Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 4 Temmuz'dan itibaren YPG'nin Münbiç'ten çekilmeye başlayacağını söyledi. Çavuşoğlu, rejimin İdlib'e yönelik bir saldırısının olması durumunda Astana sürecinin sona ereceğini ve bu konuda Rusya ile İran'a "gerekli uyarıların yapıldığını" söyledi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, CNN Türk’e verdiği röportajda gündeme ilişkin açıklama yaptı. Çavuşoğlu’nun açıklamasından satır başları şöyle:
"F-35 savaş uçakları"
En kötü senaryoyu konuşursak, Türkiye kendi başının çaresine bakar. Bir ülke vermiyorsa, diğer seçeneklere bakarız. Hangisinin şartları en uygunsa o ülkeden alırız. Seçeneklerimiz fazladır. Ama biz böyle bir gelişmenin olacağını düşünmüyoruz. Biz ABD yönetiminin Türkiye gibi bir müttefikini kaybetmeyeceğini düşünüyoruz. Kararlara baktığımız zaman son yetki yönetime bırakılıyor.
"Münbiç'te yol haritası uygulanıyor"
4 Haziran-4 Temmuz arası hazırlık çalışmalarının tamamlanması ve 4 Temmuz’dan sonra çekilmelerin başlaması şeklinde bir takvim belirlenmişti. Şu ana kadar yol haritası hiçbir aksaklık olmadan uygulanıyor. Bundan sonraki süreçte de uygulama olarak bir tereddütümüz yok. Uygulanmazsa güven ortamı zedelenir. Bu adımların nedenlerinden biri de Türkiye ile ABD arasındaki güvenin yeniden tesis edilmesi. Yol haritası konusunda hiçbir sıkıntı yok. Bu bir diplomatik zaferdir. Bu Suriye’nin geleceği için de önemli. Şu anda YPG’nin kontrolü altındaki bölgeler için de bir model olacaktır. Münbiç’te kaç tane YPG’li olduğuna dair net bir rakam yok. Sahaya girdiğimiz zaman net bir bilgi alacağız. Silahı veren ABD’dir, silahı toplayacak olan da ABD’dir. ABD, Münbiç’ten çıkarken YPG’den silahları alacak. Biz de buna nezaret edeceğiz. Türk askerinin YPG ile karşı karşıya gelme gibi bir durumu yok. Gelirsek de ne yapacağımız belli zaten. YPG’nin içerisinde Arap olmaz. Marksist, Leninist, ateist Arap olmaz. Herkesin ideolojisine saygım var. Ama bunlar terörist. Arapların içerisinde bunların ideolojisinde olan yok. Bunlar çok sayıda Arap lideri katlettiler. Bunlar tam bir terör örgütü. Kim yönetecek konusunda ABD ile birlikte karar vereceğiz. Birlikte karar verirken, ABD’nin önerdiği kişilere bakacağız. PKK/YPG’nin güdümünde mi değil mi? İdlib’i ve diğer bölgeleri terör örgütlerinin kontrolüne bırakırsak hiçbir yerde istikrarı sağlayamayız. Bizim mutabakatımıza göre yol haritası Fırat’ın doğusunda da uygulanacak. Bir terör örgütüyle işbirliği içine ben girmedim, silah da vermedim. Ben sadece içerde ve dışarıda temizliyorum. Bu DEAŞ da olabilir YPG de. Fark etmez. Biz terörden çok çekmiş bir ülke olarak, terörün her türlüsüne karşıyız. Buralarda etnik temizlik yapılıyor. Dolayısıyla bunun sorumlusu da bunlar.
"İdlib'te 12 gözlem noktası var"
Bizim İdlib’de 12 tane gözlem noktamız var. İran ve Rusya’ya “Bu bölgeye saldırı olursa, artık siyasi görüşme biter, savaş ne kadar sürerse devam eder. Siz rejimin garantörüsünüz. Astana da Cenevre de biter” diyoruz. Halep’teki teröristler İdlib’e geçti. Buradaki teröristlerin temizlenmesi gerekli. Ancak ihlallerin de bitmesi lazım.
"OHAL’in adı bile hoş değil"
OHAL bir tercih değil zorunluluktu. İmaj, eleştiri önemli. Ama Türkiye’nin güvenliği her şeyden önemli. Bu OHAL’i kaldırmak için çok önemli adımlar attık. OHAL sadece ve sadece teröristleri hedef alıyordu. Biz OHAL’i iktidara gelir gelmez kaldıran bir partiyiz. Her uzatmada, biz samimi olarak tartışıyoruz. Bir an önce kaldırmamız gerektiğini unutmadık. Normalleşme süreci başladı ve kaldırılması gerektiği konusunda kanaat oluştu. Biz OHAL’i mecbur kaldığımız için getirdik. Adı bile hoş değil ama bu bir zorunluluktu.
"Çözüm için gayret ediyoruz"
Antalya’daki çalışmalarımız çok güzel. Diğer partilerin de Antalya ve Türkiye’ye dair hiçbir projesi yok. Türkiye’nin Dışişleri Bakanı olmak benim için zor bir görev ama kendime, milletime, ülkeme güvenim var. Elimizden geleni yaptık. Yeni sistemde de, takdir cumhurbaşkanımızındır. Verilen görevleri en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Çözüm üretmek için, ülkemizin çıkarlarını savunmak için gayret ediyoruz. Gerisi takdiri ilahidir ve elbette cumhurbaşkanımızın takdiridir.