Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Pazartesi günü komşu Irak'a yapacağı 13 yıl sonraki ilk resmi ziyaretin gündeminde su, petrol ve bölgesel güvenlik konularının yer alması bekleniyor.
Erdoğan'ın Bağdat'ta Irak Başbakanı Muhammed Şiya el Sudani ve Cumhurbaşkanı Abdüllatif Raşid ile görüşmesi, ardından da kuzeydeki Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) başkenti Erbil'de yetkilileri ziyaret etmesi planlanıyor.
Sudani kısa süre önce Washington'a gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında Atlantik Konseyi'nde düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada "Irak ve Türkiye'nin ortak bir tarihi, benzerlikleri, çıkarları, fırsatları ve aynı zamanda sorunları var" dedi.
Irak'ı son olarak 2011 yılında ziyaret eden Erdoğan'la yapılacak görüşme için "Su ve güvenlik konuları gündemin en tepesinde yer alacak" dedi.
Ziyaret, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik devam eden ve 34.000’den fazla Filistinlinin öldüğü, bölgesel gerilimin tırmandığı bir döneme denk geliyor.
Sudani'nin dış ilişkiler danışmanı Ferhad Alaaddin AFP'ye yaptığı açıklamada Erdoğan'ın Iraklı yetkililerle görüşeceği başlıca konuların "yatırımlar, ticaret... iki ülke arasındaki işbirliğinin güvenlik boyutları, su yönetimi ve su kaynakları" olduğunu söyledi.
Alaaddin ziyaret sırasında birkaç mutabakat zaptının imzalanacağını tahmin ediyor.
Su kaynaklarının paylaşımı önemli bir ihtilaf konusu. Bağdat, Türkiye'nin paylaştıkları Dicle ve Fırat nehirleri üzerinde kurduğu ve Irak'taki su kıtlığını daha da kötüleştiren barajları son derece eleştiriyor.
Erdoğan, Irak tarafından gelen "talepler" üzerine su konusunun ziyaretinin "en önemli noktalarından biri" olacağını söyledi.
"Bunları çözmek için çaba sarf edeceğiz, onların da arzusu bu" dedi.
Stratejik anlaşma
Yasal anlaşmazlıklar ve teknik sorunlar nedeniyle bir yıldan uzun bir süredir kapalı olan büyük bir boru hattı ile Irak petrol ihracatı da bir başka sorun teşkil ediyor.
İhracat daha önce IKBY tarafından, Bağdat'taki merkezi yönetimin onayı ya da gözetimi olmaksızın, Türkiye'nin Ceyhan limanı üzerinden bağımsız olarak yapılıyordu.
Bölgede faaliyet gösteren uluslararası petrol şirketlerini temsil eden Kürdistan Petrol Endüstrisi Birliği'nin tahminlerine göre, durdurulan petrol satışları Irak için 14 milyar dolardan fazla gelir kaybı anlamına geliyor.
Irak Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Irak'ın Türkiye Büyükelçisi Mecid el Lecmavi, "su ve enerji konularında ve Türkiye üzerinden Irak petrol ihracatının yeniden başlatılması sürecinde ilerleme kaydedilmesini" umuyor.
Büyükelçi ayrıca güvenlik, ekonomi ve kalkınma konularında bir "stratejik işbirliği anlaşması" imzalanmasını bekliyor.
Gündemde ayrıca iki komşu ülke arasındaki ekonomik bağları güçlendirmesi beklenen ve "Kalkınma Rotası" olarak bilinen 17 milyar dolarlık bir karayolu ve demiryolu projesi de var.
Irak üzerinden 1.200 kilometre boyunca uzanacak olan proje, 2030 yılına kadar Türkiye'nin kuzey sınırını güneydeki Basra Körfezi'ne bağlamayı hedefliyor.
2024'ün ilk çeyreğinde Irak, gıda, kimyasallar, metaller ve diğer ürünleri satın alarak Türkiye'nin en büyük beşinci ithalatçısı oldu.
Sınırların korunması
Erdoğan'ın Irak'taki temasları sırasında ele alınması beklenen bir diğer konu da bölgesel güvenlik.
Türkiye, on yıllardır PKK’ya karşı Kuzey Irak'taki onlarca askeri üsten operasyonlar yürütüyor.
Hem Bağdat hem de bölgesel Kürt yönetimi, aralarındaki yakın ekonomik ilişkileri korumak için Türkiye'nin askeri faaliyetlerine göz yummakla itham ediliyor.
Ancak bazen Irak topraklarının derinliklerine kadar uzanan operasyonlar ikili ilişkileri düzenli olarak gererken, Ankara PKK'ya karşı mücadelesinde Bağdat'tan daha fazla işbirliği talep ediyor.
Ancak Irak Savunma Bakanı Sabit Rıza el Abbasi Mart ayında bir televizyon kanalına verdiği mülakatta Bağdat ve Ankara arasında "ortak askeri operasyonlar" ihtimalini reddetti.
"Uygun zaman ve yerde bir koordinasyon istihbarat merkezi" kuracaklarını söyledi.
Irak başbakanının danışmanı Alaaddin ise güvenlik konularının bu gezide "oldukça öne çıkacağını" söyledi.
"Bir tür anlaşma olacak... ve belki de Irak ile Türkiye arasındaki sınırların korunmasına yönelik, her iki taraftan da hiçbir saldırının ve hiçbir silahlı grubun sınırdan sızamayacağı düzenlemeler olacak" dedi.
"Bu konu görüşülecek bir konu ancak kesin detaylar üzerinde çalışılması gerekiyor."
Kaynak: Mepa News