Pekin yönetiminin, kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden ağır insan hakları ihlali fiillerini hayata geçirdiği Doğu Türkistan’da yaşanan gelişmeler, uluslararası insan hakları kuruluşlarının raporlarına yansıyor. Doğu Türkistan İnsan Hakları İzleme Derneği, Çin’in kadınlara karşı uygulamaya koyduğu uluslararası suç niteliğindeki fiillerini raporlaştırdı. Kapsamlı raporda, toplama kampları, hapishaneler ve sistematik baskılarla kadınlara yönelik uluslararası hukuk ihlallerine mercek tutuldu.
Çin’in Doğu Türkistan’daki sistematik baskı ve asimilasyon politikaları her geçen gün uluslararası bağımsız kuruluşların gündemine gelmeye devam ediyor. Çin yönetiminin Doğu Türkistan’da milyonlarca insana yönelik soykırıma varan ağır insan hakları ihlallerinin bir yüzü de kadınlara uygulanan ihlaller. Konuya ilişkin Doğu Türkistan İnsan Hakları İzleme Derneği’nin Doğu Türkistanlı kadınlar raporu, Çin yönetiminin; sistematik asimilasyon, kısırlaştırma, tecavüz gibi ağır insan hakları ihlallerine maruz kalan kadınların durumunu gözler önüne serdi.
"Çin, Müslüman Türk kadınların insan haklarını ihlal ediyor"
13 Temmuz 2021 tarihli Doğu Türkistan’da kadınlar raporu, zorla kısırlaştırma, kürtaj, keyfi tutuklama ve kamuoyunda sıkça bilinen Uygur kadınlarla Han Çinlilerinin evlendirilmesi gibi konular raporda, ayrıntılı bir şekilde anlatıldı. Ayrıca, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde yer alan maddeler ve Çin’in işlediği ihlaller aktarıldı. Raporun sonuç metninde şu ifadelere yer verildi:
“Günümüzde Çin’in Doğu Türkistan’daki hak ihlalleri soykırım boyutuna ulaşmış durumdadır. Çin Halk Cumhuriyeti 1971’de BM İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni kabul etmiştir. Dahası Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Birleşmiş Milletler Sözleşmesi (IAOKİS), İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi ve Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi’ni de imzalamıştır. Buna rağmen Çin, imzaladığı bu sözleşmeleri hiçe sayan uygulamaları Doğu Türkistan’da devam ettirmektedir. Çin işgal ettiği Doğu Türkistan topraklarında küçük kızlar ve yaşlı kadınlar dahil Türk asıllı Müslüman kadınların insan haklarını ihlal etmekte, bu uygulamaları her geçen gün arttırmakta dahası yenilerini eklemektedir.
Çin’in bu tür uygulamaları nedeniyle Doğu Türkistanlı kadınların kendi düşüncelerine dair araştırma yapma, bunları öğrenme ve yayma hakları yoktur. Kadınlar düşüncelerini ÇKP’nin istediği şekilde değiştirmeye zorlanmaktadır. Hatta kendi düşünceleri yüzünden suçlanarak hapsedilmektedir. Çin’in Doğu Türkistan’da yaptıkları açıkça soykırım niteliği taşımaktadır. Nitekim bu uygulamaları dünyanın farklı yerlerindeki araştırmacılar, insan hakları örgütleri ve ülkeler soykırım olarak tanımlamaktadır. Hollanda ve Kanada parlamentolarından sonra İngiltere Parlamentosu, Çin’in Doğu Türkistan’da soykırım yaptığını kabul etmiştir. Soykırımın yapıldığı bir ülkede hak ihlallerinden en çok zarar görenler de kadınlar ve çocuklardır. Bu hak ihlalleri ve sistematik soykırımın durdurulması için tüm insanlığın, insan hakları savunucularının acil harekete geçmesi gerekmektedir. Doğu Türkistan’daki soykırım çoktan acil müdahale edilmesi gereken bir insanlık meselesi haline gelmiştir.
"Dini, etnik ve siyasi baskıların merkezi"
Çin hükumetinin sistematik baskı ve asimilasyonlar ile dini, etnik, kültürel ve siyasal anlamda “soykırıma” varan faaliyetleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor. ABD Dışişleri Bakanlığının açıkladığı verilere göre Doğu Türkistan’da yaklaşık 2 milyona yakın Uygur Türkü ve diğer azınlıklara mensup Müslümanlar, eğitim adı altında zorla toplama kamplarında tutulmakta.
Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletlerin resmi verilerine göre ise, Pekin idaresinin kültürel soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında 1 milyondan fazla Uygur Türkünü zorla tutuyor. Farklı kaynaklarda cezaevleri ile gözaltı merkezlerinde tutulanlarla birlikte bu rakamın 3-4 milyon arasında olduğu tahmin ediliyor.
Çin hükumeti, dünya kamuoyundan toplama kampındaki Uygur Türklerinin durumuna dair tüm verileri gizlemektedir. Ancak, ABD Dışişleri Bakanlığı verilerine göre 2 milyonu aşkın Doğu Türkistanlı toplama kamplarında zorla tutuluyor. Çin Komünist Partisinin sistematik baskı ve şiddet politikalarına maruz kalan Uygur Türkü ve azınlıklar, birçok hak ihlali ile karşı karşıya kalmaktadır."
Kaynak: Kırım Haber Ajansı