Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Rusya-Ukrayna görüşmesi
Toplantı öncesinde heyetlerle bir araya gelerek kısa bir görüşme yapacağız. Sayın Putin ve sayın Zelenskiy ile sürdürdüğümüz telefon görüşmelerinin olumlu istikamette sürdüğünü söyleyebilirim.
Davos'ta 'one minute' diyerek zulme, işgale, zorbalığa karşı tavrımızı ortaya koyarken derdimiz, barış, huzur ve insan hayatına saygıydı. Türkiye 40 yıla yaklaşan terör tarihinde ödediği önce bedele rağmen aynı çizgiden sapmamıştır. Balkanlar, Kafkasya, Suriye, Libya'da sınır ötesi siyasi, güvenlik mücadelemizi bu anlayışla yürüttük.
"Badireleri atlatırken bedeller ödedik"
Dünyanın dört bir tarafında yürüttüğümüz kalkınma ve insani yardım faaliyetlerine bu zaviyeden baktık. Siyaset yelpazesinde en büyük hasletimizin milletimizle aramızda kurduğumuz gönül köprüleri olduğunu söylüyoruz. Birileri bizim medeniyet, tarih vizyonumuzu, insan merkezli siyasetimizi kimi zaman itibarsızlaştırmaya, iftira ile sabote etmeye kalkmıştır.
Ülkemizin en haklı olduğu konularda bile yalnız bırakılmasının hatta aleyhine kampanyalar yürütülmesinin gerisinde bu gerçekler vardır. Medeniyetimizin ve tarihimizin bize yüklediği sorumlulukların gösterdiği istikamette önümüze çıkan engelleri aşarak sürdürdük.
Ülkemizi nice badirelerden kurtarmakla kalmadık, güçlü demokrasi ve kalkınma altyapısıyla ihtiyacımız olan hazırlıkları tamamladık. Salgının tetiklediği sağlık ve ekonomik krizleri Rusya ve Ukrayna savaşı ile sürerken Türkiye taviz vermeden yolunda ilerlemektedir. Bu mücadeleyi verip pek çok badireyi atlatırken elbette bedeller ödedik.
15 Temmuz'da istiklalimize, sosyal medya tehditleri üzerinden ekonomimize saldırırken herkesi yıkıcı sonuçları altında bırakmayı planlanıyordu. Salgında gelişmiş ülkeler bile çaresizce sağa sola savrulurken Türkiye'nin sağlık hizmetlerini, tedarik kanallarını ayakta tutması karşısında birilerinin midelerine kramplar giriyordu.
"Köprümüz dünyanın 1 numarası"
Rusya Ukrayna krizinde savaşın tarafı yapmak için var güçleriyle çalışanların bizim kurduğumuz barış köprüsünü yürekleri daralarak izlediklerini biliyoruz. 1915 Çanakkale Köprüsü'nün görkemli görüntüsü altında ezildiklerinin de farkındayız. Bizim nezdimizde ülkemizi ve milletimizi hedef alanlara mesajımızı altını çizerek tekrarlıyorum; unutmayın orta açıklıkta daha önce Japonya 1 numara iken şu anda köprümüz dünyanın 1 numarası olmuştur.
Bundan dolayı takdirinizi beklemiyoruz, ama takdir etmeniz sizi küçültmez tam aksine büyütür. Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını önlemeyi başaramayacaksınız. Türkiye'nin barışın, huzurun, güvenin köprüsü haline dönüşmesini engelleyemeyeceksiniz. En büyük 10 ekonomi arasına girerek kendi ve dostları için yeni dünya inşası gayretlerini baltalayamayacaksınız.
Bugüne kadar ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetler elbette önemli. Ama asıl bundan sonra yapacaklarımızla Türkiye'yi dünyanın en üst ligine çıkaracağız. Darbe, cunta, vesayet oyunlarıyla geçenlere bu defa aynı keyfi yaşatmayacağız. Zorluklarımız, sıkıntılarımız, eksiklerimiz yok mu? İşimizi zorlaştıran tuzaklar yok mu? Hepsi de mebzul miktarda var. Bunların tamamının üzerinde ülkemizi güçlü, milletimizi müreffeh yapma inanç, irade, hazırlık, birikim, imkan ve kararlılığımız var.
Herkesin bir planı, hesabı olabilir. En büyük hesap ve en büyük plan sahibi Allah'tır. Herkesin niyetleri, kalbinde yatan aslanlar olabilir. Son söz milletimizdir. Rabbimizden gelen takdire de milletimizin verdiği karara ve her karara ram olduk, teslim olduk. İnşallah 2023'e kadar gece gündüz çalışarak güçlü tarafları tahkim, zayıf tarafları telafi ederek milletimizle bağımızı güçlendireceğiz.
"Yapılan eserler devlete geçecektir"
Amerika 1,5 trilyon dolarlık altyapı projesinin önemli bölümünü bu modelle hayata geçirmiştir. Ülkemiz ulaştırma ve haberleşme alanında bu modelle 37,5 milyar dolarlık yatırıma kavuşmuştur. Bay Kemal bak bunları milli bütçeden yapmadık. Yapılan analizler 2024 yılında kamu özel ortaklığı projelerinin Hazine'ye olan yükünün neredeyse sıfırlanacağını, bir sonraki yıllar itibarıyla katlanarak artan bir gelire dönüşeceğini gösteriyor.
Yatırımın devreye girdiği andan itibaren devletin vergi, zaman, akaryakıt bu noktada tabii akaryakıt tasarrufu başta olmak üzere elde ettiği gelirler kamunun kâr hanesine yazılmaya başlamaktadır. Hayata geçirilen yatırımların milli gelire 295 milyar dolar, üretime 838 milyar dolar, istihdama 1 milyon kişi katkısı zaten olmuştur. Bu katkı her geçen gün artarak sürecek, yapılan eserler devlete geçecektir.
Bugün Antalya ile 2. 138 milyar dolar Antalya Havalimanı ile ilgili süreyi uzatma ihalesi yapıldı, ilk taksidi hesaba girdi. İş bilenin kılıç kuşananın, olay bu. Neresinden bakarsanız bakın ülkemiz için kârlı, kazançlı, hayırlı, verimli yatırım modelini uygulamış olmaktan memnunum.
Geçmediğimiz köprünün, yolun, faydalanmadığımız hizmetin ödeme meselesine gelelim. Kamu eliyle ülkemizin her ilinde, ilçesinde, köyünde yol, köprü, hastane, okul, baraj, sulama tesisi, kamu hizmet binası yatırımı yapılmaktadır. Her yatırım onu bilfiil kullananlar yanında ülkenin ve milletin ortak malıdır.
Buralarda verilen hizmetlerin tamamı ücretsiz olduğu için kamuya maddi geri dönüş de yoktur. Kamu özel işbirliğinde proje faaliyete geçene kadar garanti dahil kamudan kaynak tahsisi sözkonusu değildir. Proje hizmete girdikten sonra garanti miktarı ile gerçekleşme arasında farkın ödemesi yapılmaktadır.
İnşa edilen eser, işletme süresi bitiminde yatırım tamamen devlete geçmektedir. Avrasya Tüneli'nin işletme süresi bittiğinde devlet üste 140 milyon dolar para almış olacaktır. Osmangazi Köprüsü'nün işletme süresinde sadece KDV geliri 1.3 milyar Avro'dur. 1915 Çanakkale Köprüsü'nün kazancı da sadece nakit, akaryakıt, karbon salınımında yıllık 470 milyon Avro olacağı hesaplanmaktadır.
İhtiyaç ürünlerinde KDV indirimi
Küresel ve bölgesel krizler karşısında, hayat pahalılığı karşısında milletimizi korumanın mücadelesini verirken idari reformları da ihmal etmiyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığımız ilgili STK ve sektörlerle yakın istişare içinde KDV düzenlemesini hazırlamıştır.
İlk etapta gıda ürünlerindeki KDV oranını üretim, toptan ve parakende aşamalarının tamamında yüzde 8'den yüzde 1'e düşürmüştük. Et, süt, yumurta, yoğurt, peynir, patates tahıl gibi pekçok üründe bilfiil uygulanmaya başlandı. Mesken ve t arımsal sulamada kulanılan elektriğin KDV'sini yüzde 18'den yüzde 8'e indirdik.
Şimdi de deterjan, sabun, tuvalet kağıdı, pheçete, bebek bezi gibi ürünlerin KDV'sini yüzde 18'den yüzde 8'e indirme kararı aldık. Yeme içme hizmetlerinde KDV'de yüzde 8'e indirmiş olma kararı aldık. Satın alınan konut nerede olursa olsun metrekaresine göre d eğişen aynı kademeli KDV uygulamasına tabi olacaktır. Net alanı 150 metre kareyi aşmayan konutlarda KDV yüzde 8'dir. Bu büyüklüğü aşan konutlarda ilk 150 metrede yüzde 8, aşan konutlarda yüzde 18 KDV uygulanacaktır.
Afet riski alanlarında 150 metreye kadar yüzde 1, aşan kısmında yüzde 18 KDV tahakkuku yapılacaktır. Arsa ve arazinin KDV oranını yüzde 8'e indiriyoruz.
İmalat aşamasında ödedikleri KDV'leri istisna kapsamına alabilen ihracatçılara, ihracat bedelinin belli oranda iade yapılması sunulacaktır. Turizm yatırımlarını da buna dahil ediyoruz. İmalatçılar yatırımlarını bitirdikten sonra KDV ödemeden aynı işlemleri yapabilecekler.
Tıbbi cihazların KDV'sini yüzde 18'den yüzde 8'e indiriyoruz. Tarım sektöründe serfitikalı tohum, fidan teslimlerinde KDV yüzde 1, süt toplama tankalrında KDV'Yi yüzde 8'e indiriyoruz.
Ülkemize döviz kazandırılması amacıyla yabancılara satılan konut ve işyerlerindeki istisnayı 1 yıldan 5 yıla çıkarıyoruz. Ota galericiler, yat, kotra satışlarındaki yüzde 1 KDV oranını yüzde 18'e çıkartıyoruz.
Ülkemizi elektrik otomobil üssü haline getirecek çalışmalarla ilgili müjdeli haberimiz var. Elektrikli otomobil ve kullanımındaki gelişmeleri dikkate alarak yüaksek hızlı şarj istasyonlarının yaygınlaştırılması konusunda yeni adımlar atıyoruz. 81 ilimizin tamamında yüksek hızlı şarj istasyonu kurulmasındaki çalışmalara 300 milyon liralık bir destek sağlıyoruz."