ABD Senatosu’nun Adalet Komisyonu’nda ifade veren FBI Başkanı, hem El Kaide hem de IŞİD’in ve bunlarla bağlantılı örgütlerin Amerika’da büyük çaplı saldırılar düzenleme niyetlerinin olduğunu belirtti.
11 Eylül saldırılarının mimarlarından olan El Kaide lideri Eymen el Zevahiri'nin geçtiğimiz Pazar günü Afganistan’ın başkenti Kabil’in merkezinde yaşadığı evde ABD’nin insansız hava aracıyla düzenlediği operasyonda öldürüldüğü açıklanmıştı.
El Kaide ya da IŞİD’in fırsat bulduğunda Amerika’yı hedef alıp almayacağı sorulduğunda FBI Başkanı Wray “evet” yanıtını verdi; ancak lider kadrosu darbe alan El Kaide’nin Doğu ve Batı Afrika gibi bölgelerde küçük çaplı saldırıları destekleme ve uluslararası kollarını geliştirmeye odaklanmasının daha muhtemel olduğunu söyledi.
Zevahiri’nin operasyonunun ardından kamuoyuna yaptığı ilk açıklamada FBI Başkanı Wray, El Kaide lideri Zevahiri’nin Hakkani Şebekesi’nin üst düzey üyesine ait bir evde saklandığına şaşırmadığını; ancak bundan hayal kırıklığına uğradığını belirtti.
Usame bin Ladin’in Amerika’nın 2011 yılında Pakistan’da düzenlediği operasyonda öldürülmesinin ardından El Kaide lideri olan el Zevahiri FBI’ın En Çok Arananlar listesindeydi ve yakalanmasıyla sonuçlanacak bilgi için de 25 milyon dolarlık ödül konulmuştu.
Biden yönetimi Taliban’ı 2020 yılında imzalanan Doha Anlaşması’nı ihlal etmekle suçladı. Doha Anlaşması kapsamında Taliban, Amerika ya da müttefiklerini tehdit etmek üzere "terör örgütlerinin" Afgan topraklarını kullanmasına izin vermeyeceğini taahhüt etmişti.
Talebin yetkilileriyse Zevahiri’nin Kabil’de yaşadığından haberdar olmadığını iddia etti.
FBI Başkanı Wray, Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham’in Zevahiri’nin Hakkani’ye ait güvenli evde saklanmasının Talebin ve El Kaide arasında hala yakın ilişkinin bulunduğunu gösterip göstermediği sorusuna kısaca “iyi bir şey değil” yanıtını verdi.,
“İstihbarat boşluğu”
El Kaide lideri Zevahiri’nin öldürülmesinde kullanılan ve “ufuk ötesi kabiliyet” olarak adlandırılan operasyon, bazı uzmanlar ve Biden yönetimi yetkililerinin dile getirdiği ve Amerika’nın Afganistan’da sahada varlık göstermeden bu tür "terörle mücadele" operasyonlarını yürütebileceği görüşünü destekler nitelikte.
FBI Başkanı Wray, yine de Amerika’nın Afganistan’dan çekilmesinin ardından istihbarat toplanması ya da kaybolması konusunda endişeli olduğunu kaydetti, “gittikçe artan istihbarat boşlukları olacak” dedi.
Afganistan’ın IŞİD kolundan kaynaklı tehdide dikkat çeken FBI Başkanı, “El Kaide’nin yeniden yapılanması ve IŞİD Horasan’ın kötüleşen güvenlik ortamından faydalanabileceğinden kaygılıyım. Teröristlerin orada gördüklerinden esinlenebilecekleri konusunda endişeliyim” ifadelerini kullandı.
“En büyük tehdit yalnız aktörler ve küçük hücreler”
Amerika’nın karşı karşıya olduğu ulusal güvenlik tehditlerine ilişkin bir değerlendirme sunan FBI Başkanı Wray, “olası tehlikelerin hiç olmadığı kadar büyük ve çeşitli” olduğunu söyledi.
Wray, en büyük tehdidin 'online ortamda radikalleşen ve yumuşak hedeflere saldıran yalnız aktörler ve küçük terör hücrelerinden kaynaklandığını' öne sürdü.
FBI iç tehditleri ikiye ayırıyor. Biri şiddete başvuran 'beyaz üstünlükçü' gruplar; diğeri de 'yurtiçinde gelişen ve IŞİD’den ilham alan radikaller'.
“Afgan mültecilerin bazıları soruşturuluyor”
FBI Başkanı Christopher Wray, geçtiğimiz yıl güvenlik endişelerine rağmen Amerika’ya hava yoluyla getirilen bazı Afgan mültecilerin soruşturulduğunu da doğruladı.
Talebin’ın Afganistan’da yönetimi ele geçirmesinin ardından 80 binden fazla Afgan Amerika’ya gelmişti.
Savunma Bakanlığı’nın genel müffettişi Şubat ayındaki bir raporunda, Afganistan’dan gelenlerin tam olarak güvenlik soruşturmalarının yapılmadığı gerekçesiyle Ulusal Terörle Mücadele Merkezi’ni eleştirmiş, önemli güvenlik kaygıları olmasına karşın en az 50 Afgan’ın ülkeye girmesine izin verildiğini iddia etmişti.
Cumhuriyetçi Senatör Josh Hawley, son dönemde ihbarda bulunan bir çalışanın Savunma Bakanlığı’nın izleme listesinde olmasına rağmen yaklaşık 324 Afgan’ın Amerika’ya girişine izin verildiğini iddia ettiğini söyledi.
Hawley, “Biyometrileri alınan ve ulusal güvenliğe tehdit ya da olası tehdit oldukları belirlenen kişileri tespit eden bir izleme listesi. Buna şüpheli teröristler de dahil” ifadelerini kullandı.
Wray, Savunma ya da İç Güvenlik Bakanlığı’nın FBI’ya bu yeni rakamı iletip iletmediği sorusuna tam rakamı bilmediği yanıtını verdi.
FBI Başkanı, “Genel müfettişin raporunun bir sonucu olarak ortak terörizm görev gücümüz aracılığıyla aktif olarak soruşturmaya çalıştığımız bazı şahısların olduğunu biliyorum” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Amerika'nın Sesi, Mepa News