Danimarka hükümetinin Pazar günü yaptığı açıklamada, İsveç ve Danimarka'da Kur'an yakılmasının ardından ortaya çıkan güvenlik endişeleri gerekçe gösterilerek, belirli durumlarda kutsal metinlerin yakılmasını içeren protestoları durdurmanın yasal yollarının araştırılacağı belirtildi.
DW Türkçe'nin haberine göre, Danimarka Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında, "bu tür protestoların aşırılık yanlılarının ekmeğine yağ sürdüğü" belirtilirken, hükümetin "diğer ülkelere, kültürlere ve dinlere hakaret edildiği ve bunun Danimarka için özellikle de güvenlik açısından önemli olumsuz sonuçlar doğurabileceği" durumları araştırmak istediği ifade edildi.
Dışişleri açıklamasında, ifade özgürlüğünün önemine vurgu yapılarak, "Bu elbette anayasal olarak korunan ifade özgürlüğü çerçevesinde ve Danimarka'da ifade özgürlüğünün çok geniş bir kapsama sahip olduğu gerçeğini değiştirmeyecek şekilde yapılmalıdır" ifadelerine yer verildi.
Danimarka hükümeti, söz konusu protestoların, "Danimarka’nın dünyanın birçok diğer ülkelerin kültürlerine, dinlerine ve geleneklerine hakaret edilmesini ve aşağılanmasını kolaylaştıran bir ülke olarak görüldüğü bir seviyeye ulaştığını" kaydetti. Bazı eylemlerin "birincil amacının" provoke etmek olduğu ve bu eylemlerin "önemli sonuçlar doğurabileceği" belirtildi.
İsveç: "Biz de hukuki durumu analiz ediyoruz"
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson da Danimarkalı mevkidaşı Mette Frederiksen ile yakın temas halinde olduğunu ve İsveç'te de benzer bir sürecin halihazırda devam ettiğini duyurdu.
Kristersson Instagram hesabından yaptığı paylaşımda "Ulusal güvenliğimizi ve İsveç'teki ve dünyadaki İsveçlilerin güvenliğini güçlendirecek tedbirleri değerlendirmek üzere... hukuki durumu analiz etmeye başladık" dedi.