarışı değil, silahlanma gösterisi. Birtakım ülkelerin teşvik ve tahrikleriyle kendilerince silahlanmak suretiyle Türkiye'ye üstünlük sağlamaya çalışıyorlar. Bu beyhude bir gayrettir. Ayrıca NATO içinde müttefik olmakla beraber yeni ittifaklarla bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Bunların hepsinin yapay olduğunu söylüyoruz. Sonuç olarak ne yaparlarsa yapsınlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türk Silahlı Kuvvetleri ülkemizin ve milletimizin hak alaka ve menfaatlerini korumak ve kollamakta azimli, kararlı ve buna muktedirdir. Bunu herkesin bilmesini istiyoruz."
Kaynak: TRT Haber