Umar A Farooq ve Azad Essa | Middle East Eye | Tercüme: Mepa News
Bangladeş hükümetinin Dakka'da öğrenci protestolarını askeri bir baskıyla kontrol altına almaya çalışmasının üzerinden beş gün geçti.
Güney Asya ülkesindeki olaylarda 180'den fazla öğrenci öldürüldü, çok sayıda öğrenci yaralandı ve 25.000'den fazla öğrenci tutuklandı.
Bu arada internet halen kesik ve başkent Dakka’yı ürkütücü bir sükunet kaplamış durumda.
Ancak protesto eylemleri, kota sistemini savunan Başbakan Şeyh Hasina'nın kamuoyu önünde özür dilemesinin yanı sıra bakanların ve üniversite rektörlerinin istifasını da içeren yeni taleplerle devam ediyor. Protestocular ayrıca öldürülenlerin ailelerine de tazminat ödenmesini istiyor.
Bangladeş hükümeti Pazartesi gününü resmi tatil ilan etti ve yetkililer protesto hareketini bastırmak ve kontrol altına almak için sadece acil servisleri faaliyete geçirdi.
Bangladeş’teki öğrenci protestolarına ne sebep oldu?
Bangladeş'teki öğrenciler birkaç haftadır, tüm devlet işlerinin yüzde 30'unun 1971'de ülkenin Pakistan'dan bağımsızlığı için savaşanların ailelerine verilmesini zorunlu kılan kota sistemini protesto ediyor.
Yıllar içinde bu haklar, "özgürlük savaşçılarının" çocukları ve torunlarının yanı sıra etnik azınlıklar ve engellileri de kapsayacak şekilde düzenlendi ve tüm devlet işlerinin yüzde 56'sına ulaştı.
Birçok kişi kota sisteminin doğrudan Başbakan Hasina'ya ve ülkenin bağımsızlığını kazanmasında büyük rol oynayan Avami Ligi partisine fayda sağladığını savunuyor.
Parti 2009 yılından bu yana Banglade’te iktidarda.
Genç Bangladeşliler sistemin yolsuzluğu teşvik ettiğini ve başkalarının kamuda iş bulmasını neredeyse imkansız hale getirdiğini söylüyor.
Gözlemciler, kotanın partiye sadık kişileri kazançlı işlerle ödüllendirmek için kullanıldığını söylüyor.
Hükümet, öğrenci protestolarının ardından 2018 yılında kotaları kaldırmıştı. Ancak Haziran ayında bir yüksek mahkeme kararı, 1971 gazilerinin yakınlarının dilekçe vermesinin ardından kotaları eski haline getirdi ve bu da öğrenci protestolarına neden oldu.
Yeni karar, işsizlik krizinin ortasında istihdamın yarısından daha azının liyakate dayalı olarak kişilere açık olduğu anlamına geliyordu.
18 milyondan fazla genç Bangladeşli iş bulmakta zorlanırken, kota sistemi istikrarlı bir iş bulmayı uman mezunları çileden çıkardı.
Şiddet ne zaman tırmandı?
Yüksek mahkemenin kararına karşı öğrenci eylemleri Temmuz ayı başında başladı.
Ancak Ayrımcılığa Karşı Öğrenciler adlı bir grup tarafından organize edilen öğrenci protestoları Avami Ligi'nin öğrenci kanadının çeşitli saldırılarına maruz kalınca gerilim tırmanmaya başladı.
Başbakan Hasina'nın protestocuları Bangladeş'in bağımsızlığı için Pakistan ordusuyla işbirliği yaptığı söylenen "razakarlar" ile bir tutması üzerine öğrenci protestoları bitmek bilmeyen bir kin ve nefretin hedefi haline geldi.
Gerginlik 16 Temmuz'da polisin Dakka Üniversitesi'nde protestocu öğrencilere saldırmasıyla doruğa ulaştı.
Bu saldırının ardından en az 100 kişi yaralandı.
Bir gün sonra, baskılar ülke çapında kampüsten kampüse taşındı ve altı kişi hayatını kaybetti.
İki gün boyunca, terörle mücadele birimi de dahil olmak üzere paramiliter güçler sokaklara konuşlandırıldı. Polis daha sonra kalabalığı dağıtmak için plastik mermi, ses bombası ve göz yaşartıcı gaz kullandı.
Kota sistemini savunan Hasina hükümeti interneti yavaşlattı ve kesti, sokağa çıkma yasağı getirdi ve sokağa çıkma yasağına karşı gelenler için vur-öldür emri uyguladı.
19 Temmuz'a kadar 19 kişi daha öldürüldü. Hafta sonu sona erdiğinde ölü sayısının 100'ün üzerine çıktığı açıktı.
İletişimin kesildiği bir ortamda veri aktarımı doğru sağlanamadığı için ölü sayısının çok daha fazla olabileceği ifade ediliyor.
Başka yerlerde bu politikaya karşı protestolar oldu mu?
Çeşitli ülkelerde yaşayan Bangladeşliler hükümetlerinin protestoculara yönelik acımasız tutumuna karşı gösteriler düzenlediler.
New York, Londra, Birleşik Arap Emirlikleri ve Ürdün'de gösteriler düzenlendi.
Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki protestoların ardından 50'den fazla Bangladeşli gözaltına alındı ve hapsedildi.
Pazartesi günü Abu Dabi Federal Temyiz Mahkemesi gösterilere katıldıkları gerekçesiyle üç Bangladeşliye ömür boyu, 53 Bangladeşliye de 10 yıl hapis cezası verdi. Emirlik haber ajansı WAM'a göre hüküm giyenler cezalarının bitiminde Bangladeş'e sınır dışı edilecek.
Peki tüm bunlar Şeyh Hasina hükümeti için ne anlama geliyor?
Pazar günü Yüksek Mahkeme, kotaların geri getirilmesi yönündeki mahkeme kararını askıya aldı.
Mahkeme ayrıca savaş gazilerinin torunlarına tanınan kotaların yüzde beşi geçemeyeceğine hükmetti. Hükümet ayrıca protestocuların ölümlerini soruşturmak üzere bir yargı komisyonu kurulacağını açıkladı.
Pek çok protestocu şimdi sadece kota reformu değil, aynı zamanda hapisteki protestocuların serbest bırakılmasını, protestocuları öldürmekle suçlanan polis memurlarının yargılanmasını ve hükümetin önde gelen bakanlarının istifasını talep ediyor. Diğer öğrenci grupları da hükümete karşı "isyan" çağrısında bulunuyor.
Şeyh Hasina on beş yıldır iktidarda. İnsan hakları aktivistleri Hasina'nın giderek daha otoriter bir yönetim sergilediğini bildiriyor. Ülkede muhalefete nadiren müsamaha gösteriliyor ve muhalefet partileri rutin olarak baskı altında tutuluyor.
Hasina protestolardan siyasi muhalifleri sorumlu tutarken, ana muhalefet partisi Bangladeş Milliyetçi Partisi (BNP) şiddet olaylarına karıştığını reddetti.
Protestolar Şeyh Hasina hükümeti için oldukça zorlu bir sürece dönüştü ve tüm yaşananlar yönetime duyulan güvenin azalmasına neden oldu.
Kaynak: Mepa News