Dünyada Ramazan: Doğu Türkistan

Mepa News, "Dünyada Ramazan" serisinin ilk bölümünde Doğu Türkistan'da Ramazan ayının nasıl geçtiğine ilişkin özel bir röportaj gerçekleştirdi.

Mepa News, "Dünyada Ramazan" serisinin ilk bölümünde Doğu Türkistan'da Ramazan ayının nasıl geçtiğine ilişkin özel bir röportaj gerçekleştirdi.

Uygur aktivist Arslan Hidayet, Çin işgali altındaki bölgede Ramazan ayının nasıl geçtiğine ilişkin soruları yanıtladı.


- İslam dünyasının çoğu Ramazan ayını sevinç ve heyecanla karşılarken, Doğu Türkistan'da Ramazan Çin yönetiminin baskısı altında geçiyor. Bize bölgede Ramazan ayının nasıl yaşandığını anlatır mısınız?

Ramazan ayı olsun olmasın, durum pek fark etmiyor.

Özellikle Ramazan ayında ne oluyor? Mesela, oruç tutamazsınız. Ve diğer 11 ayda da hiçbir ibadet yapılmasına izin verilmiyor. Hiçbiri yok, namaz yok, sakal yok, başörtüsü yok. Selamün aleyküm demek bile, "kardeşim şu haramdır, şunu yapma, bunu yap" gibi ifadeleri kullanmak bile yasak.

Kur'an-ı Kerimlerin evde bulundurulması yasak, seccadeler, İslami herhangi bir obje yasak durumda. Mesela Müslüman dünyasında duvarlara Ayetel Kürsi levhaları asılır, Allah ve Muhammed lafızları yazılı levhalar asarız, bunlar da şu an yasaklanmış vaziyette.

Biri vefat ettiğinde de "mekanı cennet olsun" değil "mekanı huzur bulsun" tarzında ifadeler kullanılması zorunlu.

- Çin yönetimi bölge halkının oruç tutmasına ve Ramazan'ı yaşamasına izin veriyor mu?

Bazı kişiler çok az da olsa, çok gizli bir şekilde oruç tutmaya çalışıyorlar. Bunlar kimler? Genelde özel sektörde çalışanlar belki gizli biçimde tutarlar. Ama kesinlikle devlette çalışanlar gibi, öğrenciler gibi insanların oruç tutması mümkün değil.

Ayrıca oruç tutmak isteyenlerin de özellikle işte her şeyi takip ediliyor. Mesela ne zaman elektrik kullanıyorsunuz? Bakıyorlar ki erken saatlerde gece 2, 3, 4 sularında elektrik kullanıyorsa, demek ki bu adam oruç tutuyor diyorlar.

Ondan sonra sizi takip ediyorlar birkaç gün. Yani tamamen gözetim altında.

Bazıları şunun gibi düşünüyor. Türkiye'deki eski dönemlerde bazı ibadetler yasaktı mesela. "İbadetlerini evinde yapsın" gibi düşünüyorlar. Hayır, yapamazsınız. Çünkü evde sizinle beraber bir Çinli memur yaşıyor. Hatta bazı evlerde kameralar da var ve sürekli takip altındasınız. O yüzden herhangi bir şekilde dininizi, kültürümüzü yaşayamazsınız.

- Çin yönetimi bölge halkını baskı altına almadan önce Türkistan'da Ramazan ayları nasıl geçiyordu?

Ben küçükken Doğu Türkistan'a gittiğimde oruç tutabiliyordum, mescide girebiliyordum. Bölge halkı da oruç tutuyordu. Ama yine de öğrenciler ve devlette çalışanlar tutamıyordu. Tutsa da çok gizli bir şekilde tutardı, yani kimseye ben oruç tutuyorum vesaire demezlerdi ve durumdan bahsetmezlerdi.

Ama şu an böyle bir şey mümkün değil. Yani kimse tutamaz. Hatta özellikle Ramazan ayında mesela okullarda ve devlet kurumlarında, şirketlerde bedava yemek dağıtılıyor. Sırf Uygurları kontrol etmek için, gerçekten oruç tutuyorlar mı tutmuyorlar mı diye.

- Dünyanın dört bir yanına dağılmış haldeki Doğu Türkistan halkının ve özellikle Uygurların Ramazan ayı nasıl geçiyor? Bölgedeki ailelerine ulaşma imkanları oluyor mu?

Yani Uygurlar tabii ki orucunu tutuyor, Ramazan ayını idrak ediyor, herhangi bir Müslüman halkı gibi.

Bu mümkün oluyor, çünkü Çin kontrolü dışında yaşıyorlar.

Ama ailelerle mümkün değil ulaşma imkanları yok. Çünkü bölgedeki ailelere ulaşmak bile yasak. Ve sadece yurtdışıyla iletişim kurmak bile cezalandırılma sebebi olduğu için sıkıntı çekilebiliyor.

- Türkiye'deki ve dünyadaki Müslümanlara iletmek istediğiniz bir mesaj var mı?

Mesajımı şu. Uygur halkı Müslümandır, Uygur halkı Türktür. Müslüman ülkeler ve Türk ülkeler, özellikle Türkiye bölge halkına sahip çıkmalı.

Dünyada 50'den fazla Müslüman ülke var. Onlar şu anda Ramazan orucunu tutuyor, namazını kılıyor. mescide gidiyor, teravih kılıyor, sakalını uzatabiliyor, başörtüsü takabiliyor.

Eğer onlar şu anda Doğu Türkistan'da olsaydı, mesela şu an dünyadaki Müslüman liderler, mesela Recep Tayyip Erdoğan şu anda Uygur olsaydı ve Doğu Türkistan'da orucunu tutsaydı, namazını kılsaydı, onu toplama kampına atarlardı.

Yani siz şu anda yaşadığınız Ramazan ayında yaptığınız ibadetleri Doğu Türkistan'da yapıyor olsaydınız kamplara atılırdınız, hapse girerdiniz. Mesajım budur.

Kaynak: Mepa News

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.

İlgili Haberler

40 ülkeden Çin'e çağrı: Doğu Türkistan'ı bağımsız gözlemcilere açın
Uluslararası Af Örgütü: Doğu Türkistan Müslümanları Çin'in zulmüne maruz kalıyor
Anket: Her üç AK Partiliden biri Uygur Türkleri konusunda tepki gösterilmediğini düşünüyor

Röportaj Haberleri