"Her 8 martta olduğu gibi bugün de Türkiye ve dünyada kadın meselesi enine boyuna konuşulacak" diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İnsanlığın yarısı erkek yarısı kadındır. Bunlardan hangisini çıkartırsanız çıkartın geriye insanlıktan eser kalmaz" mesajı verdi.
Kadını insan değil meta olarak gören hiçbir toplumun geleceğinin aydınlık olmayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı şunları söyledi:
- Temel haklar dışında insanların tamamını tornadan çıkmış gibi tek bir ölçüyle değerlendirmek eşitlikçi değil zorba sapkın bir yaklaşım olur.
Yunanistan'a göçmen mesajı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, krizin faturasını kadın ve çocukların ödedeğini belirtip, Avrupa'a gitmek için sınıra yığılan mültecilere işaret etti, Türkiye-Yunanistan sınırında yaşananlara değindi, yaşananları torununa da anlattığı belirtti:
- Yunan askerleri o botları şişleyerek egenin dalgalarına onları bırakırken anneler ve çocukları ölüm kalım mücadelesi orada vermiyor mu?
- Batının bütün bunlar karşısında yüreği yanıyor mu hayır. Sesi çıkıyor mu hayır.
- Suriye’de 9 yıldır süren insani krizde hayatını kaybeden 1 milyon insandan önemli bir bölümü kadın ve çocuk olduğu halde maalesef hiçbir ülkenin bu konuda hassasiyeti yok. Sadece laf laf laf…
- O 3-5 yaşındaki yavruları görüyorsunuz değil mi. Yunanistan sınırına giderken o tarla içinde düşe kalka o yavrunun nasıl sınıra doğru yürüdüğünü herhalde izlemişsinizdir.
- Torunuma da onu gösterdim. “Senin gibi düşüyor kalkıyor. Neden biliyor musun o kötü amcalardan kurtulmak için” dedim.
- Ey Yunanistan bu insanlar sende kalmayacak. Sende gelip geçecek Avrupa’nın bir başka ülkesine gidecek.
- Biz size dedik. Böyle giderse kapıları açacağız. Siz inanmadınız.
- Ey Yunanistan sana sesleniyorum sen de kapılarını aç, ki açtılar, gitsinler Avrupa’nın diğer ülkelerine.
Erdoğan, "Vicdanları nasır tutmuş bir dünyanın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlaması tam bir riyakarlıktır" deyip 8 Mart'ın gerçekte ne zaman kutlanacağını şu sözler ile izah etti:
- Ne zaman ki 8 Mart’ı belirli bir kesimin değil tüm kadınların meselelerinin konuşulduğu bir tarih haline getirirsek işte o zaman gerçek kadınlar gününe kavuşmuş olacağız.