Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'deki değerlendirme toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.
Emekli amirallerin yayınladığı bildiriyle ilgili konuşan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Tartışmanın sebebi kesinlikle ifade özgürlüğü meselesi değildir. Buna ifade özgürlüğü diyemeyiz. İfade özgürlüğü, seçilmiş yönetimi darbeyle tehdit eden cümleleri kapsamaz.
"Bu eylem art niyetli bir girişim. Bir gece yarısı 104 emekli amiralin böyle bir girişimde bulunması asla kabul edilemez. Emekli amiral sıfatıyla da olsa böyle bir girişim, kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik bir bühtandır.
Geçmişte darbelerle dolu bir ülkede bir grup amiralin gece yarısı böyle bir girişimde bulunması kabul edilmez. Milli iradeden yana tavır koyan tüm siyasi parti temsilcilerine STK'lara, üniversitelere teşekkür ediyorum. Hiçbir emekli kamu görevlisinin topluca böyle bir yola tevessül etme hakkı yoktur. Türkiye'de demokrasiye yönelik her saldırı, bu tarz bildirilerin ardından gelmiştir. FETÖ'cü hainlerin darbe girişimine karşı milletimizin yanında yer alırken görmedik. Yayınlanan bildiriyi özellikle dikkate alıp gereken her tedbiri uygulama kararlılığımızı ortaya koyuyoruz."
"Bu meseleyi siyasi istismar aracı haline getirmek isteyenler çıkacaktır. Onlarla sandıkta hesaplaşacağız. Milleti ve milletin seçtiği yönetimi tehdit etme cüretini gösterenlere hadlerini yine milletimizle göstereceğiz. Montrö'nün ülkemize sağladığı kazanımları önemli görüyor, daha iyisi için imkan bulana kadar bu sözleşmeye bağlılığımızı sürdürüyoruz.
Ana muhalefet partisini demokrasiden yana tutum almaya çağırıyoruz. Amaç Montrö Sözleşmesiyle ilgili tartışmaya katkı sağlamaksa bunun mecrası bildiri yayımlamak değil, akademik dünyada görüş ifade etmektir.
Eski diplomatlardan, eski milletvekillerinden ülkemize karşı husumetleriyle bilinen sözde aydınlardan oluşan kimi kesimler, bir süredir benzer söylemlerle yasamayı, yürütmeyi ve yargıyı hedef almaktadır. Üstelik bunların çoğu da ülkede dikili taşı olmayan, millete zerre faydası dokunmamış kişilerdir."
"Kanal İstanbul ile Montrö arasında kurulan bağ tamamen yanlıştır. Türkiye'nin milli egemenlik haklarını tahkim edecek bu projeye karşı çıkanlar, en büyük Atatürk ve Cumhuriyet düşmanıdır."
"Montrö'den çıkmakla ilgili bir çalışmamız yok ama gelecekte daha iyi şartlar sözleşmeyi gözden geçirebiliriz."
"TSK'nın disiplin anlayışıyla bağdaşmayacak fotoğraf veren askere olumlu bakmadık, bakmayız. Münferit bir hadise olduğu açıkça bellidir."
"Ana muhalefet partisini demokrasiden yana tutum almaya çağırıyoruz. İmza atan 104 kişi arasında CHP üyesi biri de var. Eşi, yakınları... Hepsini yakında medyada göreceksiniz."
"Bu işin merkezinde aslında ana muhalefet partisinin ta kendisi var."
"Bu meseleyi siyasi istismar aracı haline getirmek isteyenler çıkacaktır. Onlarla sandıkta hesaplaşacağız."