Finansal terörizm: ABD, Afganistan'a ait paraları 'insani yardım' kisvesi altında nasıl hortumluyor?

Halid Abdurrahman

ABD'nin Afganistan'a ait olan maddi kaynaklara el koyması, yaklaşık 1 senedir bölge gündeminin en önemli başlıkları arasında.

Bu kapsamda, Taliban'ın başkent Kabil'i kontrol altına alıp yönetimi devralmasının ardından ABD tarafından el konulan paranın miktarı ilk olarak yaklaşık 10 milyar dolar olarak açıklanmıştı.

Afganistan devletine ait olan bu paraya el konulmasına gerekçe olarak, paranın Taliban tarafından kullanılmasına engel olunması gösterildi.

Bir süre sonra, nedeni bilinmeyen bir şekilde, söz konusu meblağın 7 milyar dolar olduğu açıklandı. 3 milyar dolarlık kısım ise bir daha ismi anılmamak üzere karanlıklarda kayboldu gitti.

Amerikan yönetimi, uzun süren tartışmalar neticesinde, söz konusu paraya dair bir karar aldı. Buna göre paranın 3.5 milyar dolarlık kısmı 11 Eylül saldırılarının mağdurlarına dağıtılacak, 3.5 milyar doları ise Afgan halkına insani yardım olarak verilmek üzere bir fona aktarılacaktı.

Finansal terörizm

Açıkçası, ABD'nin 20 yıllık işgal dönemi sonunda yaşadığı askeri yenilginin ardından Afganistan'a karşı girişmiş olduğu iktisadi hamlelerin gerçek bir finansal terör olduğunda şüphe yok.

Ülkeye ağır yaptırımlar uygulamakla yetimmeyen ABD, buna ek olarak bir de Afganistan Merkez Bankası'na ait paralar üzerinde, uluslararası hukukta yeri olmayan bir şekilde tasarrufta bulunuyor.

Yabancı bir ülkenin işgal ettiği ülkeye ait paralara el koyması, üstelik bunu alenen yapması, tasarruflarına kısıtlama getirmesi ve 40 milyonluk bir halkın parasını gasp etmesi hiçbir normla açıklanamaz.

ABD, Afganistan'daki İslam Emirliği yönetimini yıpratmak ve yıkmak için açık bir şekilde finansal terörizmi kullanıyor. 40 milyonluk bir halkı ekonomik kriz ve bunun getirdiği açlık, işsizlik, salgın hastalık ve diğer problemlerle tehdit ediyor.

"İnsani yardım" kisvesi

Son olarak ABD'nin yaptığı açıklamada, Afganistan'a ait paranın 3.5 milyar dolarlık kısmını sanki "serbest bırakacakmış" iması bulunuyordu. Oysa bu hamlenin satır aralarında çok daha ciddi bir sorun yatıyor.

ABD, Afganistan Merkez Bankası'na ait rezervin 3.5 milyar dolarlık kısmını İsviçre'ye transfer etme ve tasarrufuna kısıtlamalar getirme kararı aldı. Buna göre söz konusu parasal varlık Afganistan'a dair insani yardımlar için kullanılacak ve paraların kullanılmasını denetlemek üzere ABD öncülüğünde bir komite kurulacak.

ABD'nin daha önce Afganistan'a insani yardım adı altında gönderdiği paraların rüşvet ve yolsuzluğa gittiği ise bilinen bir gerçek. Muhtemelen 3.5 milyar dolarlık fonun çok az bir kısmı halka, büyük kısmı ise Afganistan'la ilgisi olmayan işler için rüşvetlere harcanacak. Ancak ortada çok daha büyük bir finansal problem var.

Herhangi bir ülkenin merkez bankalarına ait parasal rezervler fiyat istikrarı, para politikası, uluslararası işlemler ve benzeri geniş amaçlarla kullanılır. Ki zaten merkez bankalarının gayesi, ülkenin para politikalarını belirlemek, ekonomisini dengede ve düzende tutarak denetlemek, fiyat istikrarını sağlamak ve para biriminin değerini stabil tutmak gibi eksenlerde cereyan eder. Merkez bankalarının rezervleri de bu gayelerle kullanılır. İnsani yardım yapmak, halka para dağıtmak için değil.

ABD, sanki Afgan halkına iyilik yaparmış imajı vererek, Afganistan Merkez Bankası'nın bu amaçlarla kullanacağı parasal fon üzerine harcamalar yapılmasını kararlaştırıyor. Bu adım, Afganistan'daki krizi daha da derinleştirecektir.

Çünkü söz konusu meblağın halka dağıtılması -ki bu para halka değil yüksek ihtimalle rüşvete harcanacak- Afgan ekonomisini stabil tutmak için kullanılacak meblağın çarçur edilmesi anlamına gelir.

Bir ülkenin merkez bankasındaki rezervlerin bu şekilde kullanılmasına karar verilmesi, üstelik bunun bir dış güç tarafından yapılması hiçbir hukuki yahut iktisadi normla uyuşmuyor. Afganistan Merkez Bankası'na ait 3.5 milyar dolarlık rezerv finansal-iktisadi amaçlarla değil de ABD'nin dayatmaları doğrultusunda sözde "insani yardımlar" için harcanırsa, bu ancak Afganistan'daki ekonomik krizi besler. Ülkenin merkez bankasının ciddi bir enstrümanı kalmamış olur ve Afganistan'a yönelik iktisadi saldırıların tesiri daha da artar.

Amerikan yönetimi, onlarca senedir İslam dünyasını işte bu gibi "insani" kisveler altına gizlediği çeşitli ihlallerle hedef alıyor. Afganistan bunun yalnızca bir örneği.

Amerikan hegemonyası, dünyanın en büyük askeri ittifakıyla yıkamadığı Afganistan'ı iktisadi olarak boğmak, açlığa ve krize mahkum etmek suretiyle yıkmak istiyor.

Bu, Amerikan hegemonyasının güttüğü insanlık dışı politikaların apaçık bir örneği.


Bu değerlendirmede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News'in editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Yorum Yap
UYARI: Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Mepa News, yapılan yorumlardan sorumlu değildir. Her bir yorum 600 karakterle (boşluklu) sınırlıdır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.