Suudi Arabistan'ın petrol bağımlılığından kurtulmak ve ekonomisini çeşitlendirmek için düzenlediği ancak Cemal Kaşıkçı cinayeti gölgesinde geçen "Geleceğe Yatırım Girişimi" konferansında, imdada enerji sektörü ve eski ortaklar yetişti.
Bazı batılı şirketlerin boykot ettiği "Çöl Davosu" olarak adlandırılan üç günlük yatırım zirvesinde çoğunluğu petrol yatırımları olmak üzere 56 milyar dolar değerinde anlaşma imzalandığı açıklandı.
Suudi Arabistan Enerji Bakanı Halid el Falih anlaşmaların çoğunun ABD'li şirketlerle olduğunu belirterek "ABD, Suudi ekonomisinin önemli parçası olmaya devam edecek çünkü bizi bağlayan çıkarlar konferansa yönelik başarısız boykotun zayıflattığından daha büyük" dedi.
"Boykot edenler pişman"
Suudi Bakan, Kaşıkçı cinayeti nedeniyle "konferansı boykot eden firmaların özür dilediklerini, pişmanlıklarını dile getirdiklerini ve ilişkileri normale döndürme sözü verdiklerini" bildirdi.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman Ekim ayı başında yaptığı açıklamada yatırım zirvesinde enerji sektörü dışında, büyük kazançların söz konusu olduğu "muhteşem bir yatırım" fırsatını tanıtacağını söylemişti. Ancak üç günlük zirvede katılımcılara böyle bir tanıtım yapılmadı. Zirveye gelen bir katılımcı, "Yatırım konferansı geleceğe dair olması gerekirken, eski tip ekonomiye dönüş var. Eski ekonomi kurtarıcı oldu" dedi.
En büyük payı Fransız ve ABD'li şirketler kaptı
Enerji sektörü dışında, petrokimya, altyapı ve ulaştırma alanlarında da yatırım anlaşmaları imzalandı. Suudi devletine ait petrol şirketi Aramco tek başına 34 milyar dolarlık anlaşma yaptı. Aramco'dan en büyük payı kapanlar yine eski ortakları Fransız Total şirketi ile ABD'li petrol kuyusu şirketleri Schlumberger, Halliburton ve Baker Hughes oldu.