Eski İran Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Hasan Abbasi, ülkenin kuzey batısındaki Gilan Eyaleti'nin yönetim merkezi olan Reşt şehrindeki Azad Üniversitesi'nde bir seminer verdi.
İran araştırmacısı Adem Yılmaz'ın Independent Türkçe'de yayınlanan haberine göre, Abbasi, burada yaptığı konuşmada İran'ın, Irak ve Suriye savaşlarına mali destek sunduğunu söyledi.
Bu sırada bir kişi, “Irak ve Suriye’deki savaşlara mali yardım yapmak yerine gençlerimizin ekonomik problemlerini çözmek daha iyi olmaz mı?” diye sordu.
Eski Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı, "Irak ve Suriye’ye harcadığımız bir dolar bize bin dolar olarak geri dönüyor" diye cevap verdi.
İran'ın, Irak ve Suriye'de yaptıklarından faydalar elde ittiğini savunan Abbasi, şunları söyledi:
"Ruhani’nin Irak ziyaretinde imzaladığı 14 milyar dolarlık anlaşma Kasım Süleymani’nin bu ülkede 70 milyon dolar harcayarak DAEŞ’i Irak’tan çıkarması ile mümkün oldu.
Eğer Kasım Süleymani Haşd Şabi örgütünü kurarak DAEŞ’i Irak’tan süpürmeseydi Ruhani 14 milyar dolarlık anlaşma imzalayamazdı."
“Suriye madenleri bizde”
Hasan Abbasi, benzer şekilde Suriye’den de örnek verdi. Suriye’deki madenlerin önemli bir kısmının İran’a verildiğini dile getiren Abbasi, şu ifadeleri kullandı:
"Suriye’de madenlerin büyük bir kısmı bizim elimizde. Çünkü orda yaptığımız harcamayı Suriye geri ödeyemiyor.
Bundan sebep ülkedeki madenler 60-70 yıl bizde olacak. Buradan çıkaracağımız madenin yüzde 10 gelirini Suriye’ye vereceğiz, yüzde 90 geliri ise İran’a gelecek."
Abbasi'nin sözleri, sosyal medyada hızla yayıldı. İran'ın, Irak ve Suriye politikaları eleştiri konusu oldu.
İranlı reformist siyasetçi Mustafa Taczade, Hasan Abbasi’nin bu konuşmasına tekpi gösterdi. Abbasi'nin sözlerini paylaaşan Taczade, şu ifadelerle tepki gösterdi:
"Hasan Abbasi’nin video klibi Arapça altyazısı ile Irak’ta elden ele dolaşarak İran’a yönelik öfke ateşini harlıyor. Önceden Suudi Arabistan’ın Tahran elçiliğini ateşe vererek nükleer müzakereleri yaktılar, şimdi ise Arap halklarını tahrik ederek İran’ın komşu ülkelerdeki temsilcilikleri ve menfaatlerinin ateşe verilmesine yol açıyorlar."
Irak’taki İran öfkesi
İran'ın Irak ve Suriye'de yaptıkları sadece ülke sınırları dışında da tepki topluyor.
Özellikle Irak’ta 1 Ekim’de başlayan işsizlik, kamu hizmetlerinin yetersizliği ve yolsuzluğun protesto edildiği gösterilerde İran karşıtı söylem dikkat çekiyor.
Devam eden gösterilerde Şii yoğunluklu birçok şehirde İran yanlısı milis gruplarına ait karargahlar ve ofisler protestocular tarafından hedef alınıyor.
İran'ın Kerbela'daki konsolosluk binası önünde toplanan Iraklı göstericiler, “İran dışarı”, “Tahran, Bağdat’tan eklini çek” ve “İran, Irak’tan defol” sloganları eşliğinde binayı taşlayarak İranlı diplomatların Kerbela’yı terk etmelerini istendi.
Öfkeli kalabalık, binanın girişindeki dev İran bayrağını indirip ateşe vererek konsolosluk binasına Irak bayrağı astı.
Öte yandan, göstericiler Necef’teki İran Başkonsolosluk binasını 3 kez ateşe verdi.
Protestocular, “İmam Humeyni Caddesi’nin adını tabeladan silerek, aynı caddeye ‘Halkın emriyle: Ekim Devrimi Şehitleri Caddesi olarak değiştirildi” yazan bir afiş astı.
Gösterilerde İran’ın Ortadoğu politikası eleştirilmişti
İran’da 15 Kasım’da benzin zammına yönelik tepkiyle başlayan gösterilerde İran’ın, Irak ve Suriye’deki harcamaları da protesto edilmişti.
Göstericilerin “Ne Gazze ne Lübnan, canım feda ey İran” ve “Suriye’yi rahat bırak, bizi düşün” sloganları dikkat çekmişti.